HDP Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüş başvurularına sessiz kalan Adalet Bakanlığı’nın her an suç işlediğine vurgu yaptı
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 24 yıldır ağır tecrit koşulları altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan, 25 Mart 2021’de yapılan kesintili telefon görüşmesinden bu yana haber alınamıyor. Aile ve avukatların yaptığı başvuruların yanıtsız bırakılmasıyla başlayan kaygılar, Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi’nin (CPT) 20-29 Eylül 2022 tarihlerinde İmralı Adası’na gerçekleştirdiği ziyaretin ardından derinleşti.
Kamuoyunda kaygıların artması üzerine Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile Parti Sözcüsü Ebru Günay ve HDP Milletvekili Ömer Öcalan, 20 Ekim 2022’de Abdullah Öcalan ile görüşme talebiyle Adalet Bakanlığı’na başvuruda bulundu. Ancak bakanlık, 88 gün geçmesine rağmen başvuruya olumlu ya da olumsuz bir yanıt vermedi. Başvuruların yanıtsız bırakılması üzerine HDP milletvekilleri, Abdullah Öcalan’ın avukatlarıyla görüştürülmesi talebiyle 21 Aralık’ta Adalet Bakanlığı önünde Adalet Nöbeti başlattı. Eylemin ikinci gününde Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Berdan Öztürk, HDP milletvekilleri Sezai Temelli, Remziye Tosun, Abdullah Koç, Dilan Dirayet Taşdemir ve Şevin Coşkun, 22 Aralık’ta PKK Lideri ile görüşme talebiyle bakanlığa başvuru yaptı.
Kimseye yanıt verilmiyor
Ancak Adalet Bakanlığı, aile ve avukatların yaptığı görüş başvurularında olduğu gibi DTK, DBP ve HDP’nin başvurularına da henüz yanıt vermedi. Abdullah Öcalan ile görüşme başvurusunda bulunan HDP milletvekillerinden Gülistan Kılıç Koçyiğit, Adalet Bakanlığı’nın uzun süredir sessizlik içerisinde olduğunu belirterek, yapılan tüm başvuruları yanıtsız bıraktığını söyledi. Bunun yanı sıra Adalet Bakanlığı’nın İmralı tecridi ile ilgili sorulara yanıt vermediğini, Adalet Nöbeti’nde yapılan çağrıları da karşılıksız bıraktığını dile getiren Koçyiğit, “Sadece bizlerin değil, demokratik kamuoyunun, Asrın Hukuk Bürosu’nun, ailesinin, Sayın Öcalan’dan haber almak isteyen, ona yönelik tecridin aşılması gereken hiç kimseye bir yanıt verilmiyor. Bu sessizliğin kendisi en başından itibaren hukuksuzluktan kaynaklanıyor” ifadelerin bulundu.
Sorumlu Adalet Bakanlığı
İmralı tecrit sisteminin hiçbir hukuki dayanağının olmadığını vurgulayan Koçyiğit, “Hiçbir yasal dayanağı olmadığı için Adalet Bakanlığı süreci sessizlikle geçiştirmeye çalışıyor. Çünkü söyleyebilecekleri bir şey yok. Kendi pozisyonlarının hukuk dışı olduğunu bildikleri için bir yanıt oluşturmuyorlar. Bu sürecin, bu hukuksuzluğun birebir sorumlusu Adalet Bakanlığı’dır. İmralı Cezaevi Adalet Bakanlığı’na bağlı, tabi ki sorularımıza yanıt vermeli, çok hızlı bir şekilde kamuoyuna açıklama yapması gerekiyor. Bütün bunların dışında temel beklentimiz, Sayın Öcalan ile görüşme yapmak yönünde. Bizler başvuru yapan milletvekilleri olarak, ailesi ve avukatları çok hızlı bir şekilde İmralı’ya gitmek, Sayın Öcalan ile yüz yüze görüşme yapmak istiyoruz” diye belirtti.
Hergün suç işliyor
22 aydır Abdullah Öcalan’dan haber alınamadığını, sağlık ve güvenlik koşulları ile ilgili kaygıların derinleştiğini dile getiren Koçyiğit, Adalet Bakanlığı’nın bu kaygıları giderecek adımları atmadığını söyledi. Koçyiğit, “Her gün, her an Adalet Bakanlığı suç işliyor. Bize yanıt vermediği her gün, tecridi devam ettirdiği her gün suç işliyor. Her gün yasaları ayaklar altına alıyor ve bunu normalde Anayasa’ya bağlı bir bakanlık yapıyor. Bu durumun kabul edilemez olduğunu ifade etmemiz gerekiyor. Adalet Bakanlığı’nın tutumu, AKP-MHP hükümetinin tutumundan bağımsız değil. Bu açıdan bir konsensüs olduğunu görüyoruz. Bu hükümetin tutumu, sadece Adalet Bakanlığı’nın tutumu değil” şeklinde konuştu.
ANKARA-MA