Fransa’nın başkenti Paris’te ve Marsilya kentinde ‘Rojava’yı Savun’ yürüyüşleri yapıldı
Fransa Parlamentosu’na yürüyen halk, Türkiye’nin Rojava’ya yönelik tehdit ve saldırılarını protesto ederken, Emanuel Macron yönetimine, “Fransa, kendi topraklarında saldıran cihatçıları desteklediğini bilerek Türkiye’ye yeşil ışık mı yakacak, yoksa müttefiklerini korumayı mı tercih edecek” diye sordu.
ANF’nin haberine göre 27 Ağustos Cumartesi Fransa Demokratik Kürt Konseyi (CDK-F) ve Fransa Kürt Kadın Hareketi’nin (TJK-F) çağrısıyla Türkiye’nin Rojava’ya yönelik saldırıları Fransa’da protesto edildi.
Başkent Paris’te bulunan Denfert Rochereau’da başlayan yürüyüş öncesi konuşma yapan CDK-F Dış İlişkiler Sözcüsü Berivan Fırat, NATO ve Avrupa’nın Rojava’ya yönelik çete ve Türkiye saldırılarına karşı sessiz kaldıklarını, bunun saldırılara destek anlamına geldiğini söyledi. Fırat, devamında Fransa hükümetine ve devrimci-demokrat kesimlere seslenerek, Avrupa güven içinde olmasının YPG ve YPJ sayesinde olduğunu kaydetti.
Berivan Fırat’ın ardından konuşan CDK-F Eşbaşkanı Xane Akdoğan, AKP-MHP iktidarının izlediği savaş politikaları ile Kürtlerin asla bitmeyeceğini, mücadelenin bir bütün olarak süreceği ve zaferin Kürtlerin olacağını söyledi.
Konuşmacılardan Fatoş Göksungur da Rojava kazanımlarına yönelik saldırılara dikkat çekerek Paris Komünlerini örnek gösterdi. Fatoş Göksungur, Paris komün direnişlerinin Rojava Devrimi sırasında tekrar gün yüzüne çıktığını ve bu direniş ruhuyla bir devrim yaratıldığını vurguladı: “Buradan bütün Fransız dostlarımıza sesleniyorum; gün Rojava Devrimini sahiplenme ve savunma zamanıdır. NATO’nun işgalci Türk ordusuna verdiği teknik ve askeri desteğe rağmen gerilla muhteşem bir direniş sergiliyorsa, bu orduları ve zihniyeti şimdiden yenmiştir. Bizler de burada yaşayan sol-sosyalist, devrimci, yurtsever bütün kesimler olarak bu mücadeleyi sahiplenerek Kürdistan devrim mücadelesini zafere taşımalıyız. Biz ne kadar güçlü olursak Rojava’ya yönelik hava saldırıları da o kadar azalır, NATO desteği TC’den çekilir. Bu nedenle bizler bu ruhu her zaman büyütecek ve halkımıza zaferi getireceğiz.”
Parlamento önünde
Konuşmalar sonrası protestocular “L’etat Turc Assassin, Sortez Du Rojava” ve “ Defendez Rojava, Debout Pour Rojava” pankartları, “Rojava’yı Savun” dövizleri ile Fransız Parlamentosu’na doğru yürüyüşe geçti.
Parlemento önünde yapılan basın açıklamasında ise, AKP-MHP yönetiminin saldırı tehditlerinde bulunduğu, Türkiye destekli cihadist grupların Kuzey ve Doğu Suriye’yi işgal etmeye hazırlandığı kaydedildi. Açıklama şöyle devam etti; “Bunu yaparken, bir yandan bu kriz durumundan maksimum faydayı elde etmeyi, diğer yandan da bölgede neo-Osmanlı yayılma projesini sürdürmeyi amaçlamaktadır. Türk-cihatçı NATO müttefiki, stratejik çıkarlara zarar verme konusunda ne kadar yetenekli olduğunu gösterdi. Tehdit ve şantaj kartını sallayarak müttefiklerinin Akdeniz, Yunanistan, Kıbrıs, Libya, Suriye, Irak, Dağlık Karabağ… Türkiye’nin emperyal hedeflerinin listesi uzun. Türkiye’nin yayılmacı manevraları hiçbir zaman bugünkünden daha açık olmamıştı. Türkiye cihatçıları açıkça destekliyor, finanse ediyor ve silahlandırıyorsa, bunun nedeni tamamen uluslararası toplumun utanç verici sessizliği ve alaycı gönül rahatlığıdır. Bölgesel ve küresel istikrarsızlığın kaynağı olan bu Türkiye, bugün destek arayışındadır. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi tarafından kontrol edilen bölgeleri işgal etmek istiyor. Ukrayna’daki savaştan Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya katılmasına kadar, Türkiye’nin İslamo-faşisti Erdoğan’ın Kuzey Suriye’yi işgal etme planına yeşil ışık yakması için her fırsat var. Bu planın hayata geçirilmesi, Türkiye’ye fayda sağlamanın yanı sıra, yalnızca zararlı sonuçlara yol açar: Kuzey Suriye’nin istikrarsızlaştırılması; milyonlarca insanın Avrupa’ya göçü; işgal altındaki Efrîn, Girê Spî, ve Serêkaniyê bölgelerinde mevcut terör rejiminin genişletilmesi; Türkiye’nin Ortadoğu’daki stratejik konumunu güçlendirmek; ve hepsinden önemlisi, Türkiye’nin şu anda SDG’nin elindeki binlerce cihatçı üzerindeki kontrolü. Bu bağlamda, Fransa’nın sessizliği derinden endişe vericidir. Bu devletin, Fransız topraklarına saldıran cihatçıları desteklediğini bilerek Türkiye’ye yeşil ışık mı yakacak, yoksa tam tersine kaybeden müttefiklerini korumayı tercih ederek bir kez olsun sağlam bir tavır mı alacak? Bu bağlamda İslamo-faşist Erdoğan’ın yeni bir işgal saldırısını önlemek için özellikle aydınları, siyasileri ve sivil toplum kuruluşlarını Kuzey ve Doğu Suriye halkları lehine hareket etmeye çağırıyoruz.” Yürüyüş boyunca PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılması için de imza toplandı. Eylem alkış, slogan ve zılgıtlarla sona erdi.
Marsilya’da yürüyüş
Marsilya kentinde de Kürtler ve dostları, ‘Rojava’yı savun, işgale izin verme” sloganıyla cumartesi meydanlara çıktı.
Canabiere Meydanı’nda bir araya gelen eylemciler, kentin en işlek meydanı Vieux Port Meydanı’na yürüdü.
“Rojava’yı savun, işgale izin verme” pankartı açıldı. Yürüyüş boyunca Fransızca bildiri okundu.
Vieux Port’ta PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılması amacıyla imza standı açıldı.
PARİS