13 Şehir hastanesi için 30 kamu hastanesi kapatıldı. TTB, şehir hastanelerin “sağlık yatırımı” olarak değil, ‘borçlanma, rant ve sermaye aktarma aracı’ olduğunu söyledi
İktidarın ‘Şehir Hastaneleri Projesi’ işleme ilk konulduğu günden bu yana tartışmalara neden oluyor. Hekimler hastanelerin şirket mantığı ile yönetildiğini ve yurttaşların müşterileştirildiğini söylüyor.
Ayrıca şehir hastanelerinin açılması için bazı hastanelerin kapatılması sürekli eleştiri konusu olarak kamuoyu gündeminde yerini koruyor.
Yeni açılan 13 Şehir Hastanesi için yaklaşık 30 kamu hastanesi ya kapatıldı ya da hizmeti sınırlandırıldı.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) 2’nci Başkanı Ali İhsan Ökten ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şubesi Eşbaşkanı Kubilay Yalçınkaya, kamu hastanelerinin şehir hastanelerine akışın sağlanması için bilinçli kapatıldığını söyledi.
Birleştirilme kapatma aracı
Ankara’nın 2010 yılından beri dönüşen sağlık alt yapısına dikkat çeken Kubilay Yalçınkaya, “Hastanelerin kapatılmasına yönelik birleştirme, daraltma, rollerinin düşürülmesi faaliyetlerini bir kapatma aracı olarak görüyoruz. Bakan, Onkoloji Hastanesi’nin kapatılmasına yönelik tepkiden sonra bir adım attı. Bu adım bizler için yok hükmünde, çünkü bakan atanan bir bürokrat. Sözlerinin bir anlamı olmadığını, bu ülkenin hükümetleri bizlere öğretti” diye konuştu.
Alternatifler ortadan kaldırılıyor
Yalçınkaya, Ankara’daki şehir hastanelerinin toplam yatak kapasitesinin 7 bin 781’i bulacağını aktardı. Bu hastanelerde yüzde 70’lik doluluk oranına göre hizmet bedeli ödendiğini belirten Yalçınkaya, şunları söyledi: “ İlimizde tüm kamu hastanelerinde yatan hasta sayısı bugün itibariyle 40-45 bin aralığında. Eğer 33 bin kişiyi şehir hastanelerine yatırmak istiyorsanız, halkın hastanelere yönlenmesini sağlamanız gerekiyor. Alternatifler ortadan kaldırılıyor, kamu hastaneleri kapatılıyor. Bakanlık, şehir hastanelerinin ihtiyacı olan hasta ve sağlık emekçisi ihtiyacını karşılıyor.”
Sermaye aktarma aracı
Yalçınkaya, şehir hastanelerin “sağlık yatırımı” olarak değil, “borçlanma, rant ve sermaye aktarma aracı” olduğunu söyledi. Etlik Şehir Hastanesi ile beraber kamu hastaneleri içerisindeki toplam yatağın yüzde 14’ünün şirketler tarafından yönetileceğini söyleyen Yalçınkaya, 5 kamu hastanesinin kapatılmasıyla bu payın yüzde 57,5’e çıkacağını belirtti.
TTB: Hasta akışını sağlamak için
TTB 2’nci Başkanı Ali İhsan Ökten de, “Şehir hastaneleri kamu-özel ortaklığıyla yapılıyor. Sağlık hizmeti kamudan sağlanırken, hizmet alım kısmı özel aracılığıyla veriliyor. Ana sözleşmede de bir ilde yapılacak yatak sayısı kadar yatağın kapatılacağı yazıyor. Bir yere bir şehir hastanesi yapıldığında, o ildeki yatak sayısında belirgin bir artış yok, çünkü oralara hasta akışını sağlamak için diğer hastaneleri kapatmak zorundasınız. Bu özelleştirilmiş sağlık politikalarının sonucu” şeklinde konuştu.
‘Şehir dışı hastane’
Şehir hastanelerinin “şehir dışı hastane” olarak anıldığını belirten Ökten, söz konusu modelin örneklerinin dünyada denendiğini ve sürdürülemediğinden dolayı terk edildiğini söyledi. Sağlıklı hizmet veren hastanelerin en fazla 800 yataklı olduğunu vurgulayan Ökten, “2 bin 500 yataklı bir hastaneyi şehrin dışında yapacağınıza, onun yerine dört tane 600 yataklı hastaneyi şehrin belli noktalarına yaparsınız, hem insanların sağlığa ulaşımı hem de orada çalışanların ulaşımı daha iyi olur. Dünyada terk edilen bu sistem burada uygulanıyor” dedi.
ANKARA