Diyarbakır’da dün tutuklanan 16 gazeteciyle dayanışma amacıyla İstanbul ve Ankara’dan yola çıkan Basın İş Sendikası üyeleri arasında bulunan Canan coşkun, ‘Meslektaşlarımız yalnız değil’dedi
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü bir soruşturma sonucu dün tutuklanan Jinnews Haber Müdürü Safiye Alagaş, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Serdar Altan, Xwebûn Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Mehmet Ali Ertaş, Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Aziz Oruç, gazeteciler Ömer Çelik, Suat Doğuhan, Ramazan Geciken, Zeynel Abidin Bulut, Mazlum Doğan Güler, İbrahim Koyuncu, Neşe Toprak, Elif Üngür, Abdurrahman Öncü, Remziye Temel, Lezgin Akdeniz ve Mehmet Şahin’le dayanışma dalga dalga yayılıyor.
Yarın Diyarbakır’da olacaklar
Dünyanın farklı ülkelerinde gazeteci meslek örgütleri, Kürt gazetecilere yönelik toplu tutuklama ve baskıları kınadı. Gazetecilerle dayanışmayı örenen meslek örgütlerinden Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Basın İş Sendikası, tutuklanan meslektaşlarının bırakılması talebiyle Diyarbakır’a doğru yola çıktı. İstanbul’dan yola çıkan gazeteciler, Ankara’dan katılımlarla devam edecek. Yarın Diyarbakır’da olması beklenen gazeteciler arasında bulunan Canan Coşkun, ziyaretlerine ilişkin MA’ya konuştu.
Tutuklama gözdağı
Tutuklanan gazetecilerin haber yapmalarından dolayı alı konulduğunu vurgulayan Coşkun, “Biz zaten biliyorduk, savcı da haber programları, sokak röportajları, haber dili ve yayın politikasıyla ilgili sorularıyla itiraf etmiş” dedi. “16 Kürt meslektaşımızın gazetecilik faaliyetleri gerekçe gösterilerek tutuklanması hepimiz için bir gözdağı” diyen Coşkun, “Gazetecilere ‘Sizi tutuklamak için hukuki bir gerekçeye ihtiyacımız yok’ mesajı verilirken halkın haber alma hakkına da büyük bir darbe indirildi” diye belirtti.
Kürt basını kıskaca alınmak isteniyor
Yine bir seçim dönemine girilirken gazetecilere yönelik böylesi büyük bir “operasyon” karşısında yalnızca tek tük çatlak ses çıktığını ifade eden Coşkun, “Sansür yasası daha Meclis Genel Kurulu’ndan geçmedi ama amaçladığı çıt çıkmayan muhalefeti inşa etmiş görünüyor” dedi. Coşkun, AKP iktidarının yıllardır baskıcı rejimini perçinlemek istediğinde Kürt basınını, siyasetçilerini ve Kürt halkını kıskaca aldığını dile getirdi. Kürt gazetecilere yönelik saldırı ve baskıların ilk olmadığını hatırlatan Coşkun, “Ne zaman Kürt siyasetçiler ve gazeteciler tutuklansa peşinden hep daha fazla özgürlüğümüzü kaybettik. İçinde bulunduğumuz karanlık bir günde çökmedi” diye konuştu.
Meslektaşlarımız yalnız değil
Her kesimin gazetecilerle dayanışması gerektiğinin altını çizen Coşkun, “Meslektaşlarımızın uyduruk gerekçelerle alıkonulması karşısında kafamızı kuma gömemeyiz. İçi boş, ‘great’ laflarla gün kurtarmadan gazeteciliği savunmalıyız. İçine düştüğümüz cehennemden çıkışın tek yolu bu” diye belirtti. “Bu kaygı verici sessizlikte meslektaşlarımızın yalnız olmadığını bilmelerini istiyoruz” diye devam eden Coşkun, meslektaşlarıyla dayanışmak için Disk Basın İş öncülüğünde çok sayıda gazeteciyle yola çıktıklarını kaydetti.
Dayanışma çağrısı
Diyarbakır’da basın meslek örgütlerini ziyaret edeceklerinin bilgisini veren Canan, bunun yanı sıra meslektaşlarının maruz bırakıldığı hukuksuzluğu da izlenimlerle haberleştireceğini sözlerine ekledi. Kürt gazetecilerin halkın haber alma hakkını yerine getirdiği için tutuklandığını sözlerine ekleyen Canan, “Onları savunmak gerçeklere sahip çıkmaktır” sözleriyle dayanışmayı büyütme çağrısında bulundu.
İSTANBUL