HDP Ankara İl Örgütü’nün 4. Olağan Kongresi’ne katılan kadınlar, tecrit ve hasta tutukluların durumuna dikkat çekerek, mücadele çağrısı yaptı. Dün akşam da dijital medya platformu Twitter da #ZindanlarÖlümEvleri TT oldu
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Örgütü, dün “Şimdi Kazanma Zamanı” şiarıyla 4. Olağan Kongresi’ni gerçekleştirdi. İl Eşbaşkanlığa Pakize Sinemillioğlu ve Vezir Parlak’ın yeniden seçildiği kongrede, tecrit ve hasta tutukluların durumu öne çıkan başlıklar oldu. Kongreye katılan kadınlar, cezaevlerinin durumuna ilişkin konuştu.
Bu rejimi yıkmamız gerekiyor
Kongre katılımcılarından Berfin Gönülbaş, devletin yıllardır kadınlara dönük baskı politikalarını sürdürdüğünü belirterek, bu baskının tutuklu kadınlara yönelik daha da arttığını söyledi. Dışardaki kadınlar üzerinde de yoğun bir baskı olduğunu vurgulayan Gönülbaş, “Dışarda baskı varken cezaevinde tutulan kadınların durumunu düşünemiyorum. Bizler, dışarıda sesimizi yükseltmeliyiz. Meydanlara çıkıp cezaevinde bulunan hasta tutsaklar için ses çıkarmalıyız. İktidar Kürt kadınlarının önüne engel çıkarıyor, birlikte meydanlarda tecridi kaldırmaya yönelik çalışmalar yapmalıyız” ifadelerini kullandı. Hasta tutuklulara yönelik politikalara tepki gösteren Gönülbaş, “Hasta tutsaklardan korkuyorlar, Kürt oldukları için korkuyorlar. O koltuktan ineceklerini bildikleri için bu kadar korkuyorlar. Tek adam rejimi devam ettiği sürece hasta tutuklular tahliye edilmeyecek. Hasta tutsakların içeride olması insan haklarına aykırı bir durum. Bu rejimi yıkmamız gerekiyor, alanlarda mücadele etmeliyiz” diye belirtti.
Demokratik çözümünden yanayız
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit politikasının Türkiye ve Ortadoğu’daki savaşı körüklediğini dile getiren Dilek Yılmaz, İmralı tecridinin bugün tüm siyasi tutuklulara sirayet ettiğini kaydederek, “Öcalan müzakere süreci öncesinde milyonlarca insanın imzasıyla ‘irademdir’ dediği bir isimdir. Türkiye’deki demokrasi, hak, özgürlük ve sınıf mücadelesini birbirinden ayırmamalıyız. Tecridin ve cezaevlerindeki tüm tutsakların özellikle hasta tutsaklar üzerindeki tecridin kalkması bizim en büyük talebimiz ve bu talebimizde ısrarcı olacağız. Bu ülkede demokratik siyaset alanında ve Kürt sorunun demokratik çözümünde ısrarcı barıştan ve müzakereden tarafız” dedi.
İktidar düşman hukuku uyguluyor
Kürt siyasetçi Aysel Tuğluk’un durumuna değinen Yılmaz, “Aysel Tuğluk hem feminist hem de özgür kadın mücadelesinde bir hafızadır. Gelen son haberlere göre sağlık sorunlarının kötüye gittiğini biliyoruz. Aysel’in hafızası Kürt halkının hafızasıdır. Devletin uygulamaları uluslararası sözleşmelere ve birçok anlaşmaya aykırı. İktidarı içeride ve dışarıda demokratik siyaset yapmak isteyenlere düşman hukuku uyguluyor. Biz ısrarla Aysel Tuğluk başta olmak üzere onun gibi hasta tutsakların tahliyesi ve adil yargılanma olanaklarının açılması için mücadeleye devam edeceğiz. Bu konuda mücadele etmeye, kararlı durmaya devam edeceğiz. Mutlaka kazanacağız” ifadelerini kullandı.
Geç olmadan acil önlem alınmalı
Tutuklu yakını Hatice Erdem de, şunları belirtti: “Tutsak ablası olarak söylüyorum; hasta tutukluların cezaevlerinde olması ülkenin demokratik yapısına ters düşen bir durum. Bu kadar acımasız olmamalılar. Hasta tutsaklar için geç olmadan acil önlem alınmalı. Halkımız yıllardır demokratik siyaset yaptığı için cezaevinde. Bu durum kabul edilemez. Kürtler düşüncesinden dolayı ağır bedeller ödedi. Her şeyin bir sonu vardır. İnanıyorum, bunların da sonu gelecek.”
#ZindanlarÖlümEvleri
Dün akşam da dijital medya platformu Twitter da #ZindanlarÖlümEvleri TT oldu. #ZindanlarÖlümEvleri tegi ile 10 binlerce paylaşım yapılarak hasta tutukluların serbest bırakılması istendi.
HABER MERKEZİ