DİB Üyesi Nesteren Davutoğlu, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın eşitlik ve özgürlük kavramları üzerinde durduğunu belirterek ‘deklarasyon çok çağdaş bir metin’ ifadelerini kullandı
HDP, TİP, EHP, EMEP, TÖP ve SMF’nin birlikte oluşturduğu Emek ve Özgürlük İttifakı yol haritasını geçtiğimiz hafta sonu Haliç Kongre Merkezi’nde binlerce yurttaşın desteği ile açıkladı. Deklarasyonu MA’dan Esra Solin Dal’a değerlendiren Demokrasi İçin Birlik (DİB) Koordinasyon Kurulu Üyesi Nesteren Davutoğlu “İttifak; eşitlik, özgürlük, adalet kavramları üzerinde durmuştu. Bu kavramları söylemek insanca yaşamak demek. Bu yüzden deklarasyon çok çağdaş bir metindi” ifadelerini kullandı.
Deklarasyon etkileyiciydi
Deklarasyonunun içeriğine değinen Davutoğlu, önemli iki maddesinin olduğunu belirtti. Birincisinin gelir dağılımındaki eşitsizliğe değinilmesi olduğunu vurgulayan Davutoğlu, “Deklarasyonda çizilen çerçeve tam da Türkiye’nin sorunlarının kalbinin attığı yer. Bu yüzden işe ekonomiyle başlamak ve yoksulluğa karşı söz olmak çözüm iddiası olmak çok önemli ve etkileyiciydi” diye belirtti.
‘İttifakta bütünlüğü gördüm’
İttifakın en acil çözmesi gereken sorunun gelir dağılımındaki adaletsizliğin giderilmesi olduğunu yineleyen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu ülkenin sorunlarını bir restorasyonla çözülemeyeceğini herkesin görmesi ve buna göre biri duruş sergilemesi gerekiyor. Türkiye ekonomik olarak çok dibe vurdu. Bu yüzden yeniden bir oluşuma ve tanımlamaya ihtiyaç var. Kadınlar, işçiler, gençler, LGBT+’lar toplumun tüm ezilen kesimlerini hesaba katarak, düşünerek bir yeniden paylaşım tarif etmek lazım. Emek ve Özgürlük İttifakında bütünlüğü gördüm diyebilirim.”
Deklarasyon ve Kürt sorunu
Davutoğlu, deklarasyonun ikinci önemli maddelerinden birinin de Kürt sorununun çözümü olduğunu vurguladı. Türkiye’de çok büyük bir demokrasi sorunu olduğunu ve Kürt sorunu ile demokrasi sorununun iç içe olduğunu dile getiren Davutoğlu, şöyle devam etti: “Kürt sorununu çok önemli görüyorum ama onu diğer bütün sorunlardan ayrı ve hafif ve ulusalcı bir bazda ele alınmasının bize zaman kaybettireceğini düşünüyorum. Eşitlik ve ortak vatan anlayışı üzerinden gidildiğinde sorunu çözüleceğine inanıyorum. Yani bir insan neden ana dilini konuşmasın ki. Kendi kimliğini nasıl tarif ediyorsa odur. Yani kimse kimseye farklı bir kimlik diretemez.”
Sorunların çözümü ittifakta
Kadın katliamlarının her geçen gün arttığına ve buna karşı önleyici politikaların uygulanmadığını da sözlerine ekleyen Davutoğlu, kadınların Emek ve Özgürlük İttifakı’nın tam merkezinde olduğuna dikkati çekti. Davutoğlu, “Yani ekoloji ve doğa tahribatlarına karşı çıkan rant için kapitalizmin karşısında duran ve kadınların, gençlerin, işçilerin, cezaevlerinin, LGBTI+ bireylerin sorunlarının çözümü ve Türkiye’deki adalet sisteminin, demokratik cumhuriyetin oluşturulması noktasında çok güçlü bir deklarasyon. Destek veriyoruz, çağrının içerisinde bizler de varız. Sorunların çözümünü ittifakta görüyoruz. Bir sosyalist nasıl bir dünya hayali ediyorsa hepsi vardı bu deklarasyonda” diye konuştu.
Üçüncü bir seçenek
Türkiye toplumunun Millet İttifakı ve Cumhur İttifakına sıkıştırılmak istendiğine değinen Davutoğlu, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın Türkiye’de üçüncü bir seçenek olacağını dile getirdi. Davutoğlu, şunları söyledi: “Türkiye’de şuan büyük kararsız bir kitle var. Bu kitle nerde olamayacaklarını biliyor fakat nerede duracağı konusunda kararsız. Türkiye’de demokrasi etrafında birleşenler de tam birleşme sağlayamadıkları için bu kararsız kitle seçeneksizdi. Ama şimdi HDP yavaş yavaş kendini Türkiye halklarına tanıtarak emek ve özgürlükten yana olduğunu ortaya koydu, bence en temel farkı bu. Teorik olarak her bir maddesi çok iyi düşünülmüş. Kalbiyle ve beyniyle bir çağdaş hayat tanımlanmış. Öte yandan baktığımızda iktidarın bu halka verecek hiçbir şeyi yok. İşe bu noktada Emek ve Özgürlük İttifakı’nın önünde büyük bir fırsat var. Eğer hayallerini düşüncelerimizi projelerle anlatabilirse çok büyük bir şansı var.”
Yeniden inşa
Cumhuriyetin 2’nci yüzyılına girerken, Türkiye’nin özgür ve demokratik bir biçimde yeniden inşa edilmesi gerektiğini yineleyen Davutoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye’de çok zedelenmiş ve kaymış bir yapı var. Ucundan kenarından gurur duyacağımız bir yüz yılı yaşamadık. Şimdi yeni bir yüzyıla geldik. Bu yüzyılı eşitlik, özgürlük, demokrasinin tanımları içinde kurumları ve kuralları hepsinin yeniden tarif etmek lazım. Yani tüm bunların bir arada olduğu bir yapıya ‘ben varım’ diyorsanız zaten halkı ikna etme gücünüzü gösterirseniz. Bu sadece bir seçim değil, aynı zamanda bir mücadele yoludur ve bu mücadele daha çok sürer. Bu anlamda Emek ve Özgürlük İttifakı bende bir umut yaratıyor. Deklarasyon inandırıcı olduğu doğrultuda halklara çok büyük umuttur ve Türkiye için yeniden kurulmanın umudu olacağını inanıyorum.”
İSTANBUL