Emek ve Özgürlük İttifakı’nın İstanbul’daki ilk mitingi görkemli geçti. Coşkulu ve kitlesel bir miting oldu. Bu miting her şeyden önce şunu gösterdi. Emek ve Özgürlük İttifakı, oyun kurucu ve dengeleri değiştiren bir ittifak. Elbetteki iktidarın elinde baskı uygulayacak birçok enstrüman var. Ama attığı her adım ona güç de kaybettiriyor
Hüseyin Kalkan
Mitingin başlama saatinden önce vardım alana. Kartal alanı daha şimdiden dolmuş. Bir değil, çeşit çeşit halaylar başını almış gidiyordu. Öyle ya herkesin halayı kendine. Herkesin bir halay çekme tarzı var, oyun oynama biçimi var. Halaylar böyle sürerken, mitingi düzenleyen parti ve örgütler kortej olarak alana giriyor. Sloganlar ve zılgıtlarla eşliğinde alana giren kortejler coşkunun tavan yapmasına yol açıyor. Alan tıka basa doluyor. Geç gelenler bariyerlerin dışında izliyor mitingi. Bizim Küreciklilere rastlıyorum. Herkes burada. 1 Mayıs Mahallesi’nden gelmişler. Zaten bu mahalleyi zamanında bizimkiler, devrimcilerle birlikte kurmuştu. Ben sormuyorum, onlar anlatıyor: “Sinan’ı, İbo’yu evimize aldık, barındırdık, bunlar bizim çocuklar yalnız bırakır mıyız. Bir oy ne ki, varımız yoğumuzu veririz” diyorlar.
Savaşa ve tecride karşı
Emek ve Özgürlük İttifakı’nın birleşenleri mitingde konuştu ve her konuşma coşku ile karşılandı. Çünkü konuşmacılar coşkuluydu, kitle coşkuluydu. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın, savaşa ve tecrit politikalarına değinen konuşması alanı fırtınalı bir okyanus gibi dalgalandırdı. Buldan: “Bugün bu mitingi düzenleyen, bizleri sizlerle buluşturan, bu organizasyonda emeği geçen bütün arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Sağ olsunlar var olsunlar. Bir kez daha görüyoruz ki emek burada, özgürlük burada, cesaret burada, kararlılık burada. İyi ki buradasınız, iyi ki varsınız. Bugün savaşa karşı, yoksulluğa karşı, baskılara dur demek için buradayız. Tecrit politikalarına, savaş politikalarına, siyasi irade gaspına, kayyım rejimine dur demek için buradayız. Evet bugün kadınların ve gençlerin özgürlüğü için buradayız ama aynı zamanda jin, jiyan, azadî demek için buradayız” dedi. Zaten HDP kortejinde yürüyenlerin attığı temel sloganlar PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğüne yönelik “Bijî berxwedana Îmrali yê”, “Bê Serok jiyan nabe” ve “Selam selam, İmralı’ya bin selam” sloganları oldu. Selahattin Demirtaş’ın ittifak için bestelediği şarkı büyük alkış aldı. “Emekçiyiz” adlı şarkı, Dicle Fırat Korosu tarafından seslendirildi. Koristler Ahmet Yılmaz, Azad Bedran, Dicle Daşçı, Mizgin Turan, Rênas Berbir ve Sosin Zaman’ın seslendirdiği şarkı Kartal Meydanı’nda dev ekrana yansıtılan kliple birlikte ilk kez yayınlandı. Şarkı uzun süre alkışlandı.
İstanbul’a yakışan miting
Mitinge çalışmalarına çok sayıda HDP milletvekili katıldı. Hepsi alana geliyordu. İl ve ilçe yöneticileri ile birlikte bildiri dağıtmış, mahalleleri, evleri ve esnafları ziyaret etmişler. Tatlı bir yorgunlukla ‘İşte HDP budur, işte Emek ve Özgürlük İttifakı burdur’ diyorlar. Sezai Temelli, birkaç bölgede katılmış miting çalışmalarına. Miting meydanındaki kalabalıktan ve coşkudan memnun. “Son yılların en iyi mitingi, İstanbul’a yakışan bir miting oldu” diyor. Bu tespit sadece Sezai Temelli ile sınırlı değil, İstanbul’da çalışmalara katılan diğer vekiller de aynı tespitlerde bulunuyorlar. HDP Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş, umduğumuzdan daha büyük bir ilgi ile karşılandık diyor: “Ben üç gün çalıştım sahada, dernek ziyaretleri, halk buluşmalarına, sokak çalışmalarına katıldı. Söylenenlerini çok ötesinde HDP’yi tartışması, takip etmesi ve desteği var. Doğrusu çok özel anlar yaşadık. Adım adım ne dediğimizi, ne yaptığımız takip eden büyük bir kitle var. Şunu söyleyebilirim bu desteğin hepsi alana yansımadı, hem ekonomik koşullar hem İstanbul’un uzak semtlerindeki insanların buraya gelmesine engel oldu. Sahada HDP’nin büyüdüğünü, genişlediğini, HDP fikriyatının, HDP siyasetinin geniş bir yer bulduğunu gördük. Arnavutköy’de bir gün dolaştım. Fatih, Beyoğlu ve Kocamustafapaşa’da çalışmalara katıldım.” Meral Danış Beştaş alanın muhteşem olduğunu söylüyor. “Çok güzel, çok duygulandırıcı” diyor. Barış anneleri her eyleme olduğu gibi bu eyleme de renk kattılar. Ayrıca geçtiğimiz günlerde sona eren Adalet Nöbeti’ndeki anneler de Küçükçekmece’den kalkıp gelmişler. Üstelik toplu taşımayla. Heyette bulunan Gülsüm Öztürk, Kumri Akgün, Zeynep Çalıhan, Fince Akman ve Asya Aslan herkese adalet nöbetini anlatıyorlar. Hemen her etkinliği izlediklerini ve Adalet Nöbeti’nin gerekçesini herkese anlattıklarını söylüyorlar.
Sonuç yerine
Emek ve Özgürlük İttifakı, seçim startını bu görkemli mitingle vermiş oldu. Coşkulu ve kitlesel bir miting oldu. Bu miting her şeyden önce şunu gösterdi. Emek ve Özgürlük ittifakı, Altılı masanın basit bir devamı değil. Bu ittifak bütün baskılara rağmen oyun kurucu ve dengeleri değiştiren bir ittifak. Elbetteki iktidarın elinde HDP’ye ve ittifakın diğer bileşenlerine baskı uygulayacak birçok enstrüman var. Ama attığı her adım ona güç kaybettiriyor. HDP’ye yapılan Hazine yardımı bloke edildi. Ama iktidarın bundan umduğu faydanın birkaç katı zarara uğradı. Sadece Kürtler değil, Türkler de HDP’ye yapılan haksızlığa bir kere daha tanık oldu. Ortak ve büyük halk vicdanı her zaman her haksızlığa eyvallah demez. Ve son noktayı Geverli Fikret Akış, koymuştu: “Biz bu mücadeleyi iki kuruş para alalım diye yürütmüyoruz. Evimde sadece bir tane ekmeğim olsa onu da getirir partimle paylaşırım.” Bu söz üzerine ne söylesen fazladır. İktidarın bu söze bakıp neyle karşı karşıya olduğunu görmesi gerek. Selahattin Demirtaş’ın dediği gibi, harika bir miting oldu.