Meslektaşları Aysel Tuğluk için tutuklu bulunduğu Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi’ne ziyaret gerçekleştirdi. Avukatlar, tüm hukukçuları Aysel’in özgürlüğü için harekete geçmeye çağırdı
Avukat kadınlar, Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkan Yardımcısı ağır hasta tutsak Aysel Tuğluk’un sağlık durumuna dikkat çekmek ve özgürlüğüne kavuşması talebiyle cezaevi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklama öncesi meslektaşları Aysel’i ziyaret etti. Açıklamaya HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, İnsan Hakları Derneği (İHD) Eşbaşkanı Avukat Eren Keskin, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Eşbaşkanı İlknur Alcan, ÖHD İstanbul Eşbaşkanı Esra Erin’in yanı sıra çok sayıda feminist avukat da katıldı. “Aysel Tuğluk serbest bırakılsın” pankartının açıldığı açıklamada “Zindanlar yıkılsın tutuklular serbest bırakılsın”, “Yaşasın kadın dayanışması”, “ATK hata tutukluları ölüme gönderiyor”, “Hasta tutuklular serbest bırakılsın” dövizleri taşındı.
‘Aysel için mücadele edeceğiz’
Açıklamada ilk olarak Tuğluk ile görüşen Avukat Leyla Han Tüzel konuştu. Tüzel, “Kadın avukatlar olarak Aysel’in özgürlüğü için kampanyalar yürüttük ancak sonuç alamadık. Bunlara rağmen Aysel’in özgürlük talebini yükseltilmek için mücadeleye devam edeceğiz. Bu düşüncelerimizi bugün Aysel’e de ilettik” dedi.
‘Burada olduğumuzu biliyor’
Ardından söz alan Avukat Gül Altay, Tuğluk’un durumunun her geçen gün daha kötüye gittiğinin altını çizdi. Tuğluk’un meslektaşlarının, arkadaşlarının onun için cezaevi önüne geldiğini duyduğunda duygulandığını ve mutlu olduğunu dile getiren Altay, “Aysel’in cezaevinde kalmaması, tedavisine dışarıda devam etmesi için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Cezaevinde kalmaması gerekiyor. Adli Tıp’a tekrar sevki gerekiyor. Bunun için bütün girişimlerde bulunacağız” diye konuştu.
ATK siyasi bir yapı!
Daha sonra basın açıklamasını okuyan ÖHD’li Arzu Kayaoğlu, meslektaşları olan Tuğluk’un ağır hasta olmasına rağmen ATK tarafından cezaevinde tutulduğunu ifade etti. Tuğluk’un siyasi tarihte derin izler bıraktığını söyleyen Kayaoğlu, “Sayın Tuğluk sağlık sorunları nedeni ile ‘savunma yapıp yapamayacağının tespiti’ için ATK’ya sevk edilmiştir. Gözlem sonucunda hazırlanan rapor 15 Şubat 2022 tarihinde mahkemeye gönderilmiş. 25 sayfalık raporun 16 sayfası Aysel Tuğluk hakkında bugüne kadar yürütülen soruşturma ve yargılamaların özetini içerirken, sadece 2 sayfasında ATK’nin tıbbi tespitlerine yer verilmiş, ancak hastalığın seyri, geldiği aşamanın tespiti için en önemli hekim olan nörolog görüşü de alınmamıştır. Söz konusu rapor, ATK’nin mevcut taraflı siyasi yapısını göstermesi açısından da çarpıcıdır” dedi.
Adli makamlar sorumlu
Tuğluk’un sağlık durumunun insan onuruna uygun koşullarda tedavi edilmekten uzak olduğunu vurgulayan Kayaoğlu, Tuğluk’un sağlık durumunu görmezden gelen başta Adalet Bakanlığı olmak üzere tüm idari ve adli makamların bu durumdan sorumlu olduğunu kaydetti.
Barolara tepki
Kayaoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Bugün burada, Aysel Tuğluk’un tutuklu olarak bulunduğu Kocaeli 1 Nolu F Tipi Hapishanesi’ne en yakın noktada olmamızın sebebi, bir an bile hapishanede olmaması gereken Aysel Tuğluk’un hastalığına rağmen dünyanın en büyük barosu olarak övünen İstanbul Barosu’nun ve Türkiye Barolar Birliği’nin büyük sessizlik içinde olmasıdır. Baroların, hasta mahpuslar ve hapishanelerdeki ölümler konusunda sessiz kalmalarını, süslü kelimelerle Avukatlar Günü’nü kutlama mesajlarıyla yetinmesini kabul etmiyoruz.”
Yetkililere çağrı
Aysel Tuğluk için sesini çıkaran binlerce kadın ve avukatın olduğunu dile getiren Arzu Kayaoğlu, İstanbul Barosu başta olmak üzere 82 il barosunu ve Türkiye Barolar Birliği’ni, başta Aysel Tuğluk olmak üzere tüm hasta tutsakların yaşam hakkını savunmaya davet etti. Kayaoğlu, “Senelerce kadına yönelik her türlü şiddete karşı, kadın özgürlüğü için mücadele etmiş bir siyasetçi olan Aysel’e bu yaşatılanlara itiraz ediyor. Aysel Tuğluk’un tahliyesini talep ediyoruz. ‘Kadınlar İçin Adalet’ talebimiz doğrultusunda Tuğluk ve onun gibi siyasi sebeplerle hapsedilen tüm kadınların özgürlüklerine kavuşması talebimizi yineliyoruz. Aysel Tuğluk’a yaşatılan bu hukuksuz süreçte imzası olan tüm yetkilileri bir kez daha hukuka, bilime ve vicdana uygun davranmaya çağırıyoruz. Tuğluk’un tedavisinin insanlık onuruna yaraşır bir şekilde sürdürülebilmesi için bir an önce özgürlüğüne kavuşması gerektiğini hatırlatıyor, dayanışma çağrımızı yineliyoruz” diye konuştu.
İSTANBUL