Uluslararası güçlerin Türkiye’nin Efrîn’de işlediği suçlara göz yumduğunu belirten TEV-DEM, ‘Dünya kamuoyuna, insan hakları örgütlerine, sivil toplum kurumlarına, kadın ve çocuk örgütlerine Türk devletinin işlediği suçları kınaması ve işgaline karşı derhal tutum alması çağrısı yapıyoruz’ dedi
Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM), Efrîn’in Türkiye ve bağlı paramiliter güçlerin kontrolüne geçmesinin 4 yıldönümüne ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Efrîn’in Türkiye ve çeteleri tarafından işgal edilmesinin üzerinden 4 yıl geçti. Efrîn sakinleri sadece Kürt oldukları için her gün ahlak dışı suçlara maruz kalıyor. Zorlu yaşam koşulları dayatılıyor, mal ve mülklerinin yanı sıra yaşam kaynaklarına da el konuluyor. Böylesine acı, zorluk, işkence ve göçün içinde yaşayan Efrînli çocukların ne suçu var. Uluslararası toplum da Türkiye’nin vahşetine gözünü kapatmış durumda. Güvenli ve istikrarlı bir yer olan Efrîn’in işgal edilmesine fırsat verdi.
Türkiye’nin projesi
Efrîn’de her gün insan kaçırma, cinayet ve hak ihlalleri yaşanıyor. Efrîn, doğası ve halkı çete grupları ve Türkiye’nin esiri olmuş durumda. Demografik değişim ve yapancı çetelerin yerleştirileceği üsler inşa etmek için Türkiye’de büyük bir bütçe ayrıldı. Bunu bölge halklarının iradesine dönük patlamaya hazır bir Türkiye’nin projesi olarak görüyoruz.
‘Çağın Direnişi’
Efrîn halkı bölgesini, değerlerini ve kültürel tarihini korumak için 58 gün gün boyunca direndi. Büyük devletlerin ileri silah ve tekniğine karşı ‘Çağın Direnişi’ olarak tanımlanacak bir şekilde mücadele ettiler. Yenilgilerinin intikamını almak için halkımızı örgütlü felaketlerin içinde yaşamaya zorluyorlar.
Uluslararası sessizlikten faydalanıyorlar
Birincisi Efrîn’de toplu katliam, etnik soykırım ve tutuklamalarla halkı ya ölüme ya da teslim olmaya zorluyorlar. İkincisi ise Şehba’daki kamplarda yaşayan göçmenlere karşı yapılıyor. Bombardıman, Şam hükümetinin politikaları ve uluslararası sessizlikten faydalanıyorlar. Bu durum aynı zamanda uluslararası toplum sistemi içindeki hukukun sorumluluğunu da azaltıyor. Dünya kamuoyuna, insan hakları örgütlerine, sivil toplum kurumlarına, kadın ve çocuk örgütlerine Türk devletinin işlediği suçları kınaması ve işgaline karşı derhal tutum alması çağrısı yapıyoruz.”
DIŞ HABERLER