İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çalışanların sosyal haklarını ödemeyi geciktirmesi protesto edildi. Emekçiler taşeron planına da tepki gösterdi
Türkiye Genel Hizmetler İşçileri Sendikası (Genel-İş) İzmir 2 No’lu Şubesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan üyelerinin sosyal haklarının ödemesinin gecikmesine karşı açıklama yaptı.. Basmane Meydanı’nda 29 Haziran Çarşamba günü toplanan işçiler, açıklamayı yapacakları İzmir Büyükşehir Belediyesi önüne kadar yürüdü. Yüzlerce işçinin katıldığı açıklamada, “Emek burada, alın teri burada, fedakarlık burada. Karşılığı nerede” ve “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde taşerona geçit vermeyeceğiz. Taşerona hayır” pankartları açıldı, sık sık “Krizin bedeli patronlara”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Zamansız 10 para etmez 5 para” ve “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları atıldı.
Genel-İş İzmir 2 No’lu Şubesi Başkanı Arif Yıldız, AKP’nin yarattığı ekonomik krizin yerel yönetimleri darboğaza soktuğunu belirterek, bu sürecin sorumlusunun ise emek üreten işçilerin olmadığını söyledi. Yılın ikinci yarısından itibaren vergi kesintilerinin artması ve enflasyon sonucu maaşlarının eridiğini aktaran Yıldız, “Kira, taksit, kredi kartı borçlarını ödemekte zorlandığımız gibi artan hayat pahalılığı karşında yaşam çekilmez hale gelmiştir. ‘Ekonomiyi şahlandıracağız, Türkiye’yi dünyanın en büyük ekonomilerine sahip on ülke içine sokacağız’ diyenler, şimdi ‘dışarda en düşük işçi ücretleri bizim ülkemizde’ diyerek işçileri ucuz iş gücü olarak pazarlıyorlar. Bizler, halkı, işçileri ve emekçileri köle olarak uluslararası şirketlere pazarlayan sermaye ve onun iktidarı olan AKP’ye karşı mücadelemizi her alanda sürdüreceğiz” diye belirtti.
Yangın, sel, deprem demeden alın teri…
İZENERJİ işçilerinin Toplu İş Sözleşmesi’nden kaynaklı alacaklarını aylardır gecikmeli olarak aldıklarını aktaran Yıldız, bu durumun zaten zor geçinen işçilerin ödeme planlarını da altüst ettiğine değindi. Bu sorunu çözmek için aylardır belediye ile görüştüklerini dile getiren Yıldız, “Bugün emekten yana sosyal demokrat belediyecilik anlayışına düşen görev bu kriz koşullarda her türlü kaynağın öncelikle çalışan emekçilerine ve emekçi halka kullanmasıdır. Belediye işçileri olarak kışın sıfır altında, yağmurda, yazın 40 derecede güneşin altında, yangın, sel, deprem demeden salgın, ölüm demeden çalıştık, ürettik. Çalışırken öldük, ağır bedeller ödedik. Bugün fedakârlık yapma zamanı belediye işverenlerindedir” diye konuştu.
Taşeron planına tepki
Ayrıca belediye hizmetlerine yeniden taşeron işçilerin alınmak istendiğini kaydeden Yıldız, “Bu uygulama farkındayız ki istisnasız tüm belediyelerde yaygınlaşmaktadır. 696 sayılı KHK ile belediyelerde çalışan taşeron işçilerin belediye şirketlerine geçişi sağlanmış ve daha kurallı, güvenceli ve sendikalı bir çalışma düzeni başlamıştır. Şimdi İhale mevzuatının boşluklarından yararlanarak, farklı adlar altında belediye hizmetleri yeniden taşerona verilmek istenmektedir. Belediyelerin hizmetlerini sürdürebilmesi için elinde hazır bir iş gücü bulunmaktadır. Eksiklik varsa, bunlar taşeronlar aracılığıyla değil, yeni işçi istihdamı yapılarak sağlanmak zorundadır. Şunu açıkça ifade ediyoruz. Taşeron illetinin yeniden belediye hizmetlerini ele geçirmesine izin vermeyeceğiz” dedi.
Bunun bir uyarı eylemi olduğunu sözlerine ekleyen Yıldız, sorunların devam etmesi durumunda on binler olup tekrar geleceklerini söyledi.
İZMİR