CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: ‘İki ülkenin NATO’ya girişiyle ilgili… ‘Başta kaldığım sürece asla giremezler.’ Ne oldu? Gittin bastın imzayı, çıktın geldin. Peki Türkiye Cumhuriyet Devleti’nin ağırlığı oldu mu? Olmadı. Ciddiye alınır mı artık Türkiye Cumhuriyeti Devleti?’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayiip Erdoğan’ın İsveç ve Finlandiya ile anlaşma imzalayıp NATO’ya üyelik vetosunu kaldırması sürecindeki siyasetine tepki gösterdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 30 Haziran’da Kılıçdaroğlu, Grannos Hotel’de “Haymana Muhtarlar ve Kanaat Önderleri Buluşması”na katıldı.
Türkiye’nin Orta Doğu ve Avrupa coğrafyasının en saygın ve güçlü ülkelerinden biri olmak zorunda olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, Avrupa Birliği’ne üye olunamamasını eleştirdi. Kılıçdaroğlu, “İçerde güzel nutuklar atıyoruz. Ama dışarda halimiz nedir? Biz bunları anlatınca bazen kötü adam olabiliyoruz. Biz kendi sorunumuzu kendimiz çözmek zorundayız. Bir araya gelip oturmak, konuşmak zorundayız. Bunları yapmazsak olmaz” dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 3 milyon 600 bin Suriyelinin Türkiye’ye geldiğini belirterek, “Ne olacak bunların hali? Allah’ın izniyle hepsini kendi iradeleriyle Suriye’ye göndereceğiz. Davulla zurnayla hepsi Suriye’ye geri gidecek” dedi.
İktidar olmaları halinde Suriyelilerin dönmesi için Suriye yönetimiyle anlaşacaklarını, gerekli şartların sağlanacağını anlatan Kılıçdaroğlu, aksi halde büyük sorunların ortaya çıkacağını kaydetti.
Türkiye’nin sıradan bir devlet değil, mazlum ülkelere örnek olduğunu belirten Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “18 ada işgal edildiğinde Lozan Antlaşması’na göre silahlanmaması gereken adalar silahlanırken ben 2017’de toplantı yapıp ‘Niye bir tek laf söylemiyorsun’ derken kimsenin gıkı çıkmadı. Şimdi ‘niye silahlandırdınız?’ İyi de sen neredeydin kardeşim? Yeni mi öğrendin sen bunu? Ben burada kaldıkça papazı asla teslim etmem’ dediğiniz anda bir süre sonra papazı teslim ederseniz bu o kişinin itibarıyla ilgili olmaktan çıkar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin itibarı olarak ortaya çıkar. Sözü dinlenilmeyen ve ağırlığı olmayan bir kişi olarak devlet olarak ortaya çıkar. Çünkü konuşan kişi devlet adına konuşuyor. Aynı şey bugün iki ülkenin NATO’ya girişiyle ilgili… ‘Başta kaldığım sürece asla giremezler.’ Ne oldu? Gittin bastın imzayı, çıktın geldin. Peki Türkiye Cumhuriyet Devleti’nin ağırlığı oldu mu? Olmadı. Ciddiye alınır mı artık Türkiye Cumhuriyeti Devleti? Bunu sizin vicdanınıza seslenerek söylüyorum. Türkiye böyle bir yönetimi hak etmiyor. Yanlış yapıyoruz. Suriye ile kavga ettik. Niye? 33 askerimiz şehit edildi, şehit eden Rusya’ydı. Koşa koşa gittik Putin’den özür dilemeye. Şehitler bizim şehidimiz, öldüren Rusya. Biz koşa koşa özür dilemeye gidiyoruz. Senin orada ne işin var kardeşim?”
NATO Madrid Zirvesi
NATO Madrid Zirvesi, 28-30 haziran 2022’de İspanya’nın başkenti Madrid’de gerçekleşti. ABD, İsveç ve Finlandiya ile Kürtler üzerinden yapılan pazarlıklar, silah ambargosu, F-16 modernizasyonu gibi dosyalar üzerinden görüşmeler sonucu 28 Haziran’da mutabakat muhtırası (memorandum) imzalandı. İmza öncesi ABD Başkanı Joseph Biden’ın AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile 28 Haziran sabahı telefon görüşmesi yaptı. 4 saatlik pazarlık masası sırasında uzlaşma sağlanamayınca kahve molasında da Biden’ın F-16 kartı ile Türkiye’yi imzaya ikna ettiği basına yansıdı.
Toplamda 4 saat süren dörtlü masadan memorandum çıktı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Finlandiya Dışişleri Bakanı Pekka Haavisto, İsveç Dışişleri Ann Linde’nin momeranduma (mutabakat muhtırası) imza attı.
İmzalardan sonra ABD Başkanı Biden uzun süredir randeu vcermediği Erdoğan’a randevu vererek zirve sırasında 29 Haziran akşamı 65 dakikalık yüzyüze görüşme yaptı.
4. maddede YPG ve PYD’ye “terör örgütü” denmeden “Finlandiya ve İsveç, PYD/YPG ve Türkiye’de FETÖ olarak tanımlanan örgüte destek sağlamayacaklardır” ifadeleri kullanıldı.
Memorandum maddeleri
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Finlandiya Dışişleri Bakanı Pekka Haavisto, İsveç Dışişleri Ann Linde’nin imza attığı momerandumda şu maddeler yer aldı:
“1. Bugün, NATO Genel Sekreterinin kolaylaştırıcılığında bir araya gelen Türkiye, Finlandiya ve İsveç’in temsilcileri müteakip hususlarda mutabık kalmışlardır.
2. NATO, müşterek savunma ve güvenliğin bölünmezliği ilkeleriyle ortak değerlere dayalı bir İttifaktır. Türkiye, Finlandiya ve İsveç Washington Antlaşması’nda belirtilen ilkelere ve değerlere bağlılıklarını ifade ederler.
3. İttifakın en temel unsurlarından biri üye devletlerin milli güvenliğinin yanı sıra uluslararası barış ve istikrara doğrudan tehdit teşkil eden terörizmin tüm biçim ve tezahürleriyle mücadelede tam dayanışma ve işbirliğidir.
4. Müstakbel NATO Müttefikleri olarak Finlandiya ve İsveç, milli güvenliğine yönelik tüm tehditlere karşı Türkiye’ye tam destek verirler. Bu çerçevede, Finlandiya ve İsveç, PYD/YPG ve Türkiye’de FETÖ olarak tanımlanan örgüte destek sağlamayacaklardır. Türkiye de milli güvenliklerine yönelik tüm tehditlere karşı Finlandiya ve İsveç’e tam destek verir. Finlandiya ve İsveç terörizmi tüm biçim ve tezahürleriyle en kuvvetli şekilde reddeder ve kınar. Finlandiya ve İsveç, tüm terör örgütlerinin Türkiye’ye karşı gerçekleştirdikleri saldırıları açık ve net biçimde kınar, Türkiye’yle ve mağdurların aileleriyle en derin dayanışma duygularını ifade eder.
5. Finlandiya ve İsveç, PKK’nın yasaklanmış bir terör örgütü olduğunu teyit eder. Finlandiya ve İsveç, PKK ve diğer tüm terörist örgütlerin, bunların uzantılarının faaliyetleri ile iltisaklı kuruluşlar ve paravan örgütler içerisinde yer alan veya bu terör örgütleriyle bağlantısı bulunan şahısların faaliyetlerini engelleyeceklerini taahhüt eder. Türkiye, Finlandiya ve İsveç bu terör örgütlerinin faaliyetlerini engellemek amacıyla aralarındaki işbirliğini artırmaya karar vermişlerdir. Finlandiya ve İsveç, bu terör örgütlerinin emellerini reddeder.
6. Buna ilaveten, Finlandiya 1 Ocak 2022 tarihinde yürürlüğe giren Ceza Yasası’nda yaptığı bir dizi değişiklikle cezalandırılabilir terör suçları kapsamına yeni faaliyetler eklemiştir. 1 Ocak 2022 tarihinde yürürlüğe giren bu son değişikliklerle terörist grupların faaliyetlerine katılım suçunun kapsamı genişletilmiştir. Aynı zamanda, kamusal alanda terörizmi tahrik eylemleri ayrı bir suç olarak cezalandırılmıştır. İsveç, yeni ve daha etkin bir Terör Suçları Kanunu’nun 1 Temmuz itibariyle yürürlüğe gireceğini ve hükümetin terörle mücadele mevzuatını daha da tahkim edeceğini teyit eder.
7. Türkiye, Finlandiya ve İsveç aralarında artık hiçbir milli silah ambargosu bulunmadığını teyit ederler. İsveç, NATO Müttefiklerine yönelik olarak silah ihracatına ilişkin milli mevzuatını tadil etmektedir. Gelecekte, Finlandiya ve İsveç’ten yapılacak savunma sanayii ihracatı Müttefik dayanışmasına ve Washington Anlaşması’nın 3. Maddesi’nin ruhuna ve lafzına uygun biçimde yürütülecektir.
8. Türkiye, Finlandiya ve İsveç bugünkü görüşmelerden sonra müteakip somut adımları atacaklarını taahhüt ederler:
– Terörizmle, örgütlü suçlar ve diğer ortak sınamalarla mücadelede mutabakat temelinde işbirliğini geliştirmek için kolluk kuvvetlerini ve istihbarat kuruluşlarını da içeren her düzeyde hükümetlerarası yapılandırılmış bir diyalog ve işbirliği mekanizması tesis edeceklerdir.
– Finlandiya ve İsveç, ilgili NATO belgelerinin ve politikalarının hükümleriyle uyumlu biçimde terörizmle mücadeleyi kararlılık ve azim içinde yürütecek ve yerel mevzuatlarını bu doğrultuda güçlendirmeye yönelik gerekli tüm adımları atacaklardır.
– Finlandiya ve İsveç, Avrupa İade Sözleşmesi’yle uyumlu biçimde, Türkiye tarafından sağlanan bilgi, delil ve istihbaratı dikkate alarak Türkiye’nin terör zanlılarına dair sınır dışı veya iade taleplerini ivedilikle ve bütün boyutlarıyla işleme koyacak ve Türkiye’yle iade ve güvenlik işbirliğini geliştirmek için gerekli ikili ahdî düzenlemeler yapacaklardır.
– Finlandiya ve İsveç, 5. paragrafta kayıt altına alındığı çerçevede, PKK terör örgütünün ve bütün uzantıları ile iltisaklı kuruluşlarının ve paravan örgütlerinin para toplama ve eleman devşirme faaliyetlerine yönelik soruşturma başlatacak ve bunları yasaklayacaklardır.
– Türkiye, Finlandiya ve İsveç dezenformasyonla mücadele edeceklerini taahhüt edecek ve yasalarının, Türkiye’ye yönelik şiddeti kışkırtan faaliyetler dahil olmak üzere, terör örgütlerinin propagandası amacıyla istismar edilmesini engelleyeceklerdir.
– Finlandiya ve İsveç, silah ihracatına dair mevzuatlarının Müttefiklere yönelik yeni taahhütleri mümkün kılmasını ve NATO’daki üyelik statüleriyle mütenasip olmasını temin edeceklerdir.
– Finlandiya ve İsveç, Türkiye’nin askeri mobilite konusundaki PESCO projesine katılımı dahil olmak üzere, Türkiye ve diğer AB üyesi olmayan Müttefiklerin Avrupa Birliği’nin Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası’nın mevcut ve müstakbel girişimlerine mümkün olan en geniş şekilde dahil edilmesine destek vereceklerdir.
9. Bu adımların hayata geçirilmesi için, Türkiye, Finlandiya ve İsveç Dışişleri, İçişleri ve Adalet Bakanlıkları, İstihbarat Servisleri ve Güvenlik Kurumlarından uzmanların katılımıyla bir Daimi Ortak Mekanizma tesis edeceklerdir. Daimi Ortak Mekanizma diğer ülkelerin katılımına açık olacaktır.
10. Türkiye, NATO’nun Açık Kapı politikasına uzun zamandır devam eden desteğini teyit eder ve Madrid Zirvesi’nde Finlandiya ve İsveç’in NATO üyesi olmak üzere davet edilmelerine desteğini ifade eder.”
ANKARA