KESK’in ‘OHAL sürüyor, adaletsizlik büyüyor!’ sloganıyla gerçekleştirdiği adalet nöbeti 3’üncü günde. Nöbette, iktidarın eliyle yaşanan sorunlara değinerek, serbest kürsü oluşturuldu
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Amed (Diyarbakır) Şubeler Platformu, OHAL rejiminin 6’ncı yıl dönümüne ilişkin, yapılan adalet eylemi 3’ncü gününde Rojava Parkı’nda basın açıklaması ve serbest kürsüyle devam etti. “KHK’ler gidecek biz kalacağız, OHAL uygulamaları son bulsun 35’inci madde kaldırılsın” pankartının açıldığı açıklamada Demokratik Bölgeler Partisi(DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği (MED DER), İnsan Hakları Derneği (İHD), Diyarbakır Tabipler Odası, birçok sivil toplum örgütü ve yurttaş katıldı.
‘Haber alma hakkı engelleniyor’
Açıklamayı Eğitim-Sen 2 Nolu Şube Eşbaşkanı Hasan Çıtrık yaptı. Basın yasaklarına sosyal medya yasaklarının da eklenmesiyle haber alma hakkının engellediğini belirten Çıtrık, düşünce ve ifade özgürlüğünde tarihin en karanlık günlerine imza atıldığını söyledi. Mevcut iktidarın ülkeyi dünyada en çok tutuklu gazetecilerin bulunduğu ülke haline getirdiğinin altını çizen Çıtrık, şöyle konuştu: “AKP bu süreci kamu emekçilerinin iş güvencesini ortadan kaldırma ve performans sistemiyle kamuyu tümüyle özel şirketlere dönüştürmeyi hedefleyerek yine fırsata çevirdi. AYM kararlarına rağmen güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yoluyla çalışma hakkı engellendi, devlet kurumları AKP kadrolarıyla dolduruldu.”
‘Tek adam rejimi’
Tek adam rejimin fiili uygulamalarının anayasa üstü görüldüğünü kaydeden Çıtrık, günümüzde temel mücadele alanlarının başında emek, demokrasi, eşitlik, barış ve adalet mücadelesinin geldiğine dikkati çekerek “Haksız hukuksuz uygulamalar nedeniyle mağdur olan, demokrasi, eşitlik, özgürlük, barış ve adalet talebi olan tüm kesimleri bugün ve bundan sonraki süreçte yapacağımız eylemlerimiz ile dayanışmaya çağırıyoruz “şeklinde konuştu.
‘İktidarın kadın ve Kürt düşmanlığı’
Ardından kurulan serbest kürsüde ilk olarak 2016 OHAL döneminde ihraç edilen Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesi HDP İl Örgütü Eşbaşkanı Gülistan Atasoy konuştu. OHAL komisyonun hukuki hiçbir geçerliliği olmadığını ve 29 Ekim kararnamesiyle pek çok Kürt emekçisinin ihraç edildiğini belirten Atasoy, şunlara dikkat çekti;” 29 Ekim ihraçları yüzyıllık Cumhuriyet tarihinde ki asimilasyon politikalarının bir örneği olarak tarihi geçti. Asimilasyoncu anlayışın, tekçi anlayışın yeniden ortaya çıktığı süreçte OHAL KHK’lerle bu ülkenin yönetim biçimi bir bütünen değiştirildi ve sonrasında tekçi bir rejim oluşturmanın adımları atıldı. Kendini Kürt düşmanlığı ve kadın düşmanlığı üzerinden organize eden iktidar anlayışı her gün yeni hukuksuzluklara imza atarak nasıl bir yönetim oluşturduğunu hep birlikte görüyoruz” dedi.
‘Savaşa değil eğitime bütçe’
DBP İl Eşbaşkanı Hayrettin Altun ise, Fiili ve meşru mücadeleyi amaç alarak buralara kadar geldiklerini ifade ederek, tarihte hakikatin her zaman akılda kaldığını ancak zulüm ve işkencenin her daim mahkûm edildiğini belirtti. Altun konuşmasına şöyle devam etti: “Biz buradan devlete, devletin kurumlarına sesleniyoruz demokrasinin açtığı yolda kalkınma olacaktır. İnsanlar refah içerisinde yaşayacaktır. Bizler her zaman bu sloganımız ile hareket edeceğiz ‘Savaşa değil eğitime bütçe’ ayırın diyoruz.”
Etkinlik, “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek” sloganıyla son buldu.
DİYARBAKIR