Türkiye’nin HPG’lilere karşı kimyasal silah kullanarak insanlığa karşı suç işldiğini belirten DTK Sağlık Meclisi, ‘Başta uluslararası sağlık kuruluşları olmak üzere tüm kuruluşlara bu insanlığa karşı işlenen suça tavır almaya çağırıyoruz’ dedi
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Sağlık Meclisi, Türkiye’nin KDP ortaklığında Federe Kürdistan Bölgesi’nde HGP’ye karşı kullandığı kimyasal silahlara ilişkin yazılı açıklama yaptı. “Kuruluş gününden itibaren, Kürt soykırımını hedefleyen Türkiye Cumhuriyeti’nin katliamlara bir yenisini ekledi” denilen açıklamada, “Başure Kürdistan’da yürütülen işgal saldırılarında binlerce defa kimyasal silah saldırısı düzenlemiş ve 44 gerilla bu saldırılarda yaşamını yitirmiştir” denildi.
Savaş suçu
Açıklamada, kimyasal silah kullanımının uluslararası sözleşmelerle yasaklanan, lanetlenen bir savaş suçu şeklinde tanımlandığına vurgu yapılarak, “Bu insanlık dışı yöntem, kimyasal saldırıdan etkilenen insanlarda merkezi sinir sistemi hasarı, solunum sistemi hasarı gibi birçok sistemi etkileyerek, yavaş ve acılı bir ölüm ile ciddi kalıcı hasarlar yaratmaktadır. Bu nedenle tıpta; ‘bioterörizm’ olarak tanımlanmaktadır” ifadelerine yer verildi.
“Bu saldırılar ‘insanlığa karşı suç’ olarak tanımlanmıştır” hatırlatması yapılan açıklamanın devamında şöyle denildi: “Ancak sadece o an orada bulunup etkilenen insanları değil, etkileri uzun yıllar sürecek sonuçlar yaratmaktadır. Suya, havaya, toprağa kavuşarak, tüm canlıların yaşamını tehdit etmekte; o canlıların devam eden soylarında genetik birçok anormallik yaratarak, uzun döneme yayılarak yıkımlara sebep olmaktadır.
‘İnsanlığa karşı işlenmiş suçlardır’
Bütün dünya bunu iyi bilmelidir ki; bu suç sadece Kürdistan halkı ve gerillasına karşı işlenmiyor. Güney Kürdistan’da kullanılan kimyasal silahlar ile işlenen bu suçlar, tüm insanlığa karşı işlenmiş suçlardır. Bir kez daha açığa çıkmıştır ki, Türk devleti sadece Kürt düşmanı değil tüm Ortadoğu halkları ve dünya halkları için bir tehdittir. Kimyasal silah kullanımını araştırması, kullanımının engellenmesi için kurulan Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW), basına yansıyan açıklamasında kimyasal silah kullanımının araştırılması için bir devletin şikâyetçi olması gerektiğini söylemesi kapitalist modernite güçlerinin maskesini bir kez daha düşürmüştür. Bu kurumlar, tüm halkların yaşamını, sağlığını öncelemesi gerekirken, bu suçlara nasıl ortak olduğunu bir kere daha kanıtlamıştır.
Uluslararası kuruluşlara çağrı
Biz DTK Sağlık Meclisi olarak, tüm Kürdistan’a karşı kapsamlı soykırım saldırıları sürerken, sağlıklı olma halinden söz edilmeyeceği gibi, sağlıklı olma halinin ancak bu saldırılara karşı devrimci demokratik direniş ile sağlanacağını biliyoruz. Yine biz bu soykırım saldırılarına karşı mücadele eden öncülerimizin yolunda yürüyerek; özgürlüğümüzü inşa edeceğiz. Bu çerçevede tüm devrimci demokratik kurum ve bireylerini Kürdistan halkının bu mücadelesini büyütmeye çağırıyoruz. Başta uluslararası sağlık kuruluşları olmak üzere tüm kuruluşlara bu insanlığa karşı işlenen suça tavır almaya ve mücadelemizde birlikte hareket etmeye çağırıyoruz.
TJA’dan açıklama
Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA), Türkiye’nin Güney Kürdistan’a yönelik saldırılarında kimyasal silah kullanımına dair yazılı açıklama yaptı. 14 Nisan-14 Ekim tarihlerini kapsayan savaş bilançolarına göre 2 bin 467 kez yasaklı bomba ve kimyasal silah kullanıldığı belirtilen açıklamada, “Kimyasal silah kullanımı uluslararası bir savaş suçudur.” dedi
“Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü (OPCW) tarafından bu silahların kullanılması, stoklanması, nakledilmesi yasaklanmıştır” hatırlatması yapan TJA, “Başta OPCW olmak üzere, uluslararası organizasyonlar ve sorumlu yönetimler, derhal yayınlanan görüntülere dair bir soruşturma başlatmalı ve kimyasal silah kullanımının sorumlularını açığa çıkartmalıdır. Savaşın getirdiği yıkım ortamından en çok etkilenen biz kadınlarız. Başta bütün kadın hareketleri olmak üzere, duyarlı kamuoyunu bu suça karşı ses çıkarmaya, kadın mücadelesinin mihenk taşı olarak anti-militarist bir tutum almaya davet ediyoruz.” diyerek çağrıda bulundu.
MA