Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı ekonomi paketine ilişkin konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, “İlkesiz, muğlak, sadece sermaye çevrelerini düşünen, reel sektörün kredi sorununa bir çözüm getirmeyen bu yeni ekonomik programın hedeflerinin tutması mümkün değildir” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın dün açıkladığı “Yeni Ekonomi Programı”na ilişkin CHP İstanbul İl Binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıya CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun yanı sıra çok sayıda partili katıldı.
Toplantıda konuşan Aykut Erdoğdu, Berat Albayrak’ın açıkladığı pakette ilk gördükleri şeyin muğlak ve tutarsız bir metin olduğunu kaydederek, “Ne yazık ki Saray Yönetimi, damat ve kayınpeder ülkedeki ekonomik problemi anlayamamıştır. Sorunu anlayamayanların soruna çözüm getirebileceğini düşünmüyoruz. Bütün ekonomik krizin sebebi olarak Gezi Direnişi gösterilmiştir. Sanki bu kadar dış borcu Gezi Direnişi yaptı. Sanki betona paraları Gezi Direnişi’ndeki gençler, çocuklar yatırdı. Sanki bu kadar yolsuzluğu bu gençler yapmış gibi ekonominin temelindeki problemler Gezi Direnişi’ne bağlanmıştır. Gezi Direnişi zamanında kur bir lira 88 kuruştu. 3 ay bittiğinde kur 1 lira 92 kuruş oldu. Hepsinin suçladığı Gezi Direnişi’nde kur 3 ay boyunca 4 kuruş arttı. Benzer bir oran borsa ve faizler için de söz konusudur” diye belirtti.
‘Doğrunun söylenmediği yerde herkes yanlış yapar’
Türkiye’deki ekonomik krizin altında siyasal krizin olduğunu ifade eden Erdoğdu, bunun da adının otoriter, tek adam yönetimi olduğunu vurguladı. Yeni ekonomik programın açıkladığı makro değişkenler üzerindeki çelişkileri de anlatmak istediğini aktaran Erdoğdu, “Yeni ekonomik programa göre 2018 yılı için öngörülen cari açık 36 milyar dolar. İlk 7 aylık cari açık 33.1 milyar dolar. Kalan 5 ay için öngörülen cari açık 2.9 milyar dolardır. Bunun geçen yılın aynı dönemiyle karşılarsak. Yani geçen yıl son 5 ayda ne olmuş diye baktığımızda 22 milyar dolar cari açık olmuş. Geçen yıl 22 milyar dolar cari açık var, bu önümüzdeki 5 ay yüzde 86 oranında düşecek ki hedef tutsun. Şu son 5 ay sadece enerji ithalatı yapsak bu rakamdan çok daha yüksek cari açık rakamı ortaya çıkıyor. Bu kadar açık tutarsızlıkları çok iyi bir ekonomik programı varmış gibi yansıtıyorlar. Bu ülkede basın özgürlüğünü kaldırırsanız, iş adamları dahil herkes Saray’ın korkusundan titrerse hiç kimse doğruyu söyleyemez, hiç kimsenin doğruyu söyleyemediği yerde herkes yanlış karar verir” dedi.
‘Kamu borcu 1 trilyon lira’
Bugün itibariyle Merkez Bankası’nın iki yıllık faiz oranlarının yüzde 24’e yükselttiğini aktaran Erdoğdu, “Şu an iç ve dış kamu borcumuz yeni parayla 1 trilyon liradır. Buna faiz ödüyoruz. Faizler bu kadar yükseldiyse, sizin kur hesabınıza bakarsak da kuru bu kadar düşürmek için yepyeni ve fahiş faiz artışı yapacağınız da düşünülebilir, kamunun faiz yükü çok artacak. Yapılan projeksiyonu da bunu da görmedik. Bu kadar tasarruf edeceğim diyorsun ama azalan vergi gelirleri ve artan faiz giderleri kamudan nasıl karşılayacaksın?” şeklinde konuştu.
‘İşsizlik artacaktır’
Bu programda ücretleri enflasyon karşısında ezilen çalışanlar, emekliler, işçiler hakkında tek bir kelime olmadığını vurgulayan Erdoğdu, son olarak şunları söyledi: “Bu krizin en ağır etkilenenlerine herhangi bir şey yok. Bu krizden en çok bunları vuracak. İşsiz kalmalar artacak. Belki maaşlar ödenemeyecek. Bu insanları sosyal korumaya yönelik herhangi bir fon tahsisi var mıdır? Yok. İlkesiz, muğlak, sadece sermaye çevrelerini düşünen, bankacılık sektörüne ilişkin somut bir öneri koyamayan, bankacılığı risk altına sokan reel sektörün kredi sorununa bir çözüm getirmeyen bu yeni ekonomik programın hedeflerinin tutması mümkün değildir. Korkuyla bunu alkışlayanlar da bu ülkeye kötülük etmektedirler. Sorunu doğru tanımlayamazsanız sorunu çözemezsiniz. Bu sorunu AKP yaratmıştır. İkincisi AKP yönetimde kaldığı sürece de ekonomik krizin çözülmesi mümkün değildir. Bunun tek sebebi otoriter tek adam yönetimidir. Kuvvetler ayrılığı ortadan kalkmıştır, yargı bağımsızlığı yoktur. Kalıcı OHAL ile temel hak ve hürriyetler askıya alınmıştır. Mülkiyet güvencesi de ortadan kalkmıştır. Bu korku, devlet baskısı ortamıyla yabancı yatırımcı hızla ülkemizi terk etmektedir. Yabancı hızla kaçarken yerli de kalmamıştır.”
HABER MERKEZİ