Sur’da sokağa çıkma yasakları sırasında yaşamı yitiren Hakan Aslan’ın kemikleri 7 yıl sonra bir torba içerisinde babasına teslim edildi
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 2 Aralık 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağı sürecinde yaşanan çatışmalarda yaşamını yitiren Hakan Arslan’ın kemikleri 7 yıl aradan sonra babasına bir torba içerisinde teslim edildi.
Kasım 2021’de yüzde 95 Hakan Arslan’a ait olduğu belirlenen kemikler İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan (ATK) Diyarbakır Adliyesi’ne gönderildi. Perşembe günü Diyarbakır Adliyesi’ne ulaşan Arslan’ın kemikleri, o günden bu yana dosyayla ilgilenen savcının odasında bekletiliyor.
Memleketinde toprağa verilecek
Kendilerine haber verilmesi üzerine Erzurum’dan Diyarbakır’a gelen baba Ali Rıza Arslan, Diyarbakır Adliyesi’ne gitti. Arslan’a oğlunun kemikleri bir torbada teslim edildi. Baba Ali Rıza Arslan, cenazenin defnedileceği memleketi Erzurum’a doğru yola çıktı.
Ne olmuştu?
Diyarbakır’ın merkez Sur ilçesinden 2015-2016’da uygulanan sokağa çıkma yasakları ve operasyonlardan 5 yıl sonra çıkarılan cenazenin kimliği belirlendi. İlçenin Hasırlı Mahallesi’ndeki Katolik Kilisesi ve Hasırlı Mescidi arasındaki alanda kazı çalışması yürüten ekipler, 7 Şubat 2021’de toprağa gömülü kemiklerle karşılaştı. Adli Tıp Kurumu (ATK) morguna kaldırılan kemiklerin, 22 Ocak 2016’da yaşamını yitirdiği ve Hasırlı Camisi’nin yanına defnedildiği yönünde bilgiler bulunan Hakan Arslan’a ait olabileceği belirtildi.
Teşhise rağmen aylarca bekletildi
Arslan’ın, Erzurum’da yaşayan ailesi bulunan cenazenin çocuklarına ait olabileceği gerekçesiyle Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuruda bulundu. Başvuru üzerine kimlik tespiti için 2016 yılında baba Ali Rıza Arslan’dan alınan DNA örneği Hakan Arslan’ınki ile yüzde 60 oranında uyuştu. Fakat kesin kimlik teşhisi için Başsavcılığın talimatı doğrultusunda ekim ayı başında anne Melike Arslan’dan da DNA testi için kan örneği alındı. 18 Kasım 2021 tarihinde çıkan sonuca göre yüzde 95 DNA uyumu ile cenazenin Hakan Arslan’a ait olduğu belirlendi.
Kargo vakası
Kürt sözkonusuysa insancıl hukuk normları, toplumsal değerler, kültürel değerler, inançsal değerler, cenazeye saygı, hatırasına saygı, aileye saygı gözetilmiyor. Kürdün cenazesine yapılanların bir örneği 2022’de yaşandı.
Dersim’de merkeze bağlı Xelasor tepesinde 23 Mayıs 2017 yılında yaşamını yitiren HPG’li Agit İpek’in cenazesi de 1 yıl sonra 10 Nisan 2020’de annesi Halise Aksoy’a kargoyla teslim edilmişti.
Kilyos’ta kaldırımda
8 ile 17 Aralık 2017 tarihleri arasında devletin Bitlis’te yıktığı Garzan Mezarlığı’nda bulunan PKK’lilere ait 310 cenaze, 19 Aralık tarihinde mezarlıktan çıkarıldı. Uzun süre nereye götürüldükleri bilinmeyen cenazelerin 2 Ocak 2018’de ATK’ye götürüldükleri öğrenildi. ATK’de bir süre bekletilen cenazelerin daha sonra İstanbul’daki Kilyos Mezarlığı’nda kimsesizler için ayrılan bölümün kaldırımına defnedildiği ortaya çıktı. Şu ana kadar 22 cenaze ailelere verilirken, diğer cenazeler hala plastik kutular içerisinde Kilyos’ta bulunan Kimsesizler Mezarlığı’nda gömülü duruyor.
Muharrem bebek
Van’ın Gürpınar ilçesinde Çeli Mezrası’nda, 1 Şubat 2014 gecesi hastalanan 2 yaşındaki Muharrem Taş, kardan kapanan köy yolunun açılması için ailesince yapılan yardım taleplerine karşılık verilmemesi üzerine yaşamını yitirmiş, babası bir çuvala yerleştirdiği oğlunun cansız bedenini kilometrelerce sırtında taşımıştı. Kamuoyunda büyük tepkilere yol açan olayla ilgili 4 kurum hakkında başlatılmak istenen soruşturmaya Van Valiliği tarafından izin verilmemişti. Ancak Van Barosu’nun Bölge İdare Mahkemesi’ne yaptığı itirazın kabul edilmesi üzerine soruşturma izni verilmek zorunda kalınmıştı.
Muharrem’in çok ağır bir şekilde hastalandığı ve hastaneye götürülmesi için ailesinin karakola haber verdiği belirtilen
hazırlanan Bilirkişi Raporu’nda, Sağlık Bakanlığı’nın yaşanan olayda yüzde 80 asli kusurulu olduğu, Van İl Özel İdaresinin yüzde 20 tali kusurlu olduğu belirtildi. Raporda, “Yolun sadece 7 kilometrelik kısmının kapalı olduğunun 112’ye bildirildiği, karakolun 112’ye ellerinde paletli araç olup olmadığının sorulduğu ancak olumlu yanıt alamadıkları tespit edilmiştir” denildi.
Ambulans, helikopter gibi vasıtaların kullandırılmamasına dikkat çekildi.
HABER MERKEZİ