Temiz Hava Hakkı Platformu, İskenderun Limanı’nda yanan konteynerlerde ne olduğu yetkililer tarafından açıklamadığı hatırlattı
Temiz Hava Hakkı Platformu birincil ve artçı depremlerle riskin devam ettiğini belirterek deprem sonrası dönemde kamuoyu ve yetkilileri ikincil afetler ve buna bağlı oluşabilecek halk sağlığı riskleri ile arama-kurtarma çalışmaları esnasında maruz kalınabilecek riskler hakkında uyarıda bulundu. İskenderun Limanı’nda yanan konteynerlerde ne olduğu yetkililer tarafından açıklamadığı hatırlatılan açıklamada, “Havaya salınan kimyasalların yarattığı riske dair bilgiye de ulaşılamıyor. Bir an önce yanan maddelerin içeriklerinin açıklanarak olası sağlık riskleri hakkında kamuoyunun bilgilendirilmesi acil bir halk sağlığı ve güvenlik meselesi” denildi.
Bölgede riskli tesisler!
Benzer bir şekilde doğalgaz boru hattında yaşanan yangınla ilgili olarak da kamuoyuna yeterli bir resmi bir açıklama yapılmadığına vurgu yapılan açıklamada, “Deprem sırasında ve sonrasında yaşanabilecek ikincil afetler; petrol ürünleri depolama ve dağıtım tesisleri, petrol rafinerisi, petro-kimya sanayi, azot, gübre, soda, demir-çelik ve krom sanayileri, Kerkük-Yumurtalık, Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hatları, doğalgaz hatları ile Afşin-Elbistan, İSKEN-Sugözü, Tufanbeyli, Hunutlu Termik Santralleri gibi yanma, patlama ve kimyasal çevre kirliliğine yol açma riski bulunan pek çok tesisi barındıran deprem bölgesinde özellikle İskenderun Körfezi’nde çoklu bir kriz riski oluşturmaktadır. Yangın, patlama ve sızıntı ile havaya salınan kimyasal maddelerin ve dumanın solunum yolu ile alınmasıyla bölgede pek çok akut ve kronik sağlık sorununun oluşması riski söz konusu olabilecektir” denildi.
‘Ağır sağlık riskleri var’
Açıklamada, bölgede devam eden artçı ve birincil depremler nedeniyle tehlikeli gazların ve yanıcı/patlayıcı maddelerin bulunduğu diğer sanayi tesislerinde güvenlik kontrollerinin yapılması gerektiği belirtildi. “Herhangi bir sızıntı, atmosfere yayılım ve yangın riskine karşı gerekli önlemler alınmalı ve kamuoyu bilgilendirilmeli” denilen açıklamada, “10 bin civarında yakılan binaların bir kısmının eski yapılar olduğu gerçeğinden yola çıkarak arama-kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmaları esnasında asbest gibi tehlikeli maddelere ve yoğun partikül madde kirliliğine karşı en azından birinci derecede maruz kalan ekiplerin uygun nitelikli maskeler ile donatılması gerekmektedir. Hâlâ göçük altında binlerce insanımızın bulunduğu ve kurtarma çalışmalarının zorlukla yürütüldüğü koşullarda kurtarma ekiplerimizin ve yöre halkının sağlık ve güvenliklerinin sağlanması da yürütülen çalışmaların ayrılmaz bir parçası olarak değerlendirilmelidir” diye belirtildi.
EKOLOJİ SERVİSİ