Gazeteci Ömer Çelik, Berat Albayrak’a ait mailleri haberleştirdiği için hakkında verilen hapis cezasına ilişkin AYM’ye başvuru yapıldı
Redhack tarafından sızdırılan eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’a ait elektronik e-posta bilgileri haberleştiren gazeteci Ömer Çelik, 24 Aralık 2016’da Diyarbakır’da bulunan evine yapılan polis baskını ile gözaltına alınıp 24 gün emniyette tutulduktan sonra tutuklanmıştı.
AYM’ye başvuru
İstanbul 29’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianame ardından 24 Ekim’de görülen ilk duruşmada Çelik, tahliye edildi.
31 Aralık 2021’de görülen karar duruşmasında ise Çelik’e “Bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girmek ve kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek” iddiasıyla 1 yıl 8 ay hapis cezası verildi. MA’dan Mehmet Aslan’ın haberine göre İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen cezanın 17 Kasım 2022’de onanması ardından Çelik’in avukatı Özcan Kılıç, Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu.
Anayasa ihlal edildi
Başvuruda, soruşturma ve kovuşturma sürecinde Çelik’e yönelik suçlamalara dikkat çekildi. Bu suçlamaların dayanıksız ve asılsız olduğu tespit edildiğini belirtilen başvuruda, Çelik’in gazeteci olduğu ve Anayasa ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde (AİHS) güvence altında olan adil yargılama, kişi özgürlüğü, aile ve özel hayata saygının yanı sıra basın ve ifade özgürlüğü hakkının kullanımının ihlal edildiği kaydedildi. Başvuruda, Çelik’in “işkence, aşağılayıcı-onur kırıcı ve kötü muamele yasağı” ve “düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğü”ne yönelik haksız, ölçüsüz, temelsiz ve doğrudan müdahaleler olduğunu tespitine yer verilerek Anayasa’nın birçok maddesinin açıkça ihlal edildiği belirtildi.
Keyfi ve siyasi
Yargılama boyunca gerçekleştirilen işlemlerin, usul yasa ve hukuk kurallarına aykırılıklar içerdiğini, bu durumun kolluk fezlekesi, iddianame ve esas hakkındaki mütalaada açıkça görüldüğü, suç tipinin kasıtlı biçimde katalog suç kapsamında gösterildiğini, suçun nitelendirilmesi ve delillerin değerlendirilmesinde sübjektif, keyfi ve siyasi bir bakış açısı ile hareket edildiğini belirtilen başvuruda, “Özellikle dosyada şikayetçi ve müdahil olan kişinin bakan ve yine Cumhurbaşkanı’nın damadı sıfatlarını taşıyor olmasının, başvurucuya yönelik uygulamalarda ‘etkili ve belirleyici’ olduğu açıktır” diye kaydedildi.
Savunma hakkı engellendi
Yargılama boyunca ve gerekçeli kararda, dahi suçun ile cezanın somut dayanağının yer almadığının dile getirildiği başvuruda, iddianamenin hazırlandığı tarihe kadar dosyaya erişimin engellendiği ifade edildi. Başvuruda savunma hakkının da engellendiği vurgulandı
Eleştirel sesleri engelleme
Birçok AİHM kararına dikkat çekilen başvuruda, yargılama ve cezalandırma ile eleştirel seslerin ortadan kaldırıldığı ve bunun topluma olumsuz bir etkisinin de olduğu vurgulanan başvuruda, “Zira somut olayda olduğu gibi, özgürlükten yoksun bırakmaya yol açan bir tedbirin uygulanmasının, sivil toplumu sindirerek ve muhalif sesleri susturarak ifade özgürlüğü üzerinde kaçınılmaz olarak caydırıcı bir etki doğurduğu açıktır” ifadelerine yer verildi.
İSTANBUL