Asrın Hukuk Bürosu avukatları, İmralı’da tecrit altında tutulan müvekilleri PKK Lideri Abdullah Öcalan için CPT’ye yeni bir başvuru yaptı ve eylül ayında gerçekleştirdiği ziyaretin raporunun açıklanmasını istedi
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 24 yıldır ağır tecrit koşulları altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile aynı cezaevinde tutulan Ömer Hayri Konar, Veysi Aktaş ve Hamili Yıldırım’dan 21 ayı aşkın bir süredir haber alınamıyor. Asrın Hukuk Bürosu avukatları, müvekkillerine dair Avrupa Konseyi İşkencenin Önlenmesi Komitesi’ne (CPT) yeni bir başvuruda bulundu. Başvuruda, CPT’den 20-29 Eylül tarihleri arasında İmralı’ya yaptığı ziyarete dair raporun açıklanması talep edildi.
3 ayda 46 başvuru
Aile ve avukat görüşleri ile telefon, mektup ve iletişim haklarının engellendiğine dikkat çekilen başvuruda, ayrıca savunma ve adil yargılama hakkının da engellendiğini vurgulandı. Başvuruda, söz konusu hakların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ile koruma altına alındığına işaret edildi. “Incommunicado (haber alamama)” halinin daha da ağırlaştığına vurgu yapılan başvuruda, son 3 ayda Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına ve İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi Müdürlüğüne düzenli bir şekilde başvurular yapıldığı, her iki makama yapılan 32 kez avukat ve 14 aile görüşmesinin tamamının cevapsız bırakıldığı aktarıldı.
Başvurular yanıtsız
Başvuruda, “Avrupa kurumları başta olmak üzere 22 farklı ülke 350 avukatın 14 Eylül’de, Ortadoğu’dan 756 avukatın ise 19 Eylül’de Adalet Bakanlığına başvuruda bulunarak başvurucularla ayrıca avukat savunma yapma davaları de yanıtsız bırakılmıştır. Başvuruculara daha önce gönderilen mektupların akıbeti bilinmediği gibi, bu rapor döneminde gönderilen 27 Eylül 2022 tarihli yeni mektubun da ulaşıp ulaşmadığı bilinmemektedir” diye kaydedildi.
Kurallar işlevsiz kılınıyor
Mayıs, Eylül ve Ocak’ta verilen disiplin cezalarının anımsatıldığı başvuruda, yasakların gerekçesinin tebliğ edilmediği, itiraz süresi dolduktan sonra avukatlara yanıt verildiği aktarıldı. Başvuruda, “Bu yöntemle başvurucu avukatları bilinçli şekilde disiplin soruşturma, yargılama ve karar aşamalarının dışında tutulmakta; böylece disiplin cezası ile suçlanan mahpusun, ‘adaletin yararının gerektirdiği durumlarda kendisini bir yasal yardımcı aracılığıyla savunabilmelidir’ hükmünü getiren Avrupa Cezaevleri Kurallarının 59. kuralı, fiilen işlevsiz kılınmaktadır” denildi.
Cezalar hukuk dışı
Disiplin cezalarına karşı yapılan itirazların mahkemelerce hızlıca gerekçesiz bir şekilde reddedildiği belirtilen başvuruda, Komite’nin 2020 raporuna dikkat çekildi. Başvuruda, söz konusu raporda aile görüşünü engelleyen disiplin cezalarının “hukuk dışı olduğunun” tespit edildiği hatırlatıldı.
Etkili yanıt verin
Başvuruda, CPT’nin son İmralı ziyaretine işaret edilerek, CPT’nin bu ziyarete dair herhangi bir açıklama ve rapor yayınlamadığını, ayrıca yapılan temaslara rağmen görüş bildirmediği aktarıldı. Başvurunun devamında ise şu ifadelere yer verildi: “Prosedürlerin işletilmemesi, komiteniz tutumuna yönelik ciddi kuşkulara yol açmaktadır. Son ziyaretinizin de Türkiye devlet, hükümet, kamu otoriteleri ve mahkemelerce ciddiye alınmadığı, herhangi bir etkiye-değişikliğe yol açmadığı, bir formaliteden öteye gitmediği sonuç ve kanaatine yol açmaktadır. Son ziyaretinize, öncesinde disiplin cezası sonrasında avukat yasağı kararıyla yanıt veren devlet, hükümet yetkilileri ve mahkemeleriyle bir bütün olarak adeta komitenizin gözünün içine baka baka, ‘Sizin rutin ziyaret, rapor, tespit ve tavsiyelerinizin bizim için hiç bir önemi yoktur, biz bildiğimizi okumaya devam edeceğiz’ ile mesajını vermektedir. Böylesi gayri hukuki, gayri insani ciddiyetsiz ve keyfi yaklaşıma artık etkili bir yanıt vermenizin zamanı gelmiş, geçmektedir.”
Talepler
Başvurunun devamında ise, şu talepler sıralandı:
“* Komite’nizin ‘acil’ bir şekilde son ziyaretiyle ilgili raporunu ve tespitlerini kamuoyuna açıklaması,
* Avukat ziyaretlerinin derhal gerçekleştirilmesi ve devamlılığının sağlanması ile hukuka aykırı mahkeme kararları ile engellenmesine son verilmesinin sağlanması,
* Aile ve vasi ziyaretlerinin gerçekleştirilmesi ve devamlılığının sağlanması ile hukuka aykını disiplin cezaları ile engellenmesine son verilmesinin sağlanması,
* Ziyaret haklarının tesis edilmesine paralel bir şekilde başvurucuların aile ve yakınlarıyla rutin telefon haklarını kullanmalarının sağlanması,
* Dışarıyla ve avukatlarıyla mektup, telgraf ve faks yoluyla iletişiminin önündeki tüm engellere son verilmesinin sağlanması,
* Gazete, dergi ve kitaplar ile ilgili fiili veya hukuka aykırı uygulamaların son bulmasının sağlanması,
* İşkence, insanlık dışı ve kötü muamele koşulları ile incommunicado halini ortadan kaldıracak zorlayıcı tedbirin alınması ve Sözleşme 10/2. Maddesinde düzenlenen prosedürlerin işletilmesi ivedilikle talep olunur.”
Haber: Mehmet Aslan / İstanbul-MA