Enflasyonun yüzde 50’lere dayandığını ve daha da artacağını belirten iktisatçı Gaye Yılmaz, ‘Şu an hiçbir ekonomik veri bir diğerini doğrulamıyor. Enflasyon baskıyla, tüfekle kontrol altına alınacak bir şey değil’ dedi
Rusya’nın Ukrayna’ya savaş açmasıyla dışa bağımlı olan ekonominin sorunları bir kez daha baş gösterdi. Başta akaryakıt ve doğalgaz zamları olmak üzere krizin tüm faturası halka yüklendi. Almanya Kassel Üniversitesi ICDD Enstitüsü’nde çalışmalarını yürüten iktisatçı Gaye Yılmaz, Türkiye ekonomisinde ciddi bir darboğaz halinin yaşandığını belirterek, “Artık yabancı sermaye gelmiyor. Yatırımcı ‘Yatırıma kayyum atanırsa’ korkusu yaşıyor. Eskiden sıcak para gelmesin derdik, şimdi ne sıcak para ne de soğuk para geliyor” dedi. Türkiye’nin, Rusya ve Ukrayna’nın ticari partneri olması nedeniyle savaştan en çok etkilenen ülkelerden olduğunu söyleyen Yılmaz, Rusya’nın, petrol, doğalgaz, maden ve geniş verimli topraklarına sahip olması nedeniyle enerji piyasasını belirleme konumunda olduğunu da ekledi.
Türkiye’nin ikili politikası
Türkiye’nin söz konusu savaşta iki tarafı da desteklediğini ve iki tarafı da uyardığını belirten Yılmaz, “Türkiye, güya barış istiyor. Barış isteyen Türkiye ‘Batı, Rusya’ya müdahale etmediği için sınıfta kalmıştır’ diyor. Batının, NATO’nun, Rusya’ya savaş açması bir dünya savaşına neden olacaktır. Bu durumun farkında olmayan Türkiye’dir. Bir yandan barışa çağırırken, diğer yandan batıya bunu söylemek sınıfta kalmaktır. Türkiye ‘Her iki tarafa da laf söylerim nasıl olsa herkes işine yarayanı çeken alır. Ne Ukrayna bana küser ne de Rusya’ politikası izliyor” dedi.
‘Enflasyon yükselecek’
Türkiye’de enflasyon krizi giderek derinleşirken, savaşla savaşla birlikte başta petrol ürünleri olmak üzere yeni zamlar kapıya dayandı. Enflasyonun yüzde 50’lere tırmandığını hatırlatan Yılmaz, “Böyle bir garabet, dünyanın hiçbir ülkesinde yoktur. Faizi yükseltmeyen bir devlet, dövizi olduğu yerde tutan bir devlet. Şu an hiçbir ekonomik veri bir diğerini doğrulamıyor. Normalde faizin oranının enflasyon kadar yükseklikte olması gerekirdi. Piyasaya bıraksanız böyle olacak, çünkü sermayesiz bir ülke. Enflasyon daha da yükselecek. Enflasyon baskıyla, tüfekle kontrol altına alınacak bir şey değil” ifadelerini kullandı.
Stokçuluk tartışması
Aylardır ardı ardına gelen zamlarla birlikte stok söylemleri de arttı. Bunun, esnafla halkı karşı karşıya getirmek için yapıldığını belirten Yılmaz, şunları dile getirdi: “Esnafın, bugün 10’a sattığı ürünü tekrar yerine koyması lazım. Esnafın sattığı ürün, bir saat sonra piyasa çıktığı zaman 15 olduğu için satmaktan korkuyor. Yoksa esnaf satmak istemez mi? Esnafın yaşamak için ürünü satması gerekiyor. ‘Stokçular, stokçular’ diyorlar. Esnaf, ‘Sattığım ürünü aynı fiyattan getiremeyeceğim’ diyor. Her akşam benzin, mazot zammı olur mu? Ama her akşam zam oluyor. Toplumla, esnafı karşı karşıya getiren söylemlerden kaçınmalıyız. Yolumuza denk düşen herkese bunun esnafın suçu olmadığını, bu piyasanın esnafı da yok ettiğini anlatmak zorundayız ve gerçekten de yok ediyor” diye konuştu.
‘Barış süreci başlamalı’
İktisatçı Gaye Yılmaz, mevcut ekonomik krizin aşılması için barış sürecinin başlaması, demokratik bir sisteme geçilmesi ve yargının bağımsızlaşması gerektiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Ukrayna-Rusya, bütün Doğu Bloğu ülkeleri ve de NATO’nun başlatmış olduğu silahlanma sürecini derhal son verilmesi gerekiyor. Şartsız olarak Ukrayna’nın özerk ve bağımsız bırakılması, kendi kararlarını kendi vermesi hem NATO hem de Rusya tarafından baskının son bulması gerekiyor. Rusya’nın işgal ettiği toprakları terk etmesi gerekiyor.”
ANKARA