Fiyatların artmasıyla satış yapılmadığı gibi maliyetlerin artmasıyla da üretim yapılamıyor
Geçtiğimiz günlerde Ulusal Süt Konseyi, çiğ süt litre fiyatını 7,5 TL olarak açıklarken, Tarım ve Orman Bakanlığı ise, üreticilere 3 ay boyunca verilen 1 TL’lik destek primini 20 kuruşa düşürdü. Üreticiye verilen primin düşürülmesine değerlendirmelerde bulunan Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Başkanı Baki Remzi Suiçmez, iktidarın politikaları neticesinde halkın hayvansal ürünleri pahalı tüketmeye devam edeceğini söyledi. Suiçmez, çözümün ise çiftçiye verilecek destekler ve çiftçinin tarımda kalmasını sağlamak olduğunun altını çizdi.
Tüm fiyatlar arttı
Üreticinin üretmeye devam etmesi için kar elde etmesi gerektiğini belirten Suiçmez, diğer ülkelerde çiftçiler için süt-yem paritesinin 1 litre sütle 1,5 kilo yem alınması üzerine kurulduğunu, ancak Türkiye’de bu paritenin 1 litre sütle 1,3 kilo yem alımı olarak kurulduğunu söyledi. Suiçmez, “Yem fiyatlarındaki artışla 1 litre sütle 1 kilodan daha az yem alınmaya başlandı. Bu düşme nedeniyle süt hayvanları kesime gitti. Mayıs ayında yemin kilo fiyatı 8 TL’nin üzerindeyse Tarım ve Orman Bakanlığı’nın belirlediği 1 litre sütle 1,3 kilo yem paritesiyle çiğ süt referans fiyatının 8,3 TL’den az olmaması ve teşvik priminin azaltılmaması gerekir” dedi.
Hayvanlar kesime gitti
Yeni çiğ süt referans fiyatının açıklanmamasının üreticinin piyasadan çekilmesine neden olacağını dile getiren Suiçmez, “Süt yemi yüzde 122, besi yemi yüzde 130 oranında artmışken, böylesi bir ortamda gerçek maliyetler üzerinde üreticiye 8,3 referans fiyatı açıklamayıp teşvik primini 1 TL’ye çıkarmazsak bizi et ve süt ürünlerinde daha pahalı bir sezon bekliyor” ifadelerini kullandı. Raflarda artan süt ve süt ürünleri fiyatlarının yürütülen yanlış politikalar sonucunda oluştuğunu belirten Suiçmez, “Bizim süt sorunumuzu ot-et-süt denkleminde yeniden değerlendirmemiz gerekiyor” dedi.
Üreticinin süt hayvanlarını kesime gönderdiğini belirten Suiçmez, bu durumun önümüzdeki günlerde ette yüksek fiyatlara neden olacağını söyledi. Suiçmez, TÜİK verilerini hatırlatarak, “2022 Mart ayında kırmızı et üretimi yüzde 23,9 arttı ancak çiğ süt üretimi yüzde 14 azaldı” dedi.
Gıda erişimi olmalı
Suiçmez, tarımdaki pahalı gıda sorunun çözümünün üretim politikalarının değişmesi olduğunu vurguladı. Suiçmez, “Bakanlık, Ulusal Süt Konseyi’nin aldığı kararlara yönelik gerekli müdahaleleri de önceden açıklamalı ya da sonradan teşvikleri açıklamalı. Teşvik fiyatlarının indirilmesi bakanlığın tercihini sanayiciden yana yaptığını gösterir” diye konuştu. Bakanlığın açtığı Tarım Kredi Marketleri’ni değerlendiren Suiçmez, gıda krizinin şekilsel mağazalarla çözülmeyeceğini ifade etti. Suiçmez, “Burada çözüm; demokratik, özerk, güçlü üreticilerin kurduğu kooperatiflerle, kendi ürettiklerini işlemesi, demokratik güçlü tüketici kooperatifleriyle gıda tedarik zincirinin kısaltılması, dolayısıyla üreticinin ürününden para kazandığı tüketicinin ise daha sağlıklı ucuz gıdaya erişebildiği sistemler kurmaktır” diye belirtti.
Tarım alanın özelleştirilmesiyle birlikte hem üreticinin hem tüketicinin kaybettiğini belirten Suiçmez, “Piyasanın tamamen özel sektöre bırakıldığı bir ortamda hem tüketici hem üretici kaybediyor. Yem fabrikaları kapatılmasaydı biz bugün yemde dışarıya bağlı hale gelmeyecektik” diyerek koruyucu politikalar gerektiğine vurgu yapıldı.
Kaynak: Berivan Kutlu / Ankara-MA