KPSS skandalı sonrası Eğitim-Sen, ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Halis Aygün’ün görevden alınmasının yeterli olmadığını söyleyerek suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı
Eğitim-Sen KPSS sorularının bir yayınevinin kitapçığı ile aynı olması sonrası görevden alınan Prof. Dr. Halis Aygün’ün KPSS sorularının sızdırıldığı iddiasının ardından görevden alındığına dikkat çekilen açıklama yaptı. Sendikanın açıklamasında ‘kamuyu zarara uğratan, görevinde ihmali bulunan ve görevini kötüye kullananlar hakkında suç duyurusunda bulunulacağı’ belirtildi.
Görevden almak yeterli değil
Geçmişte de ‘kopya skandalları’ yaşandığına vurgu yapılarak, ÖSYM’nin güvenilir” bir sistem yaratmaktan aciz kaldığı ifade edilen açıklamada, “Şüphesiz ki bu durumun siyasal sorumluluğu tek başına ÖSYM Başkanı’nda değil, onu atayan ve tüm idarenin siyasal sorumluluğunu üstlenen Cumhurbaşkanı’nın da sorumluluğundadır. Eğitim Sen olarak belirtmek isteriz ki ÖSYM Başkanı’nın gece yarısı görevden alınmış olması KPSS üzerindeki şaibeleri derinleştirmiştir. Bu nedenle ÖSYM Başkanı’nın tek başına görevden alınması yetersizdir” denildi.
Komisyon kurulmalı
Sendika olarak yaşanan olayın yakından takip edileceğine dikkat çekilerek, şaibeler nedeniyle kamuyu zarara uğratan, görevinde ihmali bulunan ve görevini kötüye kullananlar hakkında suç duyurusunda bulunacağı kaydedilen açıklamada, atılması gereken adımlar şu şekilde sıralandı:
* Devlet Denetleme Kurulu’nun araştırmasının üzerine gölge düşmemesi için gerekli tüm adımlar atılmalıdır.
* Devlet Denetleme Kurulu’nun iddiaları tüm yönleriyle araştırması ve sürecin telafisi imkânsız sonuçlara yol açmaması için hızlı, şeffaf ve etkili bir soruşturma yürütülmesi gerekmektedir.
*KPSS soru kitapçıklarındaki soruların tamamı yayınlanmalı, başka yayınevlerinin sorularının da kitapçıklarda yer alıp almadığı araştırılmalıdır!
*Söz konusu skandalların bir yönetim aklının sonucu olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle ÖSYM’nin işini gereğiyle yapamamasına neden olan atamalar, yürütülen ihale süreçleri ve yapılan mevzuat değişiklikleri de TBMM’de kurulacak bir araştırma komisyonu tarafından incelenmelidir.
*Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı konuyla ilgili soruşturma başlatmalı, geçmişte olduğu gibi “şifre var ama kopya yok” gibi gerekçeler üretmek yerine, aklımızla dalga geçmeyen, gerçeklerin tüm yönleriyle kamuoyuyla paylaşıldığı adli bir süreç işletmelidir.
HABER MERKEZİ