Gezi davasında karar verildi: Osman Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet; Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Yiğit Ali Ekmekçi’ye 18’er yıl hapis cezası verildi. Karara tepki yağdı
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater’in de aralarında bulunduğu 17 kişi hakkında görülen Gezi davasında karar bugün verildi..
Duruşma öncesi Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde yapılan basın açıklamasında bir kez daha “Gezi yargılanamaz” denildi. “Gezi umuttur, umut yargılanamaz” yazılı pankartın açıldığı eyleme Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekilleri Filiz Kerestecioğlu ve Musa Piroğlu; CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve çok sayıda kişi katıldı.
Dava avukatların ve sanıkların duruşma salonuna alınmasıyla görülmeye başlandı.
Davada yaşananlar
1637 gündür tutuklu olan Osman Kavala, SEGBİS bağlantısı ile duruşmaya katılıyor. Duruşmada ilk olarak söz alan yargılananlardan Mine Özerden’in avukatı Tuğçe Duygu Köksal, “Beraat kararının verildiği 18 Şubat 2020’den beri bu dosyada hiçbir ilerleme yok derhal beraat kararı verilmesi gerekir. Beraatın aksi yönünde ne delil toplandı? Hangi delil tartışıldı?” diye sordu.
Köksal, “Ben değil sözlü beyanlarım, dosyaya eklediğim taleplerimin de okunmadığını düşünüyorum. Beraat kararı istinaf mahkemesince esastan bozulmadı. İstinaf, dosyanın delillerin tartışılmasını ve Çarşı davası ile birleştirilmesi talep edilmişti. Anlaşıldı ki o dosyadan aleyhe hiçbir şey çıkmayacaktı dolayısıyla ara karardan dönüldü. O karardan sonra derhal beraat verilmeliydi ama onun yerine dosya esas hakkında mütalaa için savcılığa verildi. Esas hakkında mütalaada zımni beraat mütalaasıdır.” dedi.
Dava avukatların savunmaları sonrası mahkeme heyeti davada kararı verdi. Buna göre Osman Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet; Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Yiğit Ali Ekmekçi’ye 18’er yıl hapis cezası verildi.
Mahkeme heyetinin verdiği karar adliye önünde protesto edildi. Protesto eylemine Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Ahmet Şık, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Özgür Özel, milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve Ali Şeker’in yanı sıra pek çok hak savunucusu katıldı.
Suçları Gezi Parkı’nın park olarak kalması
Burada ilk olarak söz alan CHP’li Özgür Özel, hukukun ve adaletin gereğinin yapılmadığını söyledi. Özel, “Ülkeyi yöneten tek adamın gönlü yapıldı. Kendi kendini atamış biri, beraat kararlarını tanımıyor. Mahkeme bağımsızlığını tanımayan, kuvvetler ayrılığını ayakları altında ezen birisi, anayasal bu hakları tanımadığı için aslında kendini tanımıyor. Kendinin meşrutiyetini ortadan kaldırıyor. Düştüğü derin çaresizlikten ötürü, son derece barışçıl Gezi’yi ve insanları şeytanlaştırıyor. Bu hedef göstermenin son noktasıdır. 72 yaşındaki Mücella Yapıcı’yı cezaevine koyacak kadar küçülmüş, alçalmış ve buna tenezzül eden birisinin bizim karşımızda dizleri titremektedir. Biz birlikte oldukça korkmayacağız. Saray rejimin korkak efendileri tir tir titreyecek” diye konuştu.
‘Erdoğan mahkum olacaktır’
Gezi’yi kumpas olarak değerlendiren Özel, “And olsun ki; beraat etmiş Gezi’yi yeniden yargılananlardan, serbest bırakılmış Kavala’yı cezaevi önünde ‘casusluk var’ deyip, bu gün ise ‘casusluk yok’ diyenlerden hesap soracağız. AKP’nin zulüm ettiği herkesin hesabını soracağız. Cezaevi parmaklıkları özgür, aydın insanları mahkum edemez. Kavala özgürdür. Bu gün tutuklanan bütün arkadaşlarımız özgürdür. Tarih önünde, Recep Tayip Erdoğan mahkum olacaktır, hesap verecektir” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’a değil Türkiye’ye
HDP’li Filiz Kerestecioğlu, “Erdoğan’a değil, Türkiye halklarına seslenmek istiyorum” diyerek söz aldı. Kerestecioğlu, “Biz Gezi Parkı’nı kazandık, hafızamızı kaybetmeyelim. Eğer bu arkadaşlarımız mücadele etmeseydi, hep birlikte mücadele etmeseydik Taksim’in ortasında o inşaatlar olacaktı. Biz kazandık hazmedemediler. Ne zaman kazansak hazmedemeyecekler. Biz bir yol ayrımındayız halklarımız, artık bu tercihi yapma zamanındayız. Bizi kriminalize etmeye çalıştılar, yıllarca yaptılar. Şimdi bütün muhalefeti aynı şekilde ‘terörle’ ilişkilendirmeye çalışıyorlar. Bu yol ayrımında karar verme zamanıdır; demokratik, özgür bir Türkiye mi istiyoruz yorsa biat eden yargısıyla, başını kaldırmayan göz teması bile mahkemede kuramayan yargıçlarıyla yargılanmaya devam etmek mi istiyoruz. Biz bunu hak etmiyoruz, Türkiye halkları bunu hak etmiyor. Her alanda her cenahta siyasi tutsaklara özgürlüğü sağlayacak. Bugün alınan arkadaşlarımız canlarımızdır, suçları Gezi parkının Gezi parkı olarak kalmasıdır” dedi.
‘İtiraz etmeyenler kararın sorumlusudur’
Daha sonra söz alan TİP Milletvekili Ahmet Şık ise “Suç örgütü diyoruz. 14 yaşında gençler iktidarı mafya diye tanımlar iken tabi ki farklı hareket etmeyeceklerdi” dedi.
Çetelerle işbirliği yapanların bu kararları ses çıkarmayanlardan aldıkları cesaret ile alabildiğini söyleyen Şık, “Bugün bu meydanı doldurabilseydiniz o kadar rahat karar veremeyeceklerdi. İtiraz etmeyen herkes ama herkes bu kararın sorumlusudur. Bugünden sonra da yaşanacak her ihlalin sorumlusu bu sessizlik sarmalına teslim olmuş kendine muhalifim diyenlerdir” diye belirtti.
‘Demokrasiyi muhakkak getireceğiz’
CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise davanın iddianamesinin Saray’da yazıldığını ve hükmünün de Saray’da verildiğinin altını çizdi. “Arkadaşlarımızı çok yakında davul, zurnayla, milyonlarla karşılayacağız” diyen Tanrıkulu, Türkiye’ye muhakkak demokrasiyi getireceklerini dile getirdi.
‘Mücadele devam edecek’
Taksim Dayanışması adına söz alan Akif Burak Atlar da ortada suç unsurlarına dair herhangi bir kanıt bulunmamasına rağmen yapılan tutuklamalara tepki göstererek, “Bizler adalete inanan, demokrasiye inanan, hukukun üstünlüğüne inanan bu memleketin demokrasi güçleri olarak bu kararı reddediyoruz” dedi. Kararın siyasi olduğunu vurgulayan Atlar, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” sloganına devam edeceklerinin altını çizdi.
Adalet nöbeti başlatıldı
Açıklamanın ardından Taksim Dayanışması, Çağlayan’ı terk etmeyeceklerini belirterek, Adalet Nöbeti başlattığını paylaştı. Dayanışma, herkesi adliye önüne davet etti.
Cumartesi Annelerinden tepki
Kaybedilen yakınlarının akıbetini soran Cumartesi Anneleri, Gezi Davası’nda verilen hapis cezalarını kararı Cemal Süreya’nın ‘Yarım Ada’ şiirinden alıntı yaparak yorumladı. Cumartesi Anneleri Twitter hesabından, “Cemal Süreya haklı: Kimse dokunamaz bizim suçsuzluğumuza” paylaşımı yapıldı.
Taksim’de buluşma
Bu arada 26 Nisan’da saat 19.00’da Taksim’de İpek sokakta buluşma çağrısı yapıldı. Taksim Dayanışması “Gezi Davası’nda verilen hukuksuz karara karşı gerçekleştireceğimiz basın açıklaması için yarın (Salı) 19.00’da Taksim’de TMMOB Makina Mühendisleri Odası önünde buluşuyoruz. #GeziyiSavunuyoruz” paylaşımı yaptı.
HABER MERKEZİ