HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmasında Taksim patlamasına değinerek, benzer sürecin 2015’te de yaşatıldığını belirtti
Partisinin grup toplantısında konuşan HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasına İstiklal Caddesi’nde yaşanan patlamaya değinerek başlayan Buldan, “Bu vahşetin ilk anından itibaren manipülasyona başlayan, algı operasyonlarından medet uman akıl, sosyal medya karartması ve yayın yasağıyla ne yazık ki Türkiye halklarının gerçekleri öğrenmesini de engellemeye çalışmıştır. Ancak çok geçmeden, ortada bir bombalı saldırının ve acımasız bir katliamın olduğu anlaşılmıştır” dedi.
Mücadelemiz sürecektir
“Öncelikle belirtelim ki, partimiz bu ülkede şiddetsiz, çatışmasız, özgür ve eşit bir yaşam için mücadele eden, bunun için ağır bedeller ödeyen, Ankara’da, Suruç’ta, Diyarbakır meydanında bu şiddetin doğrudan hedefi haline gelen bir partidir” diyen Buldan, “Gerekçesi ne olursa olsun, failleri kim olursa olsun, bu tür katliamcı saldırıların tavizsiz bir şekilde karşısında durmuştur ve durmaktadır. Yurttaşları hedef alan bu insanlık düşmanı saldırıları kınamakta ve lanetlemektedir. Yaşadığımız büyük kayıpların ve derin acıların son bulması için mücadelemizi tam bir kararlılıkla sürdürmekteyiz” dedi.
Ortak tutum çağrısı
Bu saldırın 2015’te yaşanan Suruç, 10 Ekim, Amed’deki 5 Haziran patlaması ve Antep’te bir düğüne yapılan saldırının benzeri olduğunu belirten Buldan, “Türkiye toplumuna korku salarak, şiddet ortamını büyüterek siyaseti dizayn etme çabalarına da yabancı değiliz. Algı operasyonları ile toplumu kutuplaştırarak karanlık planlarla seçim sürecini dizayn etme çabalarına HDP olarak asla izin vermeyeceğiz ve tüm demokrasi, hukuk ve adalet mücadelesi sürdürenlere de çağrı yapıyoruz ve bu konuda ortak tutum sergilenmesinin elzem olduğunu belirtiliyoruz” dedi.
Ülkenin ihtiyacı demokrasi
Topluma dayatıla kutuplaşma siyaseti tuzağına düşülmemesi gerektiğini belirten Buldan, sorunların çözümü için diyalog vurgusu yaparak, “Ülkenin ihtiyacı acil demokrasi, hukuk, adalet ve eşitliktir. Her türlü kaos planına, savaş ve çatışma siyasetine, toplumun şiddetle esir alınma girişimine karşı durmak her vicdan sahibi yurttaşımızın görevidir” dedi.
Kürt sorunun çözüm yeri parlamentodur
“Siyasetin ve parlamentonun bu acı olaydan çıkaracağı sonuç, hamaset yarışı değil, çözümsüzlük ve şiddet sarmalından ülkeyi ve toplumu bir an önce kurtaracak demokratik yolları birlikte tartışmak ve çözüm üretmek olmalıdır” diyen Buldan, “Yıllardır ısrarla bu ülkenin en önemli sorunlarından biri Kürt sorunudur, çözümü de diyalog ve müzakeredir diyoruz. Çözüm yeri parlamentodur diyoruz. Tecritle, güvenlikçi politikalarla, ret ve inkârla bir yere varamazsınız diyoruz. Kürt sorununda izlenen savaş politikaları yıllardır bu ülkeyi karanlıkta bıraktı. Çözümsüzlük karanlığının yaratmak istediği dizayna karşı demokrasiyi ve barışı bu ülkede hep birlikte kurmamız kaçınılmaz bir sorumluluk olarak herkesin omuzlarındadır. Buna kulak tıkayanlar, bilmelidir ki, yaşanan krizlerin ve tıkanmanın sorumlusu asla ve asla olmaktan kurtulamazlar” dedi.
Bütçe savaşa değil halka gitsin
Yaşanan ekonomik krize ve yoksulluğa da değinen Buldan, “Ülkenin kaynakları ve bütçesi savaşa, talana ve soyguna değil, halka gitsin, yoksulluğu bitirelim, sosyal adaleti getirelim diyoruz” dedi. İktidarın ve muhalefetin HDP’siz çözüm arayışlarına da değinen Buldan, “Varlığını sadece ve sadece HDP’nin yokluğuna, HDP’siz bir siyaset zeminine bağlayanlar büyük yanılıyorlar. Bu zeminden asla bir demokrasi düzeni çıkmayacağını çok iyi bilmeliler” dedi.
İki MHP başkanı bir araya gelsin
MHP Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısında partilerini hedef almasına da değinen Buldan, “HDP’ye bir saniye bile tahammülleri yokmuş! Geçen haftaki grup konuşmasında ise AKP heyetinin, HDP Grubunu Meclis’te ziyaret etmesiyle ilgili ‘gayet doğal’ demişti. Bugün ise yine HDP’yi hedef alan konuşmalar yaptı ve bir hafta sonra eski ayarlarına geri döndü. Kendisine naçizane tavsiyemiz şudur: Bugün konuşan MHP Genel Başkanının, 8 Kasım’da konuşan MHP Genel Başkanıyla bir araya gelerek ortak bir karar vermelerinde fayda var” dedi.
Halkın parasıyla lale devri
İktidarın ülkeyi sürüklediği ekonomik kriz ve yolsuzluk çarkına da değinen Buldan, “Uluslararası raporlarında özellikle OECD’nin raporunda ‘Türkiye rüşvetle savaşmıyor’ tespiti yapılmaktadır. Kurdukları rüşvet ve yolsuzluk çarkı dünyanın dilindedir. Sayıştay da ortaya koydu. İktidar belediyeleri tam bir yolsuzluk çukuruna dönüşmüş durumdadır” dedi. Belediyelerde yaşanan yolsuzluklara da değinen Buldan, “Yaptıkları ilk şey, 23 milyonluk lale almışlar. Yandaşlardan birini yine ihya etmişler. Bunlar kendileri için resmen lale devri ilan etmişler! Halkın parasıyla Lale devri yaşıyorlar. Bu yolsuzluk koalisyonu lale devrini yaşarken, işçi ve emekçilere, çocuk işçilere ise ölüm devrini yaşatmaktadır” dedi.
Kadınlara 25 Kasım çağrısı
“HDP, yine Emek ve Özgürlük İttifakı, bu ortak mücadelenin buluşacağı, yolların birleşeceği en güçlü seçenektir” diyen Buldan, gençlere de çağrıda bulunarak, “Evet, Sarayın lale devrini bitirecek bir başka önemli güç sevgili gençler, elbette sizlersiniz! ” dedi.
“Erkek iktidarlar dönemine son noktayı biz kadınlar koyacağız” diyen Buldan, 25 Kasım çağrısı da yaparak, “Bu sebeple yaşamından, emeğinden, haklarından vazgeçmeyen tüm kadınları 25 Kasım’da yan yana gelmeye, seslerimizi buluşturmaya, mücadelemizi ortaklaştırmaya davet ediyoruz” dedi.
Buldan son olarak Seyid Rıza ve arkadaşlarının katledilme yıl dönümü olması dolayısıyla, “Seyid Rıza ve arkadaşlarını saygıyla anıyor, bütün bu acıların bir daha yaşanmaması adına geçmişiyle yüzleşmiş ve barış içinde bir ülkeyi inşa etme çağrımızı tekrar ediyoruz” dedi.
ANKARA
