Öcalan’ın özgürlüğü için 11’inci yılında sürdürülen ‘Özgürlük Nöbeti’ eylemini İtalya, Kıbrıs, İspanya, İrlanda, Yunanistan’dan çok sayıda vekil ziyaret etti. İrlandalı Sinn Fein Partisi’nden Paul Gavan: ‘İzolasyonun hemen kaldırılması gerekli. Avrupa Konseyi insan haklarının ayak altına alınmasına artık sessiz kalmamalı’
PKK Lideri Abdullah Öcalan, 23 yıldır İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağır tecrit koşulları altında tutuluyor.
Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için dört bir yanda eylem, etkinlik ve nöbet eylemleri sürüyor.
Fransa’nın Strasbourg kentinde 523. haftasında devam eden Özgürlük Nöbeti enternasyonalistler tarafından yürütülüyor.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) üyesi vekiller 22 Haziran’da nöbet eylemine destek ziyaretinde bulundu. 25 Haziran’da 10. yılını geride bırakacak Abdullah Öcalan’a Özgürlük Nöbet Eylemi’ni ziyaret eden İtalya, Kıbrıs, İspanya, İrlanda, Yunanistan’dan çok sayıda vekil “Abdullah Öcalan’ı ve mücadelesini destekliyoruz” mesajı verdi.
“İtalya’dan dayanışma mesajı getirdik” diyerek sözlerine başlayan AKPM Cumhuriyetçi Grup Senatörü ve İtalya Demokratik Parti Milletvekili Roberto Rampi, “Kürt halkının yakın dostuyuz. Umudumuzu yitirmemeliyiz. Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için, mücadeleyi büyüteceğiz” dedi.
Sosyal Demokratlar Kıbrıs Üyesi Constantinos Efstathiou, şöyle konuştu: “İmralı adasında bir hücre var. Bu hücrede dünyayı aydınlatan bir ışık var. Bu ışık, Öcalan’ın hücresinden bize özgürlüğe giden yolu gösteriyor. Baskı ve mücadeleye karşı doğru yolu gösteriyor. Sizinle gurur duyuyoruz. Sizin mücadeleniz bize örnektir. Mandela gibi sizler de demokrasi ve özgürlüğün mücadelesini veriyorsunuz. Sizin mücadeleniz toplumların mücadelesidir.”
Sol Grup Katalan Milletvekili Laura Castel,Laura Castel, Katalonya senatörü olduğunu hatırlatarak, “Kendi değerlerimiz için mücadele veriyoruz. Demokrasi, kardeşlik ve hukukun üstünlüğü için mücadele ediyoruz. Kürtler eziliyor ve izolasyon devam ediyor” dedi. Avrupa kurumlarının tecrit karşısındaki sessizliğine tepki gösteren Casle, “Görevlerini yerine getirmelidirler. Tek yol dayanışma ve mücadeleyi büyütmektir” diye ekledi.
Sinn Fein temsilcisi: Avrupa Konseyi artık sessiz kalmamalı
İrlandalı Sinn Fein Partisi’nden Paul Gavan, “Sizinle dayanışma içerisinde olmaktan mutluyuz. Nöbet eyleminde 10 yıldır mücadele veriyorsunuz. Avrupa’nın kendi değerlerine sahip çıktığını söylememiz mümkün değil. İzolasyonun hemen kaldırılması gerekli. Öcalan’ın özgürlüğü için Türkiye’ye yaptırımlar konusunda elimizden geleni yapacağız. Avrupa Konseyi insan haklarının ayak altına alınmasına artık sessiz kalmamalı” dedi.
İzlanda Sol Yeşillerden Bjarni Jonsson ise “Tarihsel olarak bu mücadelenin parçasıyız. Ezilen toplumlar üzerindeki baskıya karşı mücadele veriyoruz. Aynı Kürt halkının bugün yaptığı gibi bizler de mücadeleden geliyoruz. Kürt halkının mücadelesine hayranlık duyuyoruz. Güçlü bir bağ var aramızda. Bizler haklarımızı savunmak için güçlerimizi birleştirmeliyiz” dedi.
Nöbet eylemine katılan enternasyonalistler adına konuşan Trlly ise AK önünde 10 yıldır devam eden nöbeti desteklemenin çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Öcalan, 24 yıldır izolasyon altında ve izolasyon en büyük işkencedir. Avrupa kurumları ciddi anlamda görevlerini yerine getirmiyor. Buna dikkat çekmek istiyoruz” diye konuştu.
‘Savaş yöntemleriyle, tecritle çözülemez’
5 yıldır “Özgürlük Nöbeti” eyleminin koordinasyonunda yer alan Zülfü Bingöl de 10’uncu yılını geride bırakacak olan eylemlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Zülfü Bingöl, Öcalan’ın özgürlüğüne kavuşabilmesi için böylesi toplumsal bir eylemi başlattıklarını ve sürdürmeye kararlı olduklarını aktardı. Öcalan’ı “Bir halkın iradesi” olarak tanımlayan Bingöl, “Öcalan bir topluma mal olmuş, bir onurlu bir yaşamın kendisidir” dedi. 10 yıllık eylem sürecinde birçok saldırı ve engellemelerle karşı karşıya kaldıklarını belirten Bingöl, buna rağmen başlattıkları geniş toplum kesimleri tarafından sahiplenildiğini dile getirdi.
Gelinen süreçte bu eylemin uluslararası bir boyuta ulaştığını ifade eden Bingöl, 10 yıllık süreçte farklı ülkeden birçok enternasyonallerin, siyasi parti temsilcisinin, sivil toplum örgütlerinin ve tanınmış aydınların desteğini aldıklarını belirtti. Öcalan’ın özgürleşmesinin Ortadoğu’da bulunan halklar arasında mevcut savaş ve çatışma durumunun sonlandıracağını söyleyen Bingöl, Öcalan’ı başta Kürt halkı olmak üzere tüm halkların kurtuluşu olarak gördüklerini de vurguladı. Öcalan’ın görüşlerinin Avrupa’ya yayıldığını ifade eden Bingöl, “Öcalan’ın görüşleri bugün Avrupa’da birçok kesim tarafından değerlendiriliyor. Öcalan’ın ideolojisini daha çok benimsiyorlar. Tıkanan kapitalist sistemi Öcalan’ın ortaya koyduğu ‘Kadın özgürlükçü, ekolojik ve demokratik’ paradigmayla aşılabileceğini söylüyorlar. Öcalan, onlar için bir ışık oldu. Çünkü Avrupa’da da Ortadoğu’da tıkanan sistemin çözümü Öcalan’da. Bunu bize her fırsatta dile getiriyorlar” diye belirtti.
Öcalan’ın tecrit altında tutularak başta Kürt sorunu olmak üzere hiçbir sonun çözülemeyeceğini ifade eden Bingöl, iktidarların Kürt sorununu “güvenlikçi” yöntemlerle çözme girişimine ilişkin ise, “Bugün bu iktidarlar şapkasını önüne koyup bu sorunu Öcalan ile diyalog geliştirerek çözmeye çalışmalıdırlar. Bu sorunun Öcalan’sız çözülmesi imkansızdır, mümkün değildir. Halen kalkıp ‘Biz savaşla bu sorunu çözeriz’ diyorlar. Demirel, Çiller gibi iktidarlarda böyle söyledi ama çözüldü mü hayır. Bu sorun savaş yöntemleriyle, tecritle çözülemez. Aksine bu yöntem sorunu derinleştirir” ifadelerini kullandı.
Eylemin Kürtler tarafından sahiplenilmesi çağrısı yapan Bingöl, “Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanana kadar bu eylemler devam etmeli, güç verilmeli. Öcalan’ın hep düşüncesi barış oldu, bizim de bu düşünceyi hayata geçirmemiz gerek. Onun için halkımı eyleme güç vermeli. Eylemimiz tüm Avrupa’ya yayıldı ama bunu daha fazla yaymamız gerek” dedi.
Kaynak, ANF, Ergin Çağlar/MA