HDP Amed Milletvekilli Remziye Tosun, halkın PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü talep ettiğini ve bunun için görüşme talebiyle Adalet Bakanlığı’na başvurduklarını belirtti
HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, Parti Sözcüsü Ebru Günay ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Ömer Öcalan, 20 Ekim’de İmralı’da görüşme gerçekleştirme talebiyle Adalet Bakanlığı’na başvuruda bulundu. Başvurunun yanıtsız bırakılması üzerine Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ile HDP milletvekilleri Nuran İmir, Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Erdal Aydemir, 30 Kasım’da Adalet Bakanlığı’na benzer başvuruda bulundu.
Yapılan tüm başvuruların yanıtsız bırakılması ardından önceki gün ise Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Sezai Temelli, Remziye Tosun, Abdullah Koç, Dilan Dirayet Taşdemir ve Şevin Coşkun, PKK Lideri Abdullah Öcalan’la görüşme talebiyle Adalet Bakanlığı’na dilekçeyle başvurdu. Bakanlığa verilen dilekçede, Abdullah Öcalan ile açık görüş gerçekleştirme talebine yer verildi.
Adalet Bakanlığı’nın yapılan başvurulara olumlu ya da olumsuz hiçbir yanıt vermemesi üzerine HDP milletvekilleri, Öcalan’ın avukatlarıyla görüştürülmemesi talebiyle bakanlık önünde 21 Aralık’ta eylem başlattı.
Tecrit sonlandırılmalı
Başvurucular arasında yer alan Remziye Tosun, Abdullah Öcalan’dan 21 aydır hiçbir şekilde haber alınmadığını hatırlatarak, “Öcalan’ın sağlığı ne durumda, ne aşamada bilinmiyor. Şu an yaşamın her alanı tecrit altına alınmış durumda. Öcalan üzerinde devam eden tecrit sonlandırılmalı. Ortadoğu ve Kürdistan’daki tecrit de bununla bağlantılı. İmralı kapıları açılırsa onurlu bir barış, onurlu bir süreç başlar, halklar üzerindeki baskı ve zorbalık son bulur. Toplum rahat bir nefes alır. Daha önce avukat ve milletvekilleri başvurmuştu. Biz de başvurduk. Bu tecrittin son bulması için halkların nefes alabileceği bir sürecin başlaması için başvurduk” diye konuştu.
‘Mücadelemizi sürdüreceğiz’
PKK Liderinin özgürlüğünün halkın talebi olduğunu vurgulayan Tosun, “Halkla bir araya geldiğimizde halkın birincil talebi Öcalan’ın özgürlüğü oluyor. Halk rahat bir nefesin yolunun İmralı kapılarının açılmasında buluyor. Bizimle kurdukları diyaloglarda talepleri bu yönde oluyor. Öcalan’ın özgürlüğünü talep ediyorlar. Bıçağın kemiğe dayandığını iletiyorlar. Çünkü sağlığından endişe ediyorlar. İmralı kapılarının açılması için girişimlerimiz var. Adalet Bakanlığı önünde dönüşümlü oturma eylemi başlattık. Sokaklarda mücadele ediyoruz. TJA olarak çalışıyoruz. Başvurularımız devam ediyor. Öcalan’dan haber alınıncaya dek mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
Sessizlik suça ortaklıktır
Aile, avukat, milletvekilleri görüş gerçekleştirene kadar adalet nöbetini devam ettireceklerini sözlerine ekleyen Tosun, “Dünyaya çağrımızdır; zorbalığı ve soykırımı kabul etmeyenler tüm halklar birlik olup bu tecridin kaldırılması için adım atmalı. Mücadeleyi yükseltmeli. 3 yıl önce zindanlarda bir direniş başladı. O zamanın sloganı ‘Açlık değil, sessizlik öldürüyor’ idi. Bu slogan gerçekten içimizi yakan bir slogan. Sessiz kalmak aslında bu suça ortak olmaktır. Yoğun bir baskı var. Ancak bu zulme karşı sessiz kalırsak bu suça ortak oluruz. Barış, huzur isteyen mücadeleye ortak olmalı” ifadelerinde bulundu. ÊLIH-MA
Êlih mitingine çağrı: Barışı haykıralım
Öte yandan HDP, Êlih’te “Savaşa ve yoksulluğa hayır” şiarıyla 25 Aralık Pazar günü 8 Mart Park’ında miting yapacak. Mitinge, HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz katılacak. Saat 12.00’de başlayacak mitinge, sanatçılar Kadir Çat ve Koma Rîtmên Azad sahne alacak. Miting çalışmaları, ev, sokak, cadde, pazar yeri, esnaf ziyareti ile devam ederken, büyük miting için gece gündüz çalışmalar yürütüyor. Kente bulunan siyasi parti temsilcileri mitingin önemine değinerek halka katılım çağrısında bulundu.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Êlih İl Örgütü Eşbaşkanı Burhan Eğlenti, emekten, adaletten yana olanların savaşa karşı barışı, yoksulluğa karşı eşit bölüşümü haykırmaya çağırdı. Eğlenti, “Emekçinin, çocukların, ekolojinin geleceği için tüm halkımız alan yer alması aciliyet arz ediyor. Bunun için kent halkının 7’den 70’e alanda olup tecritte savaşa karşı sesini yükseltmeli” dedi.
‘Boyun eğmediğimizi gösterelim’
Yeşil Sol Parti İl Eş Sözcüsü Seyit Bilal Evren de, halkların ortak yaşam arzusu için mitingin önemli olduğunu belirterek, “Bu halka yoksulluğu, savaşı, açlığı reva görenlerin iktidarını sonlandırmak için alanda yerimizi alalım. Büyük bir miting ile baskılarına karşı boyun eğmediğimiz gösterelim” diye konuştu.
HDP İl Örgütü Eşbaşkanı Hüseyin Sarik ise, mitingin yeni bir sürecin başlangıcı olduğunu ve tecride karşı özgürlüğü savunmak için katılım sağlanmasını istedi. Kent halkının mitinge katılım sağlayacağından kuşku duymadığını dile getiren Sarik, şunları söyledi: “Alanı dolduracak kent halkı aslında uzun bir süredir yıldırma politikası yürüten iktidara büyük bir cevap verecek. Savaşı ve tecridi getirenlere karşı yoğun katılımla cevap olacaktır.”
Tecridi kırma yılı: 2023
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır da gözaltına alınmadan önce İmralı’daki sistematik tecridi değerlendirdi. Abdullah Öcalan’a yönelik tecride karşı Amed ve Wan’da yapılan eylemlerin engellenmesinin tecrit sisteminin yeni bir boyuta ulaştığının göstergesi olduğunu dile getiren Bayındır, “Sayın Öcalan’ı ve cezaevlerini tecrit ederek herkesi tecrit edip kuşatmaya çalışıyor. Her yıl, bu tecrit sistemini genişletmek Ama biz Kürt halkı ve partileri olarak talebimizde kararlıyız, bu tecridi kıracağız” dedi.
Mücadelemiz sürecek
Tecridin kaldırılması için yapılan eylemlere değinen Bayındır, “Şu anda Kürdistan ve Türkiye’de faaliyetlerimiz devam ediyor. Ankara’da Adalet Bakanlığı önünde HDP’li milletvekilleri öncülüğünde tecride karşı nöbet tutuluyor. Nisan ayında tecride karşı etkinlikler, mitingler, yürüyüşler ve adalet nöbetleri düzenlenecek. Bu faaliyetler için hazırlıklarımızı yaptık ve gelecekte bunları kamuoyu ile paylaşacağız. Cezaevlerindeki tecride ve baskıya karşı halkımızla, dostlarımızla, barış, özgürlük ve adalet isteyenlerle birlikte mücadele edecek, faaliyetlerimizi kesintisiz yükselteceğiz. 2023 yılını Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kırılma yılı yapacağız” diye belirtti.