TTB Merkez Konsey üyelerinin görevden alınmasına dönük açılan davanın ilk duruşması Ankara’da görüldü. Savcının katılmadığı duruşmada avukatların tüm talepleri reddedildi. Duruşma ertelendi
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyelerinin görevden alınmasına dönük açılan davanın ilk duruşması, Ankara Dışkapı Adliyesi’nde başladı. Dayanışma için adliye binası önünde bir araya gelenler, duruşma öncesi açıklama yaptı. “TTB’ye dokunma, mesleğimize, örgütümüze sahip çıkıyoruz” pankartının taşındığı açıklamada, “Susmuyoruz, Korkmuyoruz, İtaat etmiyoruz”, “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber, Ya Hiç Birimiz”, “TTB Susmadı Susmayacak” sloganları atıldı. Açıklamaya, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Êlih Milletvekili Necdet İpekyüz, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu ve Ali Şeker ile çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı.
Dava öncesi açıklama
Açıklamada konuşan TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut, 70 yıldır hekimlerin örgütlü sesi olduklarını ve sağlık hakkı için mücadele verdiklerini belirterek, “6023 sayılı yasamızda birliğin hizmetleri olarak ilk sırada ‘halk sağlığına ve hastalara fedakârlık ve feragatle hizmeti ideal bilen meslek geleneklerini muhafaza ve geliştirmeye çalışmak’ ve daha sonrasında da ‘azalarının maddi ve manevi hak ve menfaatlerini korumak’ şeklinde belirtilmektedir. TTB, tüm hekimlerin haklarını koruma ve toplumun nitelikli sağlık hizmeti alması için çalışan bir meslek örgütü olmasının yanı sıra özellikle son günlerde yaşadığımız adaletsizliğe karşı mücadele eden demokratik kitle örgütüdür” dedi.
Daha sonra konuşan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, TTB’nin, iktidarın politikalarını desteklemediği için bu davayla karşı karşıya olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: “Yine bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız. AKP iktidarı topluma tam bir kabus yaşatıyor. TTB bu ülkede beyazı temsil ediyor. Bu davanın açılması tam bir faşizmdir. HDP olarak yanında olduk, her zaman olacağız. Sağlıktan ve özgürlükten tasarruf edilemez. TTB Türkiye toplumunun onurudur biz bunu başaracağız ve her zaman yanında olmaya devam edeceğiz.”
Savcı duruşmaya katılmadı
Milletvekilleri, sivil toplum örgütü temsilcileri ile gazetecilerin alınmadığı duruşmaya savcı katılmadı. Duruşmaya dair bilgi vermek amacıyla açıklama yapan TTB Hukuk Bürosu’ndan avukat Verda Aksoy, “Davanameyi düzenleyen savcı burada bulunmak zorundaydı. Çünkü bu bir hukuk davası yani hukuk usul muhakemesine kanununa tabi bir dava. Davasını takip etmediğini söyledik. Eğer davasını takip etmiyorsa, bizde bu davayı takip etmeyeceğiz dedik. Ancak bu talebimiz reddedildi. Bu aşamada biz diğer usul eksikliklerini söyledik. Hukuk davalarında dava şartları öncelikle incelenir, burada doğru bir şekilde davanamenin düzenlenmediğini, taraf olarak TTB Merkez Konseyi’nin gösterildiğini, oysa her bir kişinin tespit edilip görevden alınmak istenen Merkez Konsey üyelerinin adıyla bir dava açılması gerektiğini söyledik. Bu bakımdan da davanın reddi talebimiz reddedildi” dedi.
Tüm talepler reddedildi
Davaname içeriğinde bulunan vakalar ve delil olarak gösterilme konusunda da davanamenin yanlış açıldığını belirten Aksoy, “Bu bakımdan da usul kurallarına uymadığı için yine ret talebimiz oldu, gerekçesiz biçimde bu talebimiz de reddedildi. Sonrasında artık bizde gerekçesiz biçimde ve bu şekilde reddedilen taleplerimizin gerekçesini bilmek istediğimizi söylediğimiz halde açıklanmadı. Silahların eşitliği, adil yargılanma haklarımızı hatırlatarak, bunlar üzerine de konuştuk ama mahkeme bu konularda açıklama yapmadı. Bu davaya tarafsızlık ilkesi ile bakılacağına olan inancımızı yitirdiğimizi belirterek, mahkeme hakimi ve mahkemeyi reddettik. Artık bu karar verilmek üzere 8 Şubat saat 14.30’a ertelendi” diye konuştu.
‘Hakikatler er ya da geç ortaya çıkacaktır’
Bilim ve etiğin gerçeğe yaslandığını, er ya da geç hedefine ulaşacağını vurgulayan TTB Merkez Konseyi 2. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, şunları söyledi: “Ancak yine bilim ve etik yine gerçek mücadelesinde birçok kez yalnız kalmış; emekçileri ciddi haksızlıklarla karşı karşıya kalmıştır. Gün gelmiş dünyanın döndüğünü savunmak bile zor olmuş, ancak bilimsel aklı savunmak sonunda Ortaçağ karanlığını yırtıp atmıştır.”
TTB’nin mücadelesinin karanlığa karşı bir mücadele olduğunu dile getiren Ökten, “Emek, demokrasi ve sağlık mücadelesidir. Karanlığı üstümüze örtüp, engizisyon mahkemeleri kurma heveslilerine karşı, aydınlanma ve bilim mücadelesidir. Önlüğümüzün beyazının mücadelesidir. Yaptıklarının adını farklı koymaya çalışsalar da sırları dökülen illüzyonlar, halüsinasyonlar; bilim ve gerçek duvarına çarpmakta, hayal tacirleri daha da saldırganlaşmaktadır. Şimdilik güçlü olabilirler ama sürekli söylediğimiz gibi, hakikatler er ya da geç ortaya çıkacaktır” dedi.
Duruşma, 8 Şubat’a ertelendi.
HABER MERKEZİ