HDP Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Bir an önce Sayın Öcalan’ın kendisiyle yüz yüze biz görüşme yapmak ve sağlık durumunun iyi olup olmadığını görmek istiyoruz.” dedi.
Abdullah Öcalan için uzun süredir avukatları ve ailesi tarafından yapılan başvurular sonuçsuz bırakılırken, 30 Kasım’da Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit, Nuran İmir ve Erdal Aydemir, İmralı’da görüşme için Adalet Bakanlığı’na başvurdu. Adalet Bakanlığı’na sunulan başvuru dilekçesinde, 20 aydır haber alınamayan Abdullah Öcalan’ın ziyaret edilmesi talep edildi.
Siyaseti dizayn etme aracı
Yapılan başvuruya ve İmralı’da Abdullah Öcalan üzerinde süren tecride dair MA’dan Fırat Can Arslan’a konuşan HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, İmralı’daki tecrit Türkiye’de siyaseti dizayn etme aracı olarak kullanılıyor.
CPT’nin tavrı
Asrın Hukuk Bürosu’nun yaptığı açıklamaya dikkat çeken Koçyiğit, “CPT görüşme içeriğini ve detaylarını açıklamayabilir ama gittiği cezaevinde kişinin görüşe çıkıp çıkmadığını söylemesi yönünde hiçbir yasal engel yok. Hatta bu aslında onun sorumluluğundadır. Bunun söylenmemesi ve bir muğlaklığın olması açıkçası bizde de kamuoyunda da endişe yaratmış durumda. Biz hızlı bir şekilde DBP Eş Genel Başkanı Salih Aydeniz’in başkanlığında milletvekili arkadaşlarla bir başvuru gerçekleştirdik” dedi.
‘Çözümsüzlük derinleşiyor’
“Bir an önce adaya gitmek ve Sayın Öcalan’la görüşme yapmak istiyoruz” vurgusu yapan Koçyiğit, HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar’ın yanı sıra Parti Sözcüsü Ebru Günay ve partinin MYK Üyesi Ömer Öcalan’ın İmralı Cezaevi’ni ziyaret etmek talebiyle 20 Ekim’de Adalet Bakanlığı’na yaptığı başvuruyu hatırlatırken, başvuruların yanıtsız bırakılmasını “çözümsüzlüğü derinleştiren” bir noktada olduğunu söyledi.
‘Sağlık durumunu bilmiyoruz’
Hem demokratik kamuoyuna hem de Adalet Bakanlığı’na çağrıda bulunan Koçyiğit, “Mevcut durumun kendisi kabul edilebilir değil, çünkü bu ülkenin yasaları hiçbir şekilde yapılan tecride izin vermiyor. Bu insanlık suçudur. Bu bir mutlak işkence aslında. Zamana yayılmış bir idam. Hızlı bir şekilde geri adım atılması gerekiyor. Hem ailelerin başvurusu hem avukatların yaptığı başvurular hem de biz parlamentoda olan milletvekilleri olarak bu konuda endişe duyuyoruz. Bir an önce Sayın Öcalan’ın kendisiyle yüz yüze biz görüşme yapmak ve sağlık durumunun iyi olup olmadığını görmek istiyoruz. Bunun da ötesinde artık tecrit meselesinin gündemden kalkması ve tecridin ortadan kaldıracak olan adımların atılması gerekiyor” diye konuştu.