Şırnak’ta çatışmalara sahne olan sokağa çıkma yasakları döneminde 3 Ekim 2015’te 28 kurşunla öldürülen 24 yaşındaki Hacı Lokman Birlik’in cansız bedeninin akrep tipi zırhlı araç arkasına bağlanarak sürüklenmesinin üzerinden 3 yıl geçti. Kamuoyunda infial uyandıran olay sonrası İçişleri Bakanlığı inceleme başlattı. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen idari soruşturmaya dair o dönem açıklama yapan Başbakan Ahmet Davutoğlu, söz konusu polislerin görevden alındığını açıkladı. Ancak görevden men edildiği açıklanan polislerin farklı emniyet müdürlüklerinde görevde olduğu ortaya çıktı. Aile avukatları ise Birlik’i yaralı haldeyken öldüren polisler hakkında ‘kasten öldürme’, zırhlı araçla sürükleyenler hakkında ‘kişinin hatırasına hakaret etmek’ ve ‘görevi kötüye kullanmak’, olayı gören diğer polisler hakkında da ‘işlenen suçu bildirmemek’, ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurmak’ gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Bunun üzerine Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı, olay günü görevli polislerin isimlerini Emniyet Müdürlüğü’nden talep etti. Akrep tipi zırhlı araç içinde bulunduğu belirlenen 6 polisin isimleri bir ay sonra savcılığa iletildi. 6 polis hakkında sadece ‘kişinin hatırasına hakaret etmek’ suçlamasıyla soruşturma başlattı.
Telsiz kayıtları kanıtladı
Soruşturma sürecinde Hacı Lokman Birlik’in bağlanarak araç arkasında sürüklenmesine dair polis telsiz konuşmaları da dosyaya eklendi. Birlik’in cenazesinin talimatla ve organize şekilde bir iple zırhlı araca bağlanarak sürüklendiği ortaya çıkan o telsiz kayıtları aslında her şeyi apaçık ortaya koymuştu. Dosyaya eklenen bu telsiz kaydı üzerine Birlik’in avukatları kayıtta yer alan güvenlik güçlerinin belirlenmesi ve haklarında dava açılması için Başsavcılığa yeniden başvurdu. Birlik’in avukatlarının başvurusu üzerine Başsavcılık, İl Emniyet Müdürlüğü’ne talimat göndererek, bu emri veren ve yerine getiren polislerin açık kimliğinin belirlenip gönderilmesini istedi. Ancak soruşturmanın başlatıldığı günden bu güne geçen 3 yıl içerisinde 5 savcı değişmesine rağmen, bu zamana kadar ciddi bir ilerleme kaydedilmedi.
‘Umudumuz yok’
Birlik’in ağabeyi Mehmet Birlik, kardeşi ve kapatılmasından endişe edilen soruşturmaya dair Mezopotamya Ajansı’na konuştu. Birlik, kardeşinin iletişim kurduğu herkes üzerinde büyük bir etki yarattığını ifade etti. Kardeşinin ölümüne ilişkin başlatılan soruşturmaya dair “umudum yok” diyen Birlik, benzer durumlardaki vakalarda bugüne kadar vicdanları rahatlatan bir kararın çıkmamasına işaret etti.
‘Karar acımızı azaltamaz’
Olayda ismi geçen kişilerin görevden alınmak yerine daha yüksek mertebelere getirildiğini belirten Birlik, “Vicdani bir adalet oluşturmalıyız. Onların anılarını unutmayarak, unutturmayarak bunu yapabiliriz. Hiçbir karar bizim acılarımızı azaltamaz” diye konuştu.
ŞIRNAK