Gazeteci Hrant Dink, Agos gazetesi önünde katledildiği yerde anıldı. Basın açıklamasını okuyan Emin Alper yıllardır bu ülkede azınlıkların katledildiğini belirterek, ‘Muktedirler, organize ettiği, cesaretlendirdiği faillere cezasız kalacağı sözünü verdi’ dedi
İstanbul Şişli’de 19 Ocak 2007 günü Agos gazetesinin önünde uğradığı silahlı saldırıda, tetikçi Ogün Samast tarafından katledilen Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink anıldı. Yurttaşlar, Agos gazetesi önünde buluştu.
Eski gazete binasına, Dink’in fotoğrafının da yer aldığı “İnadın, umudun ve cesaretin bizimle. Seninleyiz Ahparig” yazılı pankart asıldı. “Faşizme inat kardeşimsin Hrant” sloganı atan yüzlerce insan elinde “Hrant için adalet için” dövizleri taşıdı. Törende “Sarı Gelin” türküsü Türkçe ve Ermenice olarak çalındı.
Anmada Gezi tutsakları da unutulmadı, tek tek isimleri okundu ve alkışlarla “Bizimlesiniz, yeriniz bu meydandır” denildi.
Hrant Dink anılıyor: Buradayız Ahparig#HrantDink https://t.co/lHXOE1mpiu pic.twitter.com/cODJuIY5FQ
— Yeni Yaşam Gazetesi (@yeniyasamgazete) January 19, 2023
Dink ilham kaynağı
14’ncü Uluslararası Hrant Dink ödülünü alan Shaharzad Akbar, anma öncesinde bir konuşma yaptı. Akbar, “Hrant Dink dünyanın her yerinden aktivistlere ilham kaynağı oluyor. Onun mirası, hayatlara dokunmaya ve adalet mücadelesini güçlendirmeye devam ediyor” dedi.
Aydın: Adalet arayışından vazgeçmedik
Hrant’ın arkadaşlarından Bülent Aydın, yaptığı konuşmada “Hrant için adalet demeye geldik. Biz bitti demeden bu dava bitmez demeye geldik. Faşizme karşı kardeşimsin Hrant Dink demeye geldik. Vazgeçmiyoruz Ahparig. Katilleri koruyan cinayete ortaktır. Kötülük mekanizması nasıl harekete geçirildi? Önceden bilinen cinayet neden engellenmedi? İkinci davayı da kılıfına uydurup dosyayı kapatmak istiyorlar. Ama Adalet henüz yerini bulmadı. Bu meydan aynı zamanda adalet taleplerinin, hak mücadelesi dile getirildiği bir alan. On altı yıldır böyle oldu” dedi.
Aydın, herkes hak ettikleri cezayı alana ve bu alçak cinayetin hesabı tüm ortaklardan sorulana kadar bu dosyanın kapanmayacağını vurguladı.
Emin Alper: Mücade edelen bir sosyalistti
Bu yılki basın açıklamasını Hrant’ın Arkadaşlarından Yönetmen Emin Alper okudu. Alper, “O sadece Ermeniler adına değil bütün ezilmişler adına mücadele eden bir sosyalisti” ifadelerini kullandı.
Çoğunluğun azınlığa nefreti
Yıllardır bu topraklarda Ermeni, Kürt, Rum ve Alevilerin katledildiğini söyleyen Alper, katledilenlerin kanlarının birbirine karıştığını belirterek Alper, “Onların sayıları azdı. Bu topraklarda az olmak hep yeterli bir nedendir. Az olan sadece az olduğu için çoğunluğun gazabını üzerine çekti. Azınlıkta olan çoğunluğa sadece varlığıyla, ‘Çoksun ve kendini haklı sanıyorsun. Ama beni hala kendine benzetemedin. Ve ben var olduğum sürece hükümdarlığın kusursuz olamayacak’ dedi. İşte bu yüzden çoğunluk azınlıktan nefret etti. Onun görünmez kılmak, kaçırmak ve tümüyle yok etmek istedi” diye kaydetti.
‘Faillere cezasız kalacağı sözünü veridi’
Azınlığın tehdit olarak algılandığını söyleyen Alper, “Çoğulluk azınlığı ortadan kaldırmak istedi çünkü azınlık korumasızdı. Çoğunluk azınlıklardan nefret etti. Ona tahammül etmeleri mümkün değildi. Muktedirler, sırf aşağıdakilerin öfkesinin kendilerine yönelmesin diye çoğunluğu hayali düşmanlara karşı kışkırttı. Muktedirler, organize ettiği, cesaretlendirdiği ve faillere cezasız kalacağı sözünü verdi. Bu hikaye bu topraklara sadece bu topraklara özgü değildir. İnsanlığa özgü bir meseledir. Yıkımlar, sürgünler, göçler, katliamlar ve soykırımlar dünyanın hemen her coğrafyasında modern tarihin her döneminde tekrar tekrar sahnelendi” diye konuştu.
‘El birliği ile katlettiler’
“Dink tarihin o uslanmaz elebaşlarından biriydi” diyerek, sözlerini sürdüren Alper, “Ona tahammül etmeleri mümkün değildi. Çünkü o, kışkırtıcı olmadan dürüst konuşabilen, düşmanlaşmadan düşmanı yenen, kavgacı olmadan tavizsiz olmayı bilen, bağırmadan sarsan, ulaştığı her yüreği titreten bir sestir. O sadece Ermeniler değil, bütün ezilmişler ve sessizleştirilmek isteyenlerin adına mücadele veren bir sosyalistti. Bu sese tahammül etmeleri mümkün değildi. Çoğunluğun hassasiyetleri adına suç işleyenler el birliği ile on 16 yıl önce burada katletti” dedi.
‘Hikayeyi değiştirmek zorundayız’
“İnsanlık tarihi böyle başladı ve böyle süre geldi” diyen Alper, “Ama asla böyle gitmek zorunda değil. Bu hikayeyi değiştirebiliriz, değiştirmek zorundayız. Eğer adalet arıyorsak, Hrant’ı öldüren tetikçilerin değil azmettiricilerin, kışkırtıcıların, hedef gösterenlerin, düşmanlık ve nefret aşılayanların cezalandırılmasını istiyorsak yalnız Hrant’ın değil bu topraklarda katledilmiş binlerce masumun kanı hala aramızda dolaşıyorsa bu hikaye değiştirmek zorundayız” ifadesinde bulundu.
‘Hesap sormaya hazırız’
Bunu değiştirmenin yol ve yöntemine de değinen Alper, “Dayanışan insan yalnız değildir. Hunharca katledilen kadın yalnız değilse, linçe uğrayan Kürt ya da Suriyeli yalnız değilse, katledilen Ermeni, ayrımcılığa maruz kalan Roman, isteği hayatı ellerinden alınan LGBT+ bireyler yalnız değilse o zaman savunmasız değiliz. Birimize ve hepimize yönelecek şiddetin hesabını sormaya hazırız” dedi.
‘Gün gelecek, bu ülkenin köşe başlarına anıtlar dikeceğiz’
Dink’e söz verdiklerini vurgulayan Alper, sözlerini şöyle tamamladı: “Önce dayanışarak ve yan yana durarak sonra da çoğunluğa seslenerek, ‘Sen bizsiz değil bizimle mutlusun. Biz senden nefret eden öteki değil seni çoğaltan zenginliğiz. Nefretin sadece bizi değil seni de bitiriyor. Güçlünün zayıfı ezdiği, insanlık onurunun ayaklar altına alındığı, sömürücü bu sistemi biz kurmadık ama onu hep birlikte alaşağı edebiliriz. Karşında düşman değil dost var’ diyoruz. Osmanbey kaldırımlarından Xozat’a, Xozat’tan Sason’a, Sason’dan Wan’a, Amed’e uzanan kan yolları ufuklar boyu uzanıp gidiyor. Gün gelecek, bu ülkenin köşe başlarına anıtlar dikeceğiz. Her bir kurbanın hikayesini öğrenip hepsi için ayrı ayrı yas tutacağız. İnsanlığın hikayesini böyle değiştireceğiz çünkü biz Hrant’ın arkadaşlarıyız ve söz verdi. Bu söz de; hep birlikte eşit, insanca ve özgürce yaşama sözüdür. O sözü kendimize bir kez daha hatırlatmak için buradayız. Tarih yazan kalemleri katillerin ellerinden almak, kardeşliğin hikayesini birlikte yazmak için buradayız” şeklinde tamamladı.
İSTANBUL