Uzun süredir boş olan BM Libya Temsilciliği’ne atama BMGK onayı sonrası gerçekleşti
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Aralık 2021’den bu yana boş olan BM Libya Özel Temsilciliği görevine, Senegalli diplomat, taihçi Abdullah Batili’yi atadı.
Şark-ul Avsat’ın haberine göre BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in aday gösterdiği Abdullah Bathiliy, BM Güvenlik Konseyi’nin onayının ardından göreve atandı.
Protesto mektubu
Abdullah Bathiliy’nin adaylığına karşı çıkan Libya geçiş hükümetinin, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e, yeni elçinin ülkenin siyasi ve ekonomik krizini çözme konusunda etkili olup olmayacağını sorgulayan protesto mektubu gönderdiği bildirildi.
Jan Kubis 10 ay kalmıştı
Son BM özel temsilcisi Jan Kubis’in 10 ay görev yaptıktan sonra 23 Kasım 2021’de istifa etmesinin ardından Guterres’in önerdiği adayları konsey üyeleri, Libya veya komşu ülkeler reddetmişti.
İngiltere’deki Birmingham Üniversitesinden doktora derecesine sahip Abdullah Bathiliy Cheikh Anta Diop Üniversitesi’nde 30 yıldan fazla tarih dersi verdi.
Abdullah Bathiliy, Senegal’de çeşitli bakanlık görevlerinde bulundu, Mali ve Orta Afrika dahil olmak üzere, BM’de üst düzey görevler yürüttü. Abdullah Bathiliy; İngilizce, Fransızca, Soninke ve Wolof dillerini biliyor.
Zorla kaybetme ve kayıp kişiler
Birleşmiş Milletler Libya Destek Misyonu (UNSMIL) da, Libya’daki ilgili makamları “ailelerin, sevdiklerinin akıbetini bilme ve gerçek adalete ulaşma hakkını teyit eden hak temelli bir ulusal uzlaşma sürecinin parçası olarak zorla kaybetmeleri ele almaya” çağırdı.
BM heyeti 30 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, Uluslararası Zorla Kaybetme Mağdurları Günü münasebetiyle Libya’da sonsuz sayıda zorla kaybetme mağduru ve kayıp kişilerle dayanışma içinde olduğu bildirildi.
Açıklamada, BM misyonunun “siyasi muhalif olarak algılananların yanı sıra kadın ve erkek siyasi aktivistlerin, insan hakları savunucularının, milletvekillerinin, avukatların ve hakimlerin kaybolma vakalarını belgelediği” belirtildi. Ayrıca, göçmenlerin ve sığınmacıların yanı sıra binlerce kadın, erkek ve çocuğun nerede olduğu yıllardır bilinmiyor.
UNSMIL Başkan Vekili Risdon Zeninga, misyonun serbest bırakılsa bile herhangi bir kişinin zorla kaybedilmesinin uluslararası insan hakları ve insancıl hukukun ciddi bir ihlali olduğunu ve insanlığa karşı suç teşkil edebileceğini söyledi. Libya’daki kayıpların en önde gelen kurbanları arasında, 2019’da evine maskeli silahlı kişilerce baskın yapılan parlamenter Seham Sergewa var. Aile yakınlarının ifadesine göre, Sergewa, kocası bacağından vurulduktan ve suçun izlerini gizlemek için evinin çevresine kurulan güvenlik kameralarının imha edilmesinden sonra ortadan yok oldu.
Libya, 17 Şubat 2011’de ayaklanmanın patlak vermesinden hemen sonra zorla kaybetme vakalarını ve ardından gelen güvensizlik olaylarına tanıklık ediyor.
Ancak ABD-AB-NATO desteğiyle cihadist güçler Muammer Kaddafi yönetimini devirmişti. Silahlı gruplar ve Libya2ya asker gönderen ülkeler Libya’da suçlar işledi. 2014 yılında “rakipler arasında siyasi hesaplar yapmak” amacıyla ülkeyi sarsan siyasi bölünmeden sonra kayıplar, zorla kaybetmeler arttı.
Başkentte çatışmalar
Ağustos 2022’de Libya’nın başkenti Trablus’ta Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı (Geçiş hükümeti) Abdulhamid Dibeybe ve Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi’nin (TM) atadığı Libya İstikrar Hükümeti (LİH) Başbakanı diye atadığı Fethi Başağa’ya yakın milisler arasında çatışmalar yaşandı.
. Çatışmalarda onlarca kişi öldürüldü. Fethi Başağa’nın Trablus’a geçmesi engellendi.
NEW YORK / TRABLUS