Türkiye’nin silahlı şiddet olaylarında dünyada 11’inci sırada Umut Vakfı silahların yüzde 60’nın kadınlar ve çocuklara dönük kullanıldığını açıkladı
Bireysel silahlanmaya karşı çalışma yürüten Umut Vakfı’nın hazırladığı “Türkiye Silahlı Şiddet Haritası 2021 Raporu”na göre, 2021 yılında silahlı olaylarda 2 bin 145 kişi yaşamını yitirdi, 3 bin 896 kişi yaralandı.
MA’dan Rukiye Adıgüzel’in haberine göre Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ayhan Akcan, silahların yüzde 60 oranında kadınlar, çocuklar ve savunmasız insanlara dönük kullanıldığını söyledi
Türkiye’de silahlanma yaygın
Dünyada yaklaşık 750 milyon sivilde silah olduğunu aktaran Akcan, Türkiye’de bu rakamın 25 milyon civarında olduğunu belirtti. Neredeyse 3 evden birinde silah olduğunu söyleyen Akcan, “Suç verilerine baktığımızda da maalesef hemen hemen 3 aileden birinde geçmişinde silahla ilgili bir şiddet olayı var. Yani ya ölmüş ya öldürülmüş ya da yaralanmış” diye konuştu.
Silahlanma artıyor
İçişleri Bakanlığı’nın verilerinin tersine Akcan, “Fakat Umut Vakfı’nın verilerine baktığımız zaman silahla ilgili suçlarda her yıl yüzde 3-5 arası artış var. Bu da bizim verilere göre Türkiye’de bireysel silahlanmanın arttığını gösteriyor” dedi.
Kadınlara ve çocuklara dönük kullanılıyor
Akcan, silahla yaşanan olayların yüzde 18’inde, silahların kadına yönelik şiddette kullanıldığını söyledi. Silahların yüzde 60 oranında ise kadınlar, çocuklar ve savunmasız insanlara dönük kullanıldığı raporda ortaya konuldu.
Akcan, Türkiye’de silahlı olaylarda yaklaşık her gün 15’e yakın kişinin öldüğünü ve 25 kişinin de yaralandığını söyledi. Bu verilerle Türkiye dünyada silahlı şiddet olaylarında 11’inci sıraya kadar yükseldi.
İnsanı koruyan silah değil, akıl
Türkiye’de silah alanların yüzde 70’inin kendini güvende hissetmek ve caydırıcı olması amacıyla aldığını dile getiren Akcan, “Ama bunun pratikle bir ilgisi yok. O aldığı silah başına bela oluyor. Ufak bir tartışmada kullanıyor, cinayet işliyor. İnsanı koruyan silah değil, akıl” diye belirtti.
Hukuka güvende azalmanın payı
Türkiye’deki insanların polis, jandarma ve hukuka olan güven duygusunda ciddi bir azalma olduğunu söyleyen Akcan, “2000 yılında ‘polis ve jandarma benim can ve mal güvenliğimi sağlar’ noktasındaki güven duygusu yüzde 50 civarındayken şu anda yüzde 40’lara düşmüş durumda. Bundan dolayı en önemli nokta bizim buraya baskı unsuru olmamız lazım. Yani devletin kolluk kuvvetleri bizim can ve mal güvenliğimizi koruma noktasında daha donanımlı, hareketli ve güven tazeleyen bir durumda olması lazım. Biz silah aldığımız zaman kendimizi koruyamayız. Öyle bir şey yok. Onun için silah varsa şiddete davetiye çıkartıyorsunuz” ifadelerini kullandı.
Basit önlemler azaltabilir
Bireysel silahlanmanın yasaklanması gerektiğini yineleyen Akcan, kamu spotu yapılması gerektiğini belirterek, silahlanmanın önüne geçilmesi için alınması gereken önlemlere dair şunları söyledi: “Havaya ateş etmenin aynı zamanda cinayet işleme olasılığı olduğunu ve yargılanabileceğini bilmeli. Yine ihbar hattı kurulmalı. Silah vermeden ciddi sağlık muayenesi yapmak gerekiyor. Taşıma ruhsatı alındığında muhakkak hukuk bürolarından veya şirketin avukatından referans istemi alınması gerekiyor”
İSTANBUL