ÖHD İstanbul Şubesi, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük tecridin son bulması talebi ile İstanbul Barosu’na ‘harekete geçmesi’ için başvuruda bulundu
Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi, 19 aydır kendisinden hiçbir şekilde haber alınmayan PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik ağırlaştırılmış tecrit koşullarının sona erdirilmesi, avukat görüş yasağının kaldırılması, iç ve uluslararası mevzuatta yer alan haklarının temini için İstanbul Barosuna başvuruda bulunarak, harekete geçmesini istedi.
Abdullah Öcalan’a özgü inşa edildi
Avukatlar başvuruda Abdullah Öcalan’ın tutulduğu İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevinde iç hukuk ve uluslararası hukukun devre dışı bırakıldığına işaret edildi.
Cezaevinin Abdullah Öcalan’a özgü olarak 1999’da tekrardan inşa edildiği ifade edilen başvuruda, “Burada tutulan müvekkiller; Sn. Abdullah Öcalan geride kalan 23 yıl boyunca, Sn. Hamili Yıldırım, Sn. Ömer Hayri Konar ve Sn. Veysi Aktaş ise adada bulundukları 7 yıl boyunca ‘İmralı Tecrit Sistemi’ dediğimiz ağırlaştırılmış infaz rejiminde, olağanüstü tecrit koşullarında tutulmaktadırlar” denildi.
11 yıldır haber alınamıyor
Son olarak 27 Temmuz 2011’de görüşme yapıldığına işaret edilen başvuruda, “11 yıldan uzun süredir İmralı Ada Hapishanesi’nde avukat girememektedir. Sn. Öcalan, 2014 yılından bu yana yalnızca 5 aile görüşü gerçekleştirebilmiştir. Son yüz yüze yapılan görüşme 3 Mart 2020 tarihinde Sn. Abdullah Öcalan’ın kardeşi ile yapabildiği görüşmedir. İlk günden bugüne yalnızca 27 Nisan 2020 ile 25 Mart 2021 tarihlerinde olmak üzere 2 defa telefon ile görüşme gerçekleştirilebilmiş, 25 Mart 2021 tarihli son telefon görüşmesi çok kısa süre içinde aniden kesilmiş ve görüşmeye devam edilememiştir. Eş deyişle 25 Mart 2021 tarihinden itibaren Sn. Abdullah Öcalan’dan hiçbir şekilde haber alınamamaktadır” denildi.
Yüzlerce başvuru sonuçsuz bırakıldı
Yıldırım, Konar ve Aktaş’a yönelik tecride dikkat çekilen başvuruda, “Avukatlar olarak aynı zamanda; Türkiye Barolar Birliği’ ne ve 28 Baroya, Türkiye’de faaliyet gösteren 9 farklı insan hakları kurumuna, uluslararası alanda çalışma yürüten 13 farklı kuruma, Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonuna ve Adalet Bakanlığı’na başvuru yapılarak İmralı’da süren ağır tecrit halinin ve hukuka aykırı izolasyon halinin sonlandırılması talepli başvuruda bulunulmuştur” denildi.
Kararlar yok sayıldı
2022 yılında yapılan tüm başvurularında sonuçsuz bırakıldığına işaret edilen açıklamada, “İçinde bulunduğumuz senede; avukatlar ve aileler tarafından yapılan sayısız başvuru cevapsız bırakılmış, AİHM kararları ve CPT Komitesinin değerlendirilmeleri yok sayılmıştır. İmralı Ada Hapishanesi’nde bulunan Sn Öcalan, Sn. Konar, Sn. Aktaş ve Sn. Aktaş ile avukat görüşmesinin gerçekleşmesi için 29 farklı barodan 775 avukat Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuruda bulunmuştur” denilerek Avrupa’dan ve Ortadoğu’dan yüzlerce avukatın başvurusu da hatırlatıldı.
Hukuki girişim çağrısı
“2018 yılının Eylül ayından itibaren İmralı’da bulunan dört mahpusa sistematik olarak 3 ayda bir aynı gerekçeyle disiplin soruşturması açılmakta ve her defasında 3 aylık ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezası verilmektedir. Bu disiplin soruşturmaları avukatlardan gizli yürütülmekte, talebe ve vekalet sunulmasına rağmen avukatlara tebliğ edilmemektedir” denilen başvuruda, yapılan hak ihlaline vurgu yapılarak, “Başka bir ifade ile yasal, anayasal ve sözleşmelerde tanınan temel hak ve özgürlükleri ihlal edilen Müvekkillerin avukatlarının görev, yetki ve sorumluluklarının yerine getirilmesi engellenerek savunma hakkı, adil yargılanma, mahkemeye erişim ve başvuru hakkı gibi tüm hakları, idari ve yargı birlikteliğiyle topyekûn olarak ihlal edilmektedir” denilerek başvuruların sonuçsuz bırakılmasına karşı “harekete geçme” ve hukuki girişi ve başvurularda bulunulması talep edildi.
HABER MERKEZİ