Zaman ve mekan ilişkisi kuantum ikilemi gibidir. Tıpkı dalga – Parçacık ikilemi gibi. Aralarındaki ilişki tarzı simbiyotik ve halistik ilişkidir. Biri olmadan diğeri oluşmaz. Varlığın görünür olması – oluşumu zaman ve mekanın koşullarına bağlıdır. Oluş, gerçekleşme ve gerçeklik kavramları zamanla bağlantılıdır. Varlık oluşurken zaman ile ilişkilidir. Toplumsal Hakikatin oluşumu zamanla ilişkilidir.
Evrende ki cümle canın bir zamanı vardır. Cümle can, doğum kapısından varoluşa başlaması, görünür olması, biçim degiştirmesi zamanın kendisidir. Oluşum, degişim, dönüşüm, farklılık zamanın kendisidir. Ezel ve ebed tüm varlığın oluşumu ve geleceğini ifade eder. “Bir kandilden bir kandile atıldım /Turap olup yer yüzüne saçıldım” kelamı varlığın ilk oluşum anı ve görünür olma durumunu anlatır. “Kutred kandilindeki” balkıyıp duran ışık varoluş nurudur. Canlı cansız bütün varlık o nurdan tecelli etmiştir Bir demden bir deme, varoluştan görünür olmaya, ezelden ebede halleri zaman ve mekan içerisinde varlık inşasını dile getirir.
Hayatını sürdürmek, varlığın varoluş hakikatinden kaynaklı görünür olma, çoğalma, karşılıklı kuantum ikilemi geliştirme durumudur. İktidarcı zihniyetler zaman ve mekan içerisinde farklılığın varlığını devam ettirmesini, görünür olmasını istemezler. Günümüzde Varoluş(doğum hakkı), görünür olma, ve ölüm hakkı adeta kontrol ve denetim altına alınmıştır. Varoluş hakikatini kendi denetimine alıp mülk edinen anlayış eril bir anlayıştır. Varoluşun parçalanması hakikatin yitimidir. “Varoluşun bütünselliğe yaslanan dili toplumsal evrenimizde paramparça” durumuna getirilmiştir.
Nahak zihniyetin olduğu yerde cümle varlık mekan üzerinde hakikatini görünür kılmıyor. Yada hakikatini görünür kılmak için mücadele etmek, bedel ödemek zorunda zorunda kalıyor.Hakikat açısından mekan, toplumun içinde ekosistemi ifade eder. Başka bir ifade ile birinci doğayı ifade eder. Birinci doğada tekçilik yoktur. Özellikle ulus – devletlerin tekçi anlayışında “çokluğun teke indirgenmesi” varoluş hakikatine tecavüzdür. Doğanın işleyiş kanunlarında her varlığın kendi farklılıkları ile doğum ve ölüm hakkı kutsaldır;doğanın diyalektiği bu hakkı tanır.
Günümüzde doğayı ve toplumu nesneleştirerek, doğanın döngüsünü “kısır döngüye” çeviren anlayış bütün kötülüklerin nedenidir. Kısır döngü, bozulan birey – toplum diyalektiği ifadeni eder; bu döngü özünde bozulan kadın – toplum ikrarlı ilişkisidir. Tahaklüme dayalı anlayış, insanın toplum ve doğa ile arasındaki zamansal ve mekansal kopuşu dayatır. Evrenin oluş ilkesi ;insanın toplum ve doğa arasındaki zaman ve mekan ile kurduğu ikrarlı ilişkidir. Bu döngüde insanın diğer canlılardan ayrı olarak;anlam farkı yaratarak komünü inşa etmesidir. İnsan zaman ve mekan içerisinde oluşturduğu anlam farkını bir sonrakine devriye eder, aktarır. Bu mana ile “devri daim” sadece Hakka yürüyenler için söylenmez. Toplumsal zeka ile beraber oluşan anlam farkının bir sonrakine aktarılması bir “devri daim” halidir. Başka bir ifade ile “devri daim” ilkesi varoluşun bütünsel ilkesidir.
Toplum enerjiktir, akışkandır. Toplumun her anında ve mekanında degişim, dönüşüm, hareket, canlılık mevcuttur. Doğar, büyür ve ölürüz sözü demden deme, degişimi, dönüşümü anlatır. Aslolan bu degişimi, dönüşümü anlamadır. “zaman anlama, kavrama, tanıma kısacası mana yükleme işinin gerçekleştiği andır” Zerdüşt inancında oluşturucu güç Zervan/Zurvan’dır. Zervan /Zurvan Aryenik zihin dünyasında Zaman tanrısı olarak tanımlanır. . Anlama, tanıma, kavrama,anlam yükleme, oluşturma, var etme ana kadının kemaletindendir.
Günümüzde Samsat /Semsur (Adıyaman) ‘da bulunan Zervan ziyareti bir kadın ziyaretidir. Zervan kelimesinin Aryenik bir kelime olması da ayrıca üzerinde durulması gereken bir konudur. Ziyaretin bir çeşme ile – akarsu ile özdeş tutulması son derece önemlidir. “Kutsal çeşme” motifinin Kürtlerde, özellikle Kürt Alevilerde kutsal olması, çeşmeden murat dilenmesi, bereketi, devamlılığı, var edişi akışkan oluşu, kadın ile özdeş tutulması, oluşturucu, var edici gibi özellikler daha çok kadın kemaletine ait özelliklerdir. Zamanın kadın ile özdeş tutulması önemli bir zihinsel devrimdir.
Ahura Mazda ve Ehrimen, aydınlık ve zulmatı (karanlığı) temsil eder. Her ikisi de zaman tanrısı Zurvan’ın çocuklarıdır. “Zemane çocukları söz dinlemiyor” derken, itaate boyun eğmeyen çocuklar anlatılıyor.
Zerdüşt’ün, ateşin ve güneşin çocukları zamane çocuklarıdır. 2023 yılı zamane çocuklarının yılı olsun.