Eskişehir’de bürosu saldırıya uğrayan; Uğur kaymaz, Ali İsmail Korkmaz ve Şerzan Kurt’un da avukatlarından olan Heval Yıldız Karasu, “Herkes ‘iki çocuğun var dikkat et’ diyor. Benim çocuklarıma olan sözüm onlara daha iyi bir ülke bırakmak. Ben bugün korkup, geri çekilirsem çocuklarıma karşı olan görevimi o zaman yapamam” dedi.
Eskişehir’de avukatlık yapan Heval Yıldız Karasu’nun Odunpazarı’nda bulunan ofisine 25 Eylül günü silahlı saldırı yapılmış ve saldırganlar duvara “Odunpazarı’nda HDP’li istemiyoruz” yazmıştı. Karasu, Ali İsmail Korkmaz, Şerzan Kurt ve 10 Ekim davasında yaptığı savunmalarla tanınıyor.
Karasu, yaşadığı saldırıya dair Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuştu.
‘HDP ve Alevi kimliği üzerinden saldılar var’
Odunpazarı’nın tarihi bir bölge olması nedeniyle yaklaşık iki ay önce taşındığını aktaran Karasu, “Bürom bir aile apartmanın ikinci katında ve arka tarafa bakıyor. Apartman sakinleri levhayı ön tarafa asmama izin vermişlerdi. Levhayı 2 hafta önce asmıştım ve ardından saldırı gerçekleşti” dedi.
‘’Öğrenci ve Veli Derneği Başkanlığı yapıyordum ve eğitim döneminin başlamasıyla birlikte bildiri dağıtıp, basın açıklaması yaptık, görünür olduk. Emek Partisi’nde (EMEP) aktif olarak çalışıyordum’’ diyen Yıldız, devamla şunları söyledi: ‘’Ülkenin konsepti bir başkasını ötekileştirmeye yönelik olduğu için zemin de hazır. Bunun yanı sıra Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt arkadaşım. CHP’li ama ona da HDP üzerinden, Alevi kimliği üzerinden saldırılar var. Odunpazarı Meydanı’nda çok fazla avukat olmadığından beni onun getirdiğini düşünüyorlar ve bundan kaynaklı da saldırı olmuş olabilir.”
‘Saçmala yatağın üzerinden geçti’
Av tüfeğinden çıkan saçmaların bir çiftin evine isabet aldığını belirten Karasu, “Evdekilerin yatak odasından yatağının üzerinden saçmalar geçiyor. Kıyafet dolabına saplanıyor. Ama kadın evde değilmiş. Evde olsa ve ‘ne oluyor’ diye ayağa kalksa ona da saçmalar değecek. Levha orada olduğu için oranın bürom olduğunu sanıyorlar. Allahtan kadın evde yoktu” diye konuştu.
‘İki kişi gözaltına aldı’
Polisin olayla ilgili soruşturma başlattığını aktaran Karasu, “Bulmak isterseler bulurlar. Görüntü kayıtlarını incelediklerini, iki kişiyi gözaltına aldıklarını ancak evlerinde yapılan aramada ne pompalı tüfeğe ne de sprey boyaya rastlamadıklarını, ellerinde delil olmadığı bilgisini paylaştılar. Soruşturmadan henüz net bir şey çıkmadı” bilgisin verdi. Daha önce her hangi bir tepkiyle karşılaşmadığını belirten Karasu, “Olay sonrasında da olumsuz bir tepki görmedim. Birçok derneğin olduğu bir bölge ve ben de orada inatla kalmaya devam edeceğim. Saldırılar devam ederse, mahalleli onlara tepki gösterir” dedi.
‘Korkup çekilirsem çocuklarıma karşı olan görevimi yapamam’
Karasu, “Bana yapılan saldırı işçilerin, öğrencilerin, Ali İsmail Korkmaz’ın, Uğur Kaymaz ve Şerzan Kurt’un, 10 Ekim Ankara Katliamı’nın davasının avukatlığını yaptığım için gerçekleştirildi. Ama bizim mesleğimizde hak arama, ihlallere karşı durma, insan hakları mücadelesi verme var. Bunun içinin boşaltılmaya çalışıldığı bir süreçten geçiyoruz. Bu noktadan bana buradan da bir gözdağı verilmeye çalışıldı” dedi.
İnsan hakları mücadelesinden vazgeçmeyeceğinin altını çizen Karasu sözlerini şöyle tamamladı: “Herkes ‘iki çocuğun var dikkat et’ diyor. Benim çocuklarıma olan sözüm ‘onlara daha iyi bir ülke bırakmak.’ Ben bugün korkup, geri çekilirsem çocuklarıma karşı olan görevimi o zaman yapamam.”
