İHD Eşbaşkanı Eren Keskin, Diyarbakır’da dün gözaltına alınan 23 kadına fiziksel ve duygusal şiddete maruz kaldığını söyledi. Batman’da yapılan açıklamada ise yargı şiddetinin kadınları yıldıramayacağı belirtildi
Diyarbakır merkezli yürütülen soruşturma kapsamında dün yapılan ev baskınlarında aralarında siyasetçi, sivil toplu örgütü temsilcisi ve sendika yöneticilerinin de olduğu 23 kadının gözaltına alınmasına dair Diyarbakır ve Batman’da açıklama yapıldı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Eşbaşkanı Eren Keskin ve dosyanın avukatları, konuya dair İHD Diyarbakır Şubesi binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Keskin, “Amed’te yakın dönemde kadınlara karşı yapılan 3. operasyon oldu. AKP yönetimi, kadınlara karşı tavrını İstanbul Sözleşmesi’ni feshederek göstermişti. İstanbul Sözleşmesi’nin feshi, kadınlara yönelik şiddeti onaylamak anlamına geliyor. Dün kadınların evlerine yapılan operasyonlarda da kendilerine hem duygusal hem de fiziksel şiddet uygulandı” dedi.
Devlet kadınlardan korkuyor
Gözaltına alınan kadınları sivil faaliyetler nedeniyle gözaltına alındığını aktaran Keskin, “Devletin kadın politikasını çok yakından tanıyoruz. ‘Kadına yönelik şiddet politiktir’ derken, bunu kastediyoruz. Devletin kullandığı dil ve fiili uygulamaları kadına yönelik şiddeti besliyor, artırıyor. Dün burada 24 kadın gözaltına alınırken, İstanbul’da eşini herkesin gözü önünde döven bir erkek serbest bırakıldı. ‘Kadına yönelik şiddet politiktir’ derken, sadece kadınla erkek arasındaki ezme-ezilme ilişkisine karşı çıkmıyoruz. Aynı zamanda ırkçılığa, militarizme, feodalizme ve kapitalizme de karşı çıkıyoruz. İşte bu gözaltına alınan kadınlar, bu kesişimsel farkındalığın içindeki kadınlar. Bu mücadeleyi veren kadınlar ve bu nedenle devleti yönetenleri korkutuyor” ifadelerini kullandı.
Her şiddet, evdeki şiddeti besliyor
Gözaltındakilerin serbest bırakılmasını isteyen Keksin, kendisine “muhalif” diyen her kesimin operasyona karşı çıkması gerektiğini belirtti. Keskin, “Türkiye’de bu coğrafyada kendisine muhalifim diyen her kesimin ve her kadın örgütünün bu operasyona karşı çıkması gerekiyor. Eğer siz çözümden söz ediyorsanız, özellikle Kürt sorununun, kadına yönelik şiddetin çözümünden söz ediyorsanız, taraf olmak zorundasınız. Gözaltına alınan kadın arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını, onlarla dayanışmanın yükseltilmesini talep ediyoruz. AKP’ye, devleti yönetenlere de çağrımız, kadına yönelik şiddet politikasından vazgeçin. Sizin kadınlara sadece siyasi görüşleri, sivil alandaki çalışmaları nedeniyle yaptığınız her şiddet, evdeki şiddeti besliyor. Bunu unutmayın” şeklinde konuştu.
Sadece görüşleri nedeniyle gözaltındalar
Gözaltındaki şiddete dair sorulan soruyu Keskin, “Her gözaltı hem duygusal hem fiziksel şiddettir. Bu insanlar çocuklarının, yakınlarının gözü önünde gözaltına alınıyorlar, evleri aranıyor. Gözaltına almak başlı başına bir fiziksel şiddettir. Eminim yaşananlar yakında açıklanacak ama gözaltı olayının kendisi hem duygusal hem fiziksel şiddettir. Sadece görüşleri nedeniyle bu insanlar gözaltında” şeklinde yanıtladı.
Gizlilik kararı devam ediyor
Dosya avukatlarından Berfin Polat ise, “Dün 24 saat boyunca avukat görüş yasağı vardı. Dosyada gizlilik kararı mevcuttu. Yapılan itirazlar neticesinde avukat görüş yasağı kalktı ve dün arkadaşlarımızla görüşmeyi sağladık. Ancak dosyadaki gizlilik kararı hala devam ediyor ve ifadelerde henüz alınmış değil. Dolasıyla alınma gerekçelerine yönelik sahip olduğumuz bir bilgi yok” bilgisini paylaştı.
Batman: Kadın mücadelesi engellenemez
Batman’da da Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA) öncülüğünde düzenlenen açıklamayla gözaltılara tepki gösterildi. Yılmaz Güney Parkı’nda düzenlenen açıklamaya HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, yerine kayyum atanan Batman Belediyesi Eşbaşkanı Songül Korkmaz ile çok sayıda kadın katıldı. Açıklamada “Kadın Mücadelesi Engellenemez” pankartı açıldı.
Amaç kadınları susturmak
HDP Merkez İlçe Eşbaşkanı Gurbet Doğan, kadınların hukuksuz bir şekilde gözaltına alındığını belirterek, 8 Mart ve 25 Kasım etkinliklerinin yargılama konusu yapıldığını kaydetti. Doğan, “Yargı taciziyle genelde bütün kadınlara özelde de Kürt kadınlarına yönelik yapılan bu saldırıların amacı kadınları susturmak, özgürlük, adalet ve barış taleplerini kriminalize etmektir” dedi.
Yargı şiddeti bizi yıldıramaz
Gözaltılarla “Kürt kadın mücadelesine gözdağı” verilmek istendiğini kaydeden Doğan, “Her gün en az 3 kadın erkekler tarafından katledilirken, bu şiddeti önlemek yerine, kadınlar ve kadın kazanımları hedef alınmaya devam ediliyor. Kadın düşmanı politikalara her gün bir yenisi ekleniyor. Kadın düşmanlığını her alanda sürdüren AKP-MHP erkek ittifakı, toplumun her alanına sirayet eden toplumsal düşmanlık anlayışın önce tecrit sonra kadına dönük saldırılarla devam ettiriyor” diye kaydetti. Newroz kutlamaları öncesi yapılan gözaltıların “tesadüf” olmadığını kaydeden Doğan, şunları söyledi: “Dün olduğu gibi bugün de hedefinde olduğumuz bu yargı şiddeti bizi yıldıramaz, tüketemez ve azaltamaz. Bizim kadın özgürlük mücadelesine ve barışa olan inancımızı güçlendirir. Boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. Kadın arkadaşlarımızı derhal serbest bırakın.”
Gözaltında tutulan kadınlar
Gözaltında tutulan 23 kadının isimleri şöyle: Rosa Kadın Derneği Başkanı Adalet Kaya, dernek yöneticisi Nevin Oyman ve dernek üyesi Fatma Gültekin, yerine kayyım atanan Sur Belediye Eşbaşkanı Filiz Buluttekin, HDP Yenişehir İlçe Eşbaşkanı Remziye Sızıcı, Bismil Belediyesi Eşbaşkanı Gülşen Özer, Yenişehir Belediye Meclis üyesi Emine Kaya, SES Diyarbakır Şube Kadın Sekreteri Fatma Yıldızhan, TÜMBEL-SEN Şube Eşbaşkanı Nihal Yanık, Eğitim Sen 1 Nolu Şube Sekreteri Hatice Efe, BTS Şube Kadın Sekreteri Bahar Uluğ, TJA Aktivistleri Zekiye Güler ve Jale Okkan ile Sakine Karadeniz, Birsen Güneş, Hazal Yıldırım, Safiye Akdağ, Esma Efetürk, Yıldız Kardaş, Evin Yelboğa, Ayşe Emine Akşahin, Emine Çetiner ve Keziban Kuday.
DİYARBAKIR/BATMAN