Yerel seçimler yaklaştıkça CHP’deki iç dengeler de yeniden hareketlendi. Bir süredir sessizlik içinde olan muhalefet, partinin elindeki belediyelerin kaybedilmesi sonucu tabanda oluşacak tepkiyle değişimi zorlamaya çalışacak
Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) 24 Haziran Genel Seçimler sonrası başlayan parti için tartışmalar, bir süredir sessizliğe bürünse de erkene alınması muhtemel yerel seçim gündemiyle yeniden hareketlendi. Yeni oluşan Merkez Yürütme Kurulu (MYK), geleceğe yönelik politikaları belirlerken, muhalifler de yerel yönetim seçimlerini gündemine aldı. Parti yönetimi yerel seçim stratejisini Cuma günü Parti Meclisi’ne (PM) götürecek. Stratejinin içerisinde dikkat çeken nokta iktidarın erken seçim talebine olumsuz karşılık verileceği.
İkidara giden yol
Yeniden hareketlenen muhalifler ise, seçimleri, parti içi iktidara giden yol olarak değerlendiriyor. Muhalifler, kurultay sürecinde “partiye zarar vermeme” ilkesi üzerinden hareket etti. Bu süreçte Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nu yıpratmamaya özen gösteren muhalifler, yerel seçimlerde olası başarısızlığın, “artık yeter” noktasına varabileceğini düşünüyor. İnce ve ekibi dışında partide değişim isteyen Erdal Aksünger, Fikri Sağlar ve Gökhan Günaydın gibi isimler de İnce’yi “24 Haziran’da güvensizlik yaratmak”, “açıklamalarıyla muhaliflerin önünü kesmek”, “Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarına doğru cevapları vermemek” üzerinden eleştiriyor.
Bölünme yaşanır mı?
Seçim sonuçlarına odaklanmış CHP’de bir bölünme olup olmayacağı tartışmaları da var, ancak CHP’de üst düzey yöneticilik yapmış bir kaynak aynı görüşte değil: “SHP’nin (Sosyal Demokrat Halkçı Parti) tekrar açılması meselesi tartışılıyor ama ben böyle bir ihtimal görmüyorum. Çözüm CHP içinde bir değişim yaratmak. Ancak sorunu bu hale getirenin Kılıçdaroğlu olduğunu bilmek gerekiyor. Kılıçdaroğlu’nun misyonu doldu. Dahası Bahçeli modeline doğru gidiyor. Kılıçdaroğlu’nun gereğini yapması lazım ama yapmıyor, o koltukla zoraki oturuyor.” Bu arada, AKP de, CHP’deki iç tartışmaların sürmesinden yana. AKP, CHP’de yönetim değişse dahi etkin bir muhalefet yapamayacak kişilerden oluşmasını istiyor. 24 Haziran seçimlerinde Erdoğan’a benzer dil ve biçimle kampanya yürüten İnce, parlamento dışı sokak muhalefetine mesafeli. İnce’nin seçin öncesi ile seçim akşamı ortaya koyduğu pratik güven bunalımı yarattı. Bu açıdan İnce’yi Kılıçdaroğlu’ndan farksız gören toplumsal muhalefet, her şeyin Meclis’e hapsedilmesine karşı geliyor. AKP karşıtı en az 50’yi bulan toplumsal muhalefet, sokakta etkin bir mücadele bekliyor.
Deniz Nazlım / Ankara – MA