AKP iktidarı inşaat rantı uğruna Türkiye’nin birçok sahilinde dolgu yaparak inşaatçılara rant alanı oluşturdu. Bu parsellerden biri olan İskenderun’daki park alanının deprem nedeniyle çökmesi sonucu kenti su bastı
Mereş’te yaşanan depremde en çok etkilenen bölgelerden biri olan İskenderun’un sahil kesimi, depremden bir süre sonra sular altında kaldı. AFAD’ın Doğu Akdeniz’de tsunami riskinin bulunmadığını açıklamasının ardından yaşanan su baskınının deniz dolgusu üzerine inşa edilen alanın çökmesinden kaynaklandığı belirtildi. Depremden kısa bir süre sonra Hatay’ın güneyindeki ilçenin sahil kesimindeki yollar, meydan ve işyerleri sular altında kaldı. Bulvardaki binalar ve işyerleri risk nedeniyle boşaltıldı.
Sahil şeridi boşaltıldı
Sahildeki deniz seviyesinin üzerindeki işletmeleri aşan sular, bulvarı geçip sokak ve caddelere ilerledi. Bulvardaki siteler, banka ve işyerleri tahliye edildi. Sahildeki evler de hem deprem riski hem de suların ilerlemesi nedeniyle boşaltıldı. İskenderun Kaymakamlığı, hasarlı evlere girilmemesi çağrısı yaparak, “Sahil kesiminde deniz taşması nedeniyle yaşanabilecek olumsuzluklara karşı” bölge halkını uyarmıştı.
‘Dolgunun çökmesinden kaynaklı’
İskenderun’daki görüntülerin neden kaynaklandığı konusunda BBC Türkçe’nin sorularını yanıtlayan UNESCO Kuzey Doğu Atlantik ve Akdeniz Tsunami Uyarı Sistemi Başkanı ve ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Direktörü Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, yaşanan durumun “deniz yükselmesiyle” değil bölgede denize dolgu yapılarak inşa edilen parkın çökmesiyle ilgili olduğunu söyledi. Yalçıner, “İskenderun Balıkçı Barınağı’nın doğusundaki park alanı dolgu alan ve depremde dolgu alanı oturmuş. O alanda oturan zemin su seviyesine yaklaşmış. Önceki gün Dolunay olmasıyla Gel-Git yaşanması ve denizdeki fırtınanın da etkisiyle sular çöken zeminde birikmiş” dedi.
Dolgu depreme dayanmaz
Prof. Dr. Yalçıner, “Rıhtım/sahil kenarı denize geri akmayı önleyen bir eşik gibi davranması nedeniyle sular geri gidememiş. Yağmur suyu kanalları da çökmeden dolayı tıkalı olduğu ya da su seviyesi altında kaldığı için geri gidememiş” diye belirtti. Yalçıner, deniz dolgusu üzerine inşa edilen her yerde deprem olması durumunda benzer olayların gözlemlenebileceğini belirterek, “Zeminde dolgu toprak su basıncı sırasında değişir ve zemin yumuşar, bu da zemine taşıma gücünü kaybettirir. İnşaat sırasında bu tip dolguların 3 ay süreyle dağ gibi malzemeler konularak ya da silindirlerle geçilerek dayanıklılığı sağlanır ama deprem sarsıntısı çökmelere neden olabilir” diye belirtti.
Belediye dolguya karşı çıkmıştı
Yerel basına göre Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, İskenderun ilçesinde denize dolgu yapılmasına belediye olarak karşı çıktıklarını ancak konunun “oldubittiye getirilerek dolgu alanın neredeyse 500 bin metrekareye çıktığını” söylemişti. Kıyı dolgularının önemli bir bölümünde hafriyatların kullanılması deprem bölgelerinde ciddi bir zaafiyet yaratıyor. Türkiye genelinde kıyı dolguları alan olarak en fazla İstanbul’da kullanılıyor.
İstanbul dolgu alanları tehlikede
İstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri ve İşletmeciliği Enstitüsü, Denizel Çevre Anabilim Dalı’ndan Emrah Küçükakça imzalı bir incelemede İstanbul ile ilgili şu ifadelere yer veriliyor: “1999 depreminde deniz suları altında kalan dolgu alanları hâlâ hafızalardayken Yenikapı ve Maltepe sahillerinde büyük dolgular yapılması geleceğe ilişkin ciddi endişeleri artırıyor.”
EKOLOJİ SERVİSİ