Güney Amerika’da 2002’den fazla kurum, kuruluş ve isimin olduğu 225 imzacı açıkladıkları metinle ‘Türkiye’nin Rojava ve Federe Kurdistan’a saldırılarına karşı uluslararası alana tutum alma’ çağrısı yaptı
Güney Amerika’da (Abya Yala) 200’den fazla ve aralarında tanınmış kuruluş ve tanınmış isimlerin de bulunduğu imzacılar İnsan Hakları Haftası dolayısıyla yaptıkları açıklamada Türkiye’nin Rojava saldırılarına yönelik “Uluslararası topluma acil çağrı” da bulundu. Metinde hükümetlere Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları ve kimyasal silah kullanmasına karşı çıkmak için harekete geçmeleri çağrısı yapıldı.
Birçok ülke saldırılara izin verdi
Türkiye’nin saldırılarında hiçbir gerekçe olmadığına vurgu yapılan açıklamada, “Derik, Qamişlo, Hesekê, Deyrizor, Minbic ve Kobanê şehirlerinin çevresine savaş uçakları, insansız hava araçları ve toplar kullanılıyor. Türkiye’nin 2018 yılından bu yana yasa dışı olarak işgal ettiği Efrîn kentine ve çevresine 300’den fazla top mermisi yağdı. Rusya, ABD ve Almanya’nın rızası olmadan Türkiye saldırılarını gerçekleştiremezdi” denildi.
Sessizliğe tepki
Saldırılarda şehirlerin alt yapısı başta olmak üzere sivil alanların hedef alındığı vurgulanan açıklamada, “Suriye’nin Kuzey-Doğu özerk bölgesine yönelik son saldırılarda aralarında sivillerin de olduğu 40’tan fazla insan öldürüldü. Birçok kişi yaralandı. Kobanê’de Almanya’dan gelen bağışlarla özenle inşa edilen ve yeni yapılan Covid hastanesi ve kırsaldaki bir sağlık ocağı tamamen yıkıldı. Kuzey-Doğu Suriye’de sağlık sisteminin, kadın hareketinin ve sivil toplum projelerinin geliştirilmesine siyasi, mali ve kişisel anlamda destek veren bizler, Türk hükümetinin Kuzey-Doğu Suriye ile Kürdistan-Irak özerk bölgesine yönelik uluslararası hukuku ihlal eden saldırılarını kınıyoruz. Aynı zamanda Türk devletinin Suriye ve Irak’ta Kürtlere yönelik bu hukuksuz saldırısı karşısında Latin Amerika ülkelerinin sessizliğini de kınıyoruz” denildi.
‘İnsanlığa karşı suç işleniyor’
“Bu nedenle Latin Amerika ülkelerini, saldırı savaşını sona erdirmek ve Suriye’nin Kuzey-Doğusundaki insani yardımın erişimine izin verilmesi için BM nezdinde Türkiye’ye derhal müdahale etmeye çağırıyoruz” denilen metinde, “Rusya’nın Ukrayna’da uluslararası hukuku ihlal etmesini kınayan ülkeler gibi, Türkiye’nin Suriye ve Güney Kürdistan’da Kürt halkına karşı yürüttüğü saldırı savaşını da kınamalıdır. Kürt halkına destek ve insanlığa karşı suçları kınamak için imza istiyoruz; Bu çağrının imzacıları olan insan hakları örgütleri, toplumsal hareketler, akademisyenler, sanatçılar, Latin Amerika ve Karayipler’deki tüm hükümetlere, siyasi partilere ve uluslararası kuruluşlara çağrı yapıyoruz” denilerek talepler sıralandı.
Talepler;
*Türk devletinin sivillere karşı kullandığı kimyasal silahlarla ilgili araştırma yapmak üzere Suriye ve Irak’ın Kürt bölgelerine gidecek uluslararası bir heyetin parçası olun.
* OPCW (Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü) gibi uluslararası kuruluşların görevlerini yerine getirmesini talep edin. Ve BM’den bu konuda bir soruşturma yapmasını isteyin.
*Zaman içinde kalıcı ve sürdürülebilir bir barış sürecini başlatmak için Türkiye hükümeti ile Kürt halkının meşru temsilcileri arasında bir diyalog masası açılması çağrısında bulunun.
*Rojava’da, Kuzey-Doğu Suriye’de çok sayıda sivil alan Türk saldırılarının hedefi oldu. Buğday ambarları, su depoları, elektrik santralleri ve hastaneler gibi sivil altyapı tesisleri bir kez daha yok edildi. Bu, uluslararası insan hakları hukukuna aykırıdır. Ve bu bir savaş suçudur. Devletler, siyasi partiler ve uluslararası insan hakları örgütleri bu konuda tavır almalı.
*Devletlere ve genel olarak uluslararası topluma, Türk Devleti’nin Kürt halkına karşı işlediği insanlığa karşı işlediği suçlar karşısında gerçeğin aydınlatılmasına ve adalete imkan verecek tüm mekanizmaları harekete geçirmeleri için sesleniyoruz.
HABER MERKEZİ