Depremin sorumlusunun iktidar olduğuna dikkati çeken Demokrasi İçin Birlik, ‘OHAL, deprem bölgesindeki halkın yaşamsal ihtiyaçlarını çözmek için ilan edilmiyor, dayanışmasını engellemek amaçlanıyor. OHAL’e karşı ortak tutum almalıyız” dedi
Demokrasi İçin Birlik (DİB), deprem bölgelerinde ilan edilen OHAL için yazılı bir basın açıklaması yayınladı. Yayımlanan açıklamada, OHAL’in toplum üzerindeki baskıyı artırmak ve halk dayanışmasını engellemek için ilan edildiğine dikkat çekildi.
Dayanışma engellenmek isteniyor
İktidarın deprem için hiçbir önlem ve denetim almadığına dikkati çeken basın açıklamasında; “Bütün uyarılara rağmen deprem konusunda hiç bir önlem almayan, binlerce kişinin göz göre göre ölümüne neden olan iktidar, depremden 34 saat sonra on ilde OHAL ilan etti. Yönetememe halinin, devletin bütün kurumlarıyla çökertilmesinin, binlerce ölümün ve yıkımın faturası muhalefete kesilmek isteniyor. Olağanüstü Hal, deprem bölgesindeki halkın yaşamsal ihtiyaçlarını çözmek için ilan edilmiyor, halkın dayanışmasını engellemek amaçlanıyor” denildi.
Baskıyı artırmak istiyorlar
İktidarın, OHAL’i toplum üzerindeki baskıyı artırmak için ilan edildiğini belirtilen açıklamada, “İktidarın bütün yaptığı demokratik, sivil toplumun, halkın, muhalefetin yaptığı yardım ve destek çalışmalarını engellemek, gazetecileri tutuklamak, soruşturma açmak, kentlere girişleri yasaklamak, belediyenin ya da toplum örgütlerinin yardım tırlarının üstüne valilik amblemi koymak, halka sıcak yemek dağıtılmasını engellemek, twitteri kısıtlamak oldu” diye belirtildi.
Sorumlusu iktidardır
Açıklamada, depremde ölen kişi sayısının açıklanan verilerden daha yüksek olduğunu ve depremzedelerin kaderine terk edildiği şu sözlerle belirtildi; “İktidar eliyle bir kıyıma ve yıkıma dönüşen Maraş merkezli depremde binlerce kişi hayatını kaybetti, can kayıplarının artacağı görülüyor. Devletin bütün kurumlarıyla çökertilmesinin bedelini binlerce kişi enkaz altında canını kaybederek ödedi. Kızılay ve AFAD’da tekelleştirilen yardım ve destek çalışmalarındaki organizasyonsuzluk, hiç bir önlem alınmaması gibi nedenlerle enkazdan çıkanlar da ya da evlerinden çıkıp canlarını kurtaranlar da açlığa, susuzluğa, soğuğa mahkûm oldu” ifade edildi.
Rant ve yağma politikası
AKP’nin depremleri önlemek yerine rant politikalarına kaynakları aktarıldığını vurgulayan açıklamada; “20 yıldır izlenen rant ve yağma politikası, nereye gittiği belli olmayan deprem vergileri, yandaşlara para akıtılırken yurt dışında biriken servetler, deprem bölgesi olan bir ülkede depremle mücadeleye ayrılan komik bile denemeyecek bütçe, bu yıkımın sorumlusunun kim olduğunu ortaya koymaktadır. Depremde sadece hastaneler, binalar, kamu kurumları çökmedi, yirmi yıldır süren talan, rant ve soygun rejimi de çöktü. Şimdi Saray bunun telaşıyla yaşanan olağanüstü facianın iktidarı da işaret eden bir toplumsal tepkiye dönüşmesini engellemeye çalışıyor”
Şimdi dayanışma zamanı
OHAL’e karşı ortak bir tutum alınmasının gerektiğini belirten açıklamada, tüm herkese şu sözlerle dayanışma çağrısında bulunuldu; “Toplumun birbiriyle dayanışmasının kanallarını açmak, bütün kamu kaynaklarını ve devlet imkânlarını deprem bölgesindeki halkın ihtiyaçlarına yönlendirmek yerine OHAL ilan eden iktidara karşı ortak bir tutum almak kaçınılmazdır. Tüm muhalefete ve demokrasi güçlerine çağrımız, iktidarın baskıları ve zorbalığına karşı, ülkece büyük bir yıkım yaşadığımız bu çok uzun ve zorlu sürece etkili bir biçimde müdahil olma koşullarını ne pahasına olursa olsun yaratmak, halkın canı söz konusuyken tümüyle gayri meşru hale gelen engellemeleri tanımamaktır” denildi.
HABER MERKEZİ