Saldırıların hedefinde olan Êzidîlere büyük önem atfeden PKK Lideri Abdullah Öcalan, Şengal’e yönelik saldırılarla ilgili uyarılarda bulunmuş ‘Kıyamet koparılmalı’ demişti
Tarihte birçok katliama maruz kalan Êzidîler, son yıllarda AKP-KDP’nin hedefinde. IŞİD’in Şengal’e yönelik 3 Ağustos 2014 tarihinde başlattığı ve “73’üncü Ferman” olarak tarihe geçen katliamın üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen Êzidîlere yönelik saldırılar bitmedi. IŞİD’in saldırılarının püskürtülmesinin ardından Êzidîler, Şengal Direniş Birlikleri (YBŞ) ve Êzidî Kadın Birlikleri (YJÊ) ile kendilerini korumaya aldı. Êzidîler, örgütlenmelerini ise Şengal Demokratik Özerk Meclisi (MXDŞ) çatışı altında sağlayarak, her alanda bir güç haline geldi.
IŞİD’in izlerini silmeye çalışan Êzidîler, bu kez Türkiye’nin ve Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) baskısıyla Bağdat ve Hewlêr arasında 9 Ekim 2020’de imzalanan “Şengal Anlaşması” ile hedef alındı. Özerk yönetimlerin tasfiyesi, idari sistemin tarafsız kaymakama devredilmesi öngörülen anlaşmayla, IŞİD saldırısında Êzidîleri savunan ve IŞİD’i püskürten HPG, YBŞ ve Haşdi Şabi’nin Şengal’i terk etmesi amaçlanıyor.
Tarihleri boyunca katliamlara uğrayan Êzidîlere büyük önem atfeden PKK Lideri Abdullah Öcalan, İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nden defalarca saldırılara karşı uyarılarda bulundu.
İmha tehlikesi altında
Federe Kurdistan’ın Kahtaniye kentinde 14 Ağustos 2007’de düzenlenen 3 ayrı bombalı saldırıda 200 Êzidî’nin yaşamını yitirmesiyle ilgili 22 Ağustos 2007 tarihli avukat görüşmesinde uyarılarda bulunan Abdullah Öcalan, “Êzidîlere sahip çıkılması gerektiğini belirtmiştim. Ben daha ne yapayım? Êzidîlerin imha tehlikesi altında olduğu konusunda, başka diğer konularda da defalarca uyarıda bulundum” dedi.
Dewreşê Evdî’nin hikayesi
Abdullah Öcalan, 2 Şubat 2011 tarihli avukat görüşmesinde Dewreşê Evdî’nin Şengalli Êzidî Kürt olduğunu hatırlatarak, şunları söyledi: “Bir müzik eserini bile dinlerken, Kürt’ün tarihine ait bir şeyi öğreniyorsun. Onun hakikatine varıyorsun. O an o parça bile o kadar etkileyici ve öğretici oluyor ki kendi hakikatinin farkına varıyorsun. Hakikate sadece bilimle ulaşılmaz, sanatla, müzikle de hakikate ulaşabilirsin. Bir Êzidî’nin (Dewreşê Evdê) hikayesi bile seni kendi hakikatinle, kimliğinle buluşturabiliyor. Yeri gelmişken söyleyeyim, kendi Kürtlük orijinini en saf biçimiyle yaşayanlar, ifade edenler sırasıyla Êzidî Kürtler, Alevi Kürtler ve ovalı Sunni Kürtler. Êzidî Kürtlerin kimlik temsiliyetleri başta geliyor. Biliniyor; en çok baskıya maruz kalanlar da onlardır, göçertildiler.”
Öncül temsilcilerdir
Abdullah Öcalan, Êzidîlerin Kürt halkının öncül temsilcileri olduğunu belirttiği 24 Haziran 2013 tarihli İmralı Heyeti ile görüşmesinde, “Êzidîler, Özgürlük Hareketi’nin de temelidir aslında. Kendilerine dair bu güne kadar çokça çözümlemelerim oldu. Etnik ve dinsel muhafazakarlığa düşmeden halkımızın içinde özgünlüğünü yaşamalılar, kendilerini özgürlük mücadelesine daha fazla katmalılar” diye belirtti.
Katliamlar asla unutulmaz
PKK Lideri, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: “IŞİD Türkiye için de bir baş belasıdır. Türkmenleri de astı, kesti ve ellerinde rehineler var. Barzani de, Türkiye de bunu yeni anlıyorlar. Katliam kapının ucundaydı, fakat bunu görmediler. Ben çok önceden uyardım. Benim burada bir yıl önce gördüğümü niye görmüyorlar? O zaman da Êzidîlerin içine birkaç adam gönderin dedim, anlatsınlar. Şimdi de Êzidî halkı katliamlarla karşı karşıyadır. Biz ne bu katliamı unuturuz ya da kabul ederiz ne de oturur gözyaşı dökeriz. İnsanlık tarihinde bu katliamlar asla unutulmaz. Unutulursa senin vicdanın da bitmiştir.”
Aynı görüşmede Şengal ile ilgili yıllardır uyarılarda bulunduğunu belirten Abdullah Öcalan, “IŞİD her tarafı cayır cayır yakacaktı. Şengal’le ilgili 7 yıldır uyarmama rağmen tedbir almadıkları için ne olduğunu gördünüz. Aslında katledilen, tecavüze uğrayan hepimizdik. Kıyametin koparılması gerekiyordu” ifadelerini kullandı.
Halka ihanet var
HPG’nin Mahmur, Kerkük ve Celawla’dan çekilmesiyle ilgili Abdullah Öcalan, 14 Mart 2015 tarihli görüşmede şu değerlendirmelerde bulundu: “KDP istemese de halk istemese de kalacak. Halka ihanet var. Şengal’de bir gerilla grubu olsaydı, o kadar insan katledilmezdi. Orada halk diye bir şey kalmaz. PKK gerillası olmazsa, bizim itibarımız olmazsa, halk perişan olur.”
Özgür Paksoy / Amed-MA