Cezaevinde olan gazetecilerin aileleri, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla basın özgürlüğü üzerindeki baskıların son bulmasını istedi
Türkiye’de 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü, kutlama yerine baskı, sansür, gözaltı ve tutuklamalarla geçiyor. Ulusal ve uluslararası basın kuruluşlarının verilerine göre 87 gazeteci cezaevinde ve mesleki faaliyetlerinden dolayı yargılananların sayısı her geçen gün artıyor. Özelikle Kürt basınına yönelik gözaltı tutuklama kesintisiz bir şekilde sürüyor. 16 Haziran’da Amed’de 16 gazeteci, 29 Ekim’de ise Ankara merkezli yürütülen soruşturma kapsamında 9 gazeteci tutuklandı.
16 Haziran’dan bu yana iddianameleri hazırlanmayan tutuklu gazetecilerden Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Serdar Altan’ın eşi Gülsüm Altan ve Xwebûn Gazetesi çalışanı Zeynel Abidin Bulut’un eşi Gülistan Bulut, 10 Ocak dolayısıyla dayanışma çağrısında bulundu.
Gazetecilik engellerle karşılaşıyor
Serdar Altan’ın eşi Gülsün Altan, tutuklanmalarının üzerinden 7 ay geçmesine rağmen henüz iddianame hazırlanmadığına dikkat çekerek “Serdar’la görüştüğümüzde verdiği mesajlarla hep mücadeleyi desteklemekten ve yükseltmekten bahsetti. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü olarak anılsa da bugün gazeteciliğin onuru ayaklar altına alınıyor. Türkiye’de gazetecilerin düşünce özgürlüğü yok. 16 gazeteci 16 Haziran’dan beri cezaevinde” dedi. Gazetecilerin neden suçlandığının kimse bilmediğini belirten Altan, Türkiye’de gerçekleri kamuoyuna duyuranın engellerle karşılaştığı, gözaltına alındığı ya da tutuklandığını söyledi. Onlarca gazetecinin işini yaptığı için cezaevinde olduğunu hatırlatan Altan, bu nedenle 10 Ocak’ın kendileri için anlamını olmadığını söyledi.
Gazeteciler hedef alınıyor
Özgür basının emekçilerinin hep hakikatin izini sürdüğünü, topluma gerçekleri anlatmak için çalıştıklarını ve gerçeklerin üzerine gitmekten vazgeçmediğini söyleyen Altan, “Dünyada iktidarlar, her zaman kendilerine karşı çıkan gazetecileri hedef alıyor. Burada da iktidar en çok gazetecileri hedef alınılıyor. Gerçeklerden korktukları için özgür basına saldırıyorlar” dedi. Tutuklamalara karşı ortak mücadele çağrısında bulunan Altan, aileleri olarak gazetecilerin bir an önce serbest bırakılmasını istedi.
Gazetecilik hapsedilemez
Zeynel Abidin Bulut’un eşi Gülistan Bulut da 7 aydır iddianamenin hazırlanmamış olmasına tepki gösterdi. Bulut, “7 ay boyunca iddianameye ekleyecek bir şey bulmadıkları için takipsizlikle sonuçlanan soruşturmaları inceliyorlar. Bunlara baksalar da onları kovuşturacak ve suçlayacak bir durum yok. Onlar gazetecilik mesleğini yaptıkları için tutuklandılar” dedi. Gazeteciliğin her koşulda yapıldığını vurgulayan Bulut, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gazetecilik her şekilde yapılır, dört duvar arasında gazetecilik yapabilirler. Gazeteciliği duvarların içine yerleştiremezler. Özgür basın gazetecileri, doğruları yazdıkları için iktidar tarafından hedef alınıyor”
Cezaevinde olan gazetecilerle dayanışmanın önemli olduğunu vurgulayan Bulut, her kesimi özgür basın emekçilerin yanında olmaya çağırdı.
KAYNAK:MA