Tahliyesine 10 gün kala yaşamını yitiren hasta tutuklu Zülfü Yıldırım’a ilişkin soru önergesi veren HDP Milletvekili Dersim Dağ, Yıldırım’a müdahale edilmediği ve ambulansın da geç geldiğini belirtti
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ, Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tahliyesine 10 kala kalp krizi geçirerek yaşamını yitirdiği iddia edilen hasta tutuklu Zülfü Yıldırım’ın ölüme ilişkin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığına soru önergesi verdi. Önergesinde cezaevinde yaşanan hak ihlallerine işaret eden Dağ, “Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri sürekli artmaktadır. Ağır insan hakları ihlalleri, kötü muamele, işkence, baskı ve şiddet uzun süredir kamuoyunda yer almasına rağmen önleyici tedbirler alınmamaktadır. Cezaevleri şiddet, işkence, şüpheli ölümler, intihara zorlama, sağlık ve adalete erişimin engellendiği mekânlar haline gelmiş durumdadır” ifadelerini kullandı.
‘Ambulans geç geldi, müdahale edilmedi’
Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri halkasına son olarak hasta tutuklu Zülfü Yıldırım’ın eklendiğine işaret eden Dağ, “Son olarak, Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan hasta tutuklu 68 yaşındaki Zülfü (İbrahim) Yıldırım’ın geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdiği iddia edildi. Beyninde tümör bulunan ve birçok hastalığı olan yüzde 96 engelli olan Yıldırım, tahliye edilmeyerek adım adım ölüme sürüklendi. 2011 yılında Dersim’de gözaltına alınıp tutuklandıktan sonra 9 buçuk ay sonra çıkarıldığı mahkemece sağlık durumu göz önüne alınarak tahliye edilmişti. Ardından yargılandığı dava kapsamında 7 yıl 6 ay hapis cezası Yargıtay tarafından onanan Yıldırım, birçok hastalığına rağmen önce Elazığ T Tipi Cezaevi’ne ardından Elazığ 1 Nolu Cezaevi’ne sevk edildi. Beyin tümörünün tetiklemesiyle kanser hastalığına yakalanarak geçirdiği ameliyatlar sonrasında görme yetisini kaybetti. Tansiyon, guatr ve kolesterol gibi kronik hastalıklarının yanı sıra sürekli kalp krizi geçirme ve yüzde 96 engelli raporuna rağmen serbest bırakılmadı. Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alabilmesi için Elazığ Fırat Üniversitesi’ne sevk edilen Yıldırım’a üniversite doktor heyeti tarafından “cezaevinde kalabilir” raporu verilerek, ATK’ye sevki gerçekleşmemiştir. Cezaevi yönetimi Yıldırım’ın tahliyesine 10 gün kala kalp krizi sonucu yaşamını yitirdiğini iddia etti. Tarafımıza, ambulansın geç geldiği ve Yıldırım’a müdahale edilmediği iletilmiştir. Yanı sıra, Yıldırım’ın hayatını kaybetmesinden 4 saat sonra ailesine haber verildiği iddiaları söz konusudur” diye kaydetti.
‘Neden tek kişilik hücrede tutuldu?’
Dağ, yanıtlaması istemiyle Adalet Bakanı Bozdağ’a şu soruları yöneltti:
“ 1. Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde hayatını kaybeden Zülfü Yıldırım’ın hayatını kaybetmesine ilişkin Bakanlığınız tarafından bir soruşturma açılmış mıdır? Açılmamışsa açılacak mıdır?
- Zülfü Yıldırım’ın hayatını kaybetmesinde ihmali olan cezaevi yönetimi ve ‘cezaevinde kalabilir’ raporu veren hastane ve doktorlar hakkında soruşturma açılacak mıdır?
- Ağır hastalıklarına rağmen Zülfü Yıldırım’ın tahliye edilmemesinin sebebi neydi, mahpus ilerleyen yaşı ve hastalıklarına rağmen neden tek kişilik hücrede tutulmuştur?
- Zülfü Yıldırım hangi sebep veya sebeplerden dolayı hayatını kaybetti?
- Ambulansın geç geldiği ve Zülfü Yıldırım’a erken müdahalenin yapılmadığına ilişkin iddialar Bakanlığınız tarafından araştırılmış mıdır? Araştırılmamışsa araştırılacak mıdır? Mahpusun can güvenliği Bakanlığınızın sorumluluğunda değil midir?
- Zülfü Yıldırım ne zaman yaşamını yitirmiştir? Ailesine kaç saat ya da kaç gün sonra hayatını kaybettiği bildirilmiştir?
- Cezaevlerinde artan ölümlere karşı önleyici bir politikanız bulunmakta mıdır?
- Ağır hasta mahpuslara ilişkin yeni bir düzenleme çıkararak, tahliye etmeyi düşünüyor musunuz?
- Hayati tehlikesi bulunmasına rağmen cezaevlerinde tutuklu bulunan mahpus sayısı kaçtır?
Kaynak: MA