PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması için Maxmur’da başlatılan nöbet eylemine ilişkin değerlendirmelerde bulunan öğretmenler, sonuç alıncaya kadar eylemlerine devam edeceklerini söyledi
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecrit devam ederken 21 aydan bu yana ise hiçbir haber alınamıyor. Tecridin kaldırılması avukat ve aile görüşlerinin sağlanması için birçok yerde eylemler devam ederken Mexmûr Kampı’nda da 11 Aralık 2022’de başlatılan nöbet eylemi ise sürüyor. Kadın Vakfı’nın okul öncesi öğretmenlerden Suzan Bilen ve Qiymet Kılınç, tecride karşı başlatılan nöbet eylemine ilişkin Jınnews’ten Rojda Aydın’a konuştu.
‘Halk O’na bağlı’
PKK Liderinin iki yıldır ağır bir tecrit altında tutulduğunu hatırlatan Suzan Bilen, tecridin de Abdullah Öcalan şahsında tüm Kürtlere uygulandığının altını çizdi. Özellikle de kadınların tecrit altında tutulduğunu belirten Bilen, “Çünkü özellikle kadınlar önderliğin düşüncelerini benimseyip yaygınlaştırıyor. Bu yüzden de Önderlik şahsında kadınlar üzerinde kırım politikaları yürütülüyor. Önderlik sadece Kürt halkının önderi değil, o uluslararası bir önderlik. Önderliği halktan koparmak istiyorlar. Ancak ne yaparlarsa yapsınlar bunu başaramayacaklar. Çünkü Önderliğin düşün, felsefe ve ideolojisi halk içerisinde yayılmış ve de bir sistem haline gelmiş durumda. Halk her zaman Önderliğe bağlı. İktidar nasıl engel çıkarırsa çıkarsın halk sürekli Önderlik ile birlikte” dedi.
‘Üç maymunu oynuyorlar’
Yaptıkları nöbet eylemi ile seslerini dünyaya duyurmak istediklerini ifade eden Bilen, “Önderlik üzerindeki tecridin kırılması için bu eyleme başladık. Önderlik üzerindeki tecrit kaldırılıncaya kadar da bu nöbet devam edecek. Avrupa Konseyi İşkencenin Önlenmesi Komitesi (CPT) ile devletler sorumluluklarını yerine getirmiyor. Sözde demokrasi ve barış yanlısı devletler olduklarını söylüyorlar. Ancak sürekli sorunların kaynağı oluyorlar. Söz konusu Kürtler olduğunda 3 maymunu oynuyorlar. Sürekli ‘bir şey yapacağız’ diyorlar ancak bu sadece söylemde kalıyor. Bir şey yapmıyorlar ve her seferinde bir gerekçe öne sürüyorlar. İsteseler bir şeyler yapabilirler ancak yapmıyorlar. Kürt halkı tecridin bilincinde olmalı. Tecride karşı direniş ve mücadele içinde olmalı. Bu şekilde tecridi kırmalıyız. Bunun içinde elimizden ne geliyorsa yapacağız. Amacımıza ulaşıncaya kadar da farklı eylemler yapmaya devam edeceğiz” diye belirtti.
‘Anahtar Abdullah Öcalan’
Qiymet Kılınç da nöbetlerinin öncelikle amacının tecridi kırmak olduğunu söyledi. PKK liderinin fiziki özgürlüğünü istediklerini ifade eden Kılınç, “Yıllardır bir yok etme konsepti ile karşı karşıya. Hiçbir haber alınamıyor. Bu yüzden Kürt halkı ve özgürlükten yana olan kesimler önderlikle görüşme yapılmasını istiyor. İnsan haklarını savunduğunu söyleyen devletler ve CPT, söz konusu Kürtler olduğunda sağır dilsiz oluyor. Biz de Önderlikten bir haber alınıncaya kadar eylem kararı aldık ve sürdüreceğiz. Sorunların ve Ortadoğu’daki savaşın çözülmesinin anahtarı Önderliğimizin özgürlüğü. Önderlik özgürleşmeden Ortadoğu’daki savaş da son bulmayacak” ifadelerini kullandı.
Uluslararası kurumlara çağrı
“Bilsinler ki Önder Apo’nun fikir ve düşünceleri Kürt halkının yüreğine işlemiş durumda” ifadelerini kullanan Kılınç, “Kimse bizi Önderlikten uzaklaştıramaz. Önderlik tüm halklar için kırmızı çizgi. Yokluğuna asla alışmayacağız. Onun özgürlüğü için mücadelemizi sürdüreceğiz. Önderlikten bir haber alıncaya kadar eylemlerimizi sonlandırmayacağız.”
Kürt halkına tecride karşı sessiz kalmama çağrısı yapan Kılınç, CPT ve uluslararası kurumların da sorumluluklarını yerine getirmelerini istedi.
AMED