2015 ve bu yıl Diyarbakır Newroz’unda renkli flama bağladıkları gerekçesiyle anne ve kıza dava açıldı. Türkçe bilmemesine rağmen anne kızın ifadeleri avukatları ve tercüman olmadan alındı
Hatay’ın Dörtyol ilçesinde 22 Mart 2015 ile bu yıl 20 Mart’ta yapılan Newroz kutlamalarında sarı, kırmızı ve yeşil flamalar taşıdıkları iddiasıyla 67 yaşındaki Menci Orman ve kızı Şahide Orman Özek hakkında “Örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla ayrı iki soruşturma başlatıldı. Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturması kapsamında anne, 20 Mart’ta; kızı ise 21 Mart’ta Dörtyol Emniyet Müdürlüğü’ne çağrılarak ifadeleri alındı ve daha sonra serbest bırakıldı.
Soruşturmasını tamamlayan başsavcılık, anne ve kızı hakkında “Örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla iki ayrı iddianame hazırladı. Annenin, 2022; kızının ise 2015 Newroz’unda renkli flama taşımakla suçlandığı iddianame, sunulduğu Hatay 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nce kacbul edildi. Ancak, Orman ve kızının, Türkçe bilmemelerine rağmen avukatları ve tercüman olmadan ifadelerinin poliste alındığı ortaya çıktı.
‘Belime bağlamıştım’
Anne ve kızı hakkında açılan davanın duruşması 28 Haziran Hatay 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecekti. Ancak mahkemenin yazdığı müzekkere sonucu Orman’ın savunması bugün Dörtyol 3’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde savunması alındı. Tercüman aracığıyla ifadesi alınan Orman, üzerine atılı suçlamaları reddederek, “Oraya gittim. Orada oturdum. Yerde tülbent benzeri bir bez parçası gördüm. Bende oradan alıp, belime bağlamıştım. Daha sonra eve geldim. Polisler gelip taktığım şeyin yasak olduğunu söylediler. Beraatimi talep ederim” dedi.
Tercüman olmadan ifadesi alındı
Savunma yapan Orman’ın avukatı Mehtap Sert ise, öncelikle usul yönünden itirazını mahkemeye sunmak istediğini belirterek, “Müvekkil okur yazar değildir. Türkçe bilmemesine rağmen karakolda ifadesi Kürtçe tercüman ve müdafi olmaksızın alınmıştır. Bu nedenle karakol ifadesini kabul etmiyoruz. Esasa ilişkin olarak ise söz konusu Newroz kutlaması kaymakamlık izni ile yapılmış bir etkinliktir. Müvekkil orada halay çekenleri elindeki bez parçasını salmıştır. Eylemi bundan ibarettir. Kendisi oraya bir siyasi partinin davet çağrısı üzerine gitmiştir. Başka kişilerin daveti ve yönlendirmesi sözkonusu değildir. Ayrıca okuma ve yazması olmayan müvekkilim elindeki bez parçasının PKK bayrağı oluşturduğunu bilmeyecek durumdadır. Yine müvekkilin şiddet içeren veya şiddete yönelen bir eylemi de söz konusu değildir. Bu nedenle atılı suçtan beraatini talep ederiz” diye savunma yaptı.
‘Eylemi halay çekmektir’
Özek de İskenderun 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nce talimatla ifadesi alınmak istendi. Özek, Adana Dr. Ekrem Tok Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde tedavi gördüğü için ifade vermezken, avukatı Mehtap Sert, savunma yaptı. Müvekkilinin emniyette ruh sağlığının yerinde olmadığını söylemesi ve avukatının olmamasına rağmen ifadesinin aldığına işaret eden Av. Sert, bu ifadeyi kabul etmediklerini müvekkilinin doğum sonrası depresyon teşhisi ile bilinci kapalı bir şekilde 17 Haziran’da beri hastanede yattığına dikkat çekti. Av. Sert, “Newroz kaymakamlık izniyle yapılmıştır. Çağrıyı siyasi parti yapmıştır. Müvekkil çağrıya riayet etmiştir. Eylemi halay çekmektir. Şiddete teşvik ya da şiddeti övmek değildir. Nitekim 2015 Newroz’undaki eylem TCK anlamında suç oluşturmaz” diyerek beraatini istedi.
MA / Hamdullah Yağız Kesen