KCDK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç, kimyasal silah kullanımına dair OPCW’nin sessizliğini eleştirirken ‘uluslararası kurumlar insanları değil, devletin çıkarlarını esas alıyorlar’ dedi
Zap, Metîna ve Avaşîn bölgelerine yönelik kimyasal silah saldırılarına karşı tepkiler büyüyor. Birçok belge ve bulgu ile kimyasal silaha maruz kalan HPG’lilerin görüntülerine rağmen Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW), yapılan çağrılara rağmen herhangi bir girişimde bulunmadı.
Saldırılara karşı Avrupa’nın birçok ülkesinde eylemde olan Avrupa Demokratik Kürdistanlılar Toplum Kongresi (KCDK-E), OPCW Genel Direktörü Fernando Arias’a gönderdiği mektupla, “Sessizliğinizi bozun, Türkiye’nin kimyasal silah kullanımını durdurun!” çağrısı yaptı.
OPCW’nin sessizliği
MA’dan Ergin Çağlar’ın haberine göre KCDK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç, kimyasal silah kullanımına dair bilim insanlarının da aralarında bulunduğu heyetin iki ay önce Federe Kürdistan Bölgesi’ne gittiğini, yaptıkları incelemeler sonucunda çok sayıda belge ve bulgunun elde edildiğini hatırlattı. Koç, heyetin daha sonra OPCW’yi ziyaret etmek istediğini ancak OPCW’nin heyeti de hazırlanan dosyayı da kabul etmediğini söyledi. Koç, Türkiye’nin kimyasal silah kullanımında OPCW’nin sessizliğinden cesaret aldığını sözlerine ekledi.
KDP’nin engellemesi
Uluslararası Nükleer Savaşa Karşı Hekimler Birliği’nin (IPPNW) de bölgede incelemede bulunmak istediğini ancak KDP tarafından engellendiğini belirten Koç, “Eğer Türk devleti bölgede bu silahlarla katliam yapıyorsa, bunun nedeni katliama ortak olan KDP ve Barzani ailesidir. KDP bu katliamda etkin bir rol oynamakta. Heyet KDP’nin izin vermemesine rağmen Behdînan bölgesinde inceleme yaptı ve orada bulunan sivil halkla, kimyasal saldırılara maruz kalan halkla bire bir görüştü. Daha sonra heyet, kimyasal silah kullanıldığına dair belgeleri kamuoyuna açıkladı” dedi.
‘Heyet gönderilmeli’
Yükselen tepkiler üzerine OPCW’nin Twitter hesabından yaptığı “Taraf devletler inceleme ve araştırma talebinde bulunmadıkça iddiaları araştıramayız” açıklamasına değinen Koç, “OPCW’nin bu açıklamasını, olayın üstünü örtbas etmek ve kendi görevini yerine getirmemek gibi okuyoruz. Hem heyetin raporları ortada hem de HPG’nin somut olarak kamuoyuyla paylaştığı görüntüler ortada. OPCW bunları bir delil olarak görüp, bölgeye heyet göndermesi gerekiyor. Buna sessiz kalınıyorsa ve görevlerini yerine getirmiyorlarsa, bu katliama ortak oluyorlardır. Bundan dolayı uluslararası kurumlar insanları değil, devletin çıkarlarını esas alıyorlardır demektir” şeklinde konuştu.