İnşaat İş Sendikası ve Dev Yapı-İş Sendikası, düzenledikleri dayanışma gecesi için çağrı yaptı
Reyhan Hacıoğlu / İstanbul
Son süreçte birçok direnişi birlikte başlatan ve kazanımla sonuçlandıran İnşaat İş Sendikası ve DİSK’e bağlı Devrimci Yapı, bu kez de “Umudu büyütüyoruz!” şiarıyla dayanışma konseri için bir araya geliyor.
Örgütlenmenin en zor olduğu ve yine iş cinayetlerinin en çok yaşandığı inşaat sektöründe iki sendika uzun süredir alanda eylem birliği yaparak birçok direnişi birlikte örgütledi. Sendikalar şimdi ise 1 Mayıs öncesi dayanışma gecesi düzenleyerek, “söz değil, eylem değil bu kez dayanışmak için bir aradayız” diyor.
15 Nisan’da Şişli Cemil Candaş Kent Kültür Merkezi’nde saat 20:00’da, Mikail Aslan, Apolas Lermi, Nuray Balık’ın katılacağı konser için Dev Yapı-İş Genel sekreteri Nihat Demir ve İnşaat İş örgütlenme sorumlularından Deniz Gider katılım çağrısı yaptı.
Kendi haklarını sorguluyor
Düzenledikleri etkinliğe dair konuşan Demir, “Her örgütlenme başka bir örgütlenmeyi önümüze koydu” diyerek konser fikrinin böyle ortaya çıktığını belirtti. Birlikte yürüttükleri eylem sürecine de değinen Demir, “Büyük firmalar var, taşeronlar var. Ama yaptığımız her etkinlik grev, her eylem gerçekten farklı bir şey doğurdu. İşçiler artık kendi haklarını öğrendi, sorgulamaya başladı kendi içerisinde” dedi.
Newroz cesaret verdi
“Bir bütünen bunları açığa çıkartmak için 1 Mayıs’a giderken biz de dedik 15 Nisan’da böyle bir coşku atmosferi içerisinde umudu büyütelim” diyen Demir, “Türkiye’nin hem inşaat alanındaki o gerçekten ötekileştirilmiş, yok sayılmış, bugüne kadar hiçbir şekilde gündeme getirilmemiş, bunu açığa çıkarmak için ve bunun toplumsal medya ayağıyla büyük bir etkinlikte açığa çıkarmak istedik. Aslında pratikten gelen bir ihtiyaç oldu. Bir de 1 Mayıs’a gidiyoruz. Coşkulu olsun, heyecanlı olsun çünkü hem 8 Mart’ın hem de Newroz’un ruhu gerçekten ciddi anlamda bu ölü toprağı üstümüzden atabildik birazcık. Cesaret verdi Newroz alanları” dedi.
Newroz’un güçlü geçmesinde artan yoksulluk, ağırlaşan tecrit ve özgürlük isteminin etkisi olduğunu belirten Demir şunları söyledi: “İnşaat işçileriyle dayanışma gecesidir. Unutulan bir iş koludur. Nazi kapmları gibi ulaşmak mümkün değil bazen cenazeye ulaşmak bile. Çünkü orada ciddi bir sermaye var. Ve yaşananları saklıyor. Bu duyarlılığı sağlamak açısından da aslında bu ihtiyaç oldu. Bu anlamda bize de topluma da, sınıfa da bir güç vereceğini, iyi olacağını düşünüyoruz. O yüzden bütün sevdiklerimizi, bütün toplumdaki dinamikleri, bizimle birlikte sokakta emeği sömürülen bütün işleri, sokakta olan bütün insanları, arkadaşlarımızı bu etkinliğe, dayanışmaya davet ediyoruz.”
‘Birlikte kazandık’
Gider, ise öncelikle yaşanan süreci değerlendirerek, “2021’den 2022’ye geçerken yaşam pahalılığı, belirlenen asgari ücret cüzi olunca bugün bize bir kez daha, daha radikal davranmamız gerektiğine dair birçok işaret vardı. Bugün işçi sınıfı için sendikacılık yapan sendikalar, sarılardan bahsetmiyorum, bunu çok daha belirgin görüyor. 2022’ye girdiğimizde bize birçok noktada işçi direnişleri kendiliğinden patlak verdi. Kuryeler, depo işçileri, çorap işçileri vs vs ve sonradan oraya sendikaların müdahale ettiği ve orayı örgülü bir hale dönüştürdüğü ile ilgili” dedi. Gider, “Kazandık, kazanmadık hepsini bizim olarak görüyoruz. Ve bugün de biz bu finans merkezinde Dev Yapı İş sendikamızla bizim dertlerimiz madem ortak, gelin beraber yapalım dedik. İki sendikanın o alanda verdiği mücadelede ne İnşaat işin adına yazılsın ne de Dev Yapı İş’in adına. İşçi sınıfının mücadelesinde bu lazımsa bunu yapacağız dedik. Ve şimdi de önümüze böyle bir süreç ekledik” dedi.
Rekabet değil birliktelik kazandırır
“Burada evet umudu büyütürüz şiarıyla yola çıkıyoruz ve yani bir işe başladık devamını getirelim dedik” diyen Gider sözlerine şöyle devam etti: “Başka işlere de umut olmak istedik. Bir de iki sendika olarak daha doğrusu inşaat sektöründe sendikalaşmak samanlıkta iğne aramak gibi hatta daha zor. Evet, sürecin de getirdiği bir şey var çünkü en yasal hakkın olan, ücret hakkın, yaşam hakkın dahi gasp ediliyor patronlar tarafından ki patronların hiçbirine de yabancı değiliz. Biz de böyle bir gece yapalım ve bu coşkusu ile 1 Mayıs’a gidelim dedik. Sonrasında 15-16 Haziran geliyor. Şunu vurgulamak istiyorum; işçi sınıfı mücadelesinde rekabet yürütmek yerine sınıfın kazanımları için adımlar atabilmek bizi en fazla o paydada buluşturacak şey. Bu anlamda bizim çağrımız budur. En azından kendi alanımızda mücadele eden iki sendika buna imza attı. Çalışmalarımız sürecek ve önümüze hedefler koyacak. Sınıf dostlarına duyurmak isteriz ve onları bekleriz.”