Zaxo Katliamı’nı değerlendiren KNK Eşbaşkanı Zeynep Murad, KDP’nin Türkiye ile yaptığı işbirliğinin saldırılara zemin verdiğini belirterek bunun önünün alınması için de ulusal birliğin önemine vurgu yaptı: Artık Erdoğan’ın Kürdistan ve Ortadoğu’ya yönelik nasıl bir tehlike oluşturduğunu anlamamız gerekiyor
Türkiye’nin 20 Temmuz’da Federe Kürdistan Bölgesi’nde bulanan Zaxo’ya bağlı Perex Köyü’nde piknik alanını bombalaması sonucu 9 kişinin yaşamını yitirmesi sonrası tepkiler arttı. Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Eşbaşkanı Zeynep Murad, JINNEWS’ten Medya Üren’e Türkiye’nin yaptığı saldırı ve Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) tutumunu değerlendirdi.
Saldırılar başladığında politikaları belliydi
Bölgeye yönelik saldırıların yeni olmadığını söyleyen Zeynep Murad, yıllardır farklı şekillerde saldırıların aralıksız sürdüğünü belirtti. Zeynep şöyle dedi: “Kürdistan coğrafyasına yıllardır vahşi saldırılar yapılıyor. Türk devleti farklı silahlarla, karadan ve havadan saldırı gerçekleştiriyor. Özellikle de son zamanlarda kadın ve çocukların içinde olduğu insanlar yaşamını yitirdi. Avaşin ve Zap’a yönelik saldırıların yapıldığı Nisan ayından önce biz KNK olarak bölgede saldırılara karşı çalışmalara başlamıştık. Kürt siyasi partileri ve Irak’taki bazı siyasi partilerle görüşmeler yaptık. Bu öngörümüz vardı. Eminim herkesin de öngörüsü vardı. Saldırılar başladığında politikaları belliydi. Kimse buna şaşırmasın. Bu katliamlar yapılıyordu ve devam da eder. Önemli olan katliamdan önce adım atmaktır.”
Mısak-ı Milli hayalleri ile Kürtleri yok etmek
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın diğer ülkelerle yaptığı görüşmelere dikkat çeken Zeynep Murad, “Kürdistan’a saldırıların yoğunlaşması ile birlikte Türkiye, İran ve Rusya arasında görüşmeler yapıldı. Bu şekilde ittifaklarını genişletmeye çalışıyor. Toplantılar sonrası Zaxo’daki katliamı görüyoruz. Türk devleti bu görüşmeler ile saldırılarda sınır tanımadığını gösteriyor ve sınırlarını genişletmeyi amaçlıyor. Mısak-ı Milli hayalleri ile Kürtleri yok etmek istiyor. Amacına ulaşmak için de tüm yol ve yöntemleri meşru görüyor. Dikkat edersek aslında Türkiye bu amacını açık bir şekilde dile getiriyor. Her ne kadar saldırılara ilişkin PKK’yi gerekçe olarak gösterse de durum bununla sınırlı değil. Amaçlarını gerçekleşmesi önünde PKK’yi tehlike olarak görüyor. Bu yüzden PKK’nin yok edilmesi ile amacına ulaşabileceğini düşünüyor. Bu amaçla da birkaç zaferi elde etmek istiyor” ifadelerini kullandı.
‘En önemli sebeplerden biri KDP ve Türkiye ilişkisidir’
Büyük sebeplerden biri KDP’nin Türkiye ile olan ilişkisidir
Saldırıların sadece Federe Kürdistan Bölgesi sınırındaki alanlara yönelik olmadığını belirten Zeynep Murad, devamla “Kürdistan’ın dört parçasına yönelik saldırı yapıyor. Her açıdan Kürtlerin kazanımlarını hedef alıyorlar. Güney’de büyük bedellerle bu kazanımlar elde edildi. Rojava’da da aynı şekilde. Güney’deki karışıklık Türkiye’ye piknik alanını bombalama cesareti veriyor. Kim bu zemini yarattı? Kuşkusuz bu yalnızca dış güçlerin eli ile gerçekleşmedi. En büyük sebeplerden biri KDP’nin Türkiye ile olan ilişkisidir. Son saldırı çok gündeme geldi ve birçok yerde halk ayaklandı. Arap ve Kürt halkı sokaklara aktı. Kuşkusuz gösterilen tepkiler çok önemli. Ancak çok geç kalındığını söylememiz gerekiyor. Eğer en başından Türkiye’ye karşı bir tepki gösterilmiş olsaydı bu katliam yaşanmazdı. Sadece Türk devleti değil bazı kesimlerin sessizliği de bu katliama ortak olduklarını gösterir” dedi.
‘Erdoğan Kürdistan ve Ortadoğu’ya tehlike’
Sürecin doğru ele alınması ve buna göre gelişmelerin değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Zeynep, Rusya, İran ve Türkiye’nin Tahran’da bir araya gelmelerine dikkat çekti. Görüşmelerden sonra böyle bir saldırının gerçekleştiğini hatırlatan Zeynep Murad, şöyle dedi: “Tüm taraflar kendi çıkarlarına göre hareket ediyor. Şimdi ekonomik bir kriz var ve herkes bundan nasıl kurtulacağına bakıyor. Artık Erdoğan’ın Kürdistan ve Ortadoğu’ya yönelik nasıl bir tehlike oluşturduğunu anlamamız gerekiyor. Ermenilere yönelik saldırılarda yine Libya savaşında Erdoğan’ın nasıl bir rol oynadığını gördük. Kendi çıkarları için nasıl bir tutum aldığını gördük. Hepimizin bu zihniyete karşı durarak sorumluluğumuzu yerine getirmemiz gerekiyor.”
Federe Kürdistan Hükümeti sessiz
Zaxo katliamından sonra Federe Kürdistan Bölgesi Hükümeti’nin sessizliğini hatırlatan Zeynep Murad, “Türk devletinin saldırılarını tepki göstermek insani bir sorumluluktur. Federe Kürdistan Hükümeti’nin buna tepki göstermesi gerekiyordu. Onların sessizliğini, tutumlarını biz kınayacak duruma gelmişiz. Diğer partiler resmi olarak bazı tepkiler gösterdiler. Ancak saldırıları durduracak düzeyde tepki gösterilmedi. Yetersiz kaldı. Böyle olmasa Türkiye bu kadar rahat burada bulunamaz. Bölgede 40-50 askeri üssü var Türkiye’nin. İstihbaratları her yere yayılmış” şeklinde konuştu.
Özellikle kadınlara çağrı
“Bu tehlikeyi görerek toprağımızı hep birlikte savunma sorumluluğunu yerine getirmeliyiz” diyen Zeynep Murad, son olarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Kürdistan’ın her parçasının parti ve kişisel çıkarların dışında yaklaşması gerekir. Gerekirse bu konuda hepimiz büyük bedeller vermeliyiz. Çünkü Türk devleti sadece bir parti ya da kişiye karşı değil. Türkiye tüm Kürtlere ve kazanımlarına karşı çıkıyor. Bu temelde de Kürtleri yok etmeyi amaçlıyor. Bugün Güney Kürdistan üzerinde yürüttüğü politikayı Rojava ve diğer parçalarda sürdürüyor. Buna karşı biz Kürtler de ulusal duygularla kazanımlarımızı korumalıyız. Bizler biliyoruz ki Kürtleri yok etmeyi amaçlasa da bu aslıda Türkiye için ölüm kalım savaşı. Yok olma korkusu ile saldırıyor. Bu saldırgan ve savaşa yol açan zihniyete karşı biz Kürtlerin birlik olması önemlidir. Bu konuda birlik olmalıyız. Kadınlara karşı düşmanlık eden bir iktidar var bu yüzden de özellikle kadınlara çağrı yapıyorum.”
HABER MERKEZİ