HDP kadın grubunda konuşan Pervin Buldan “bu yıl 8 Mart’ı Deniz Poyraz’a ve Garibe Gezer’e adadıklarını söyledi
Halkların Demokratik Partisi bu haftaki grup toplantısını Kadın grubu olarak planladı. Burada konuşan HDP Eş Genel Başkan Pervin Buldan “HDP olarak bu yıl 8 Mart’ı, Deniz Poyraz’a ve Garibe Gezer’e adadıklarını” ifade etti.
HDP sıralarında İzmir İl Örgütü’nde katledilen Deniz Poyraz ve Aysel Tuğluk’un fotoğrafları yanı sıra Kürtçe ve Türkçe “Eşbaşkanlık Mor Çizgimizdir”, “Birlikte Değiştireceğiz, Emek Sömürüsüne Son Vereceğiz” dövizleri konuldu.
İktidara karşı hep birlikte
Buldan konuşmasına cezaevinde bulunan tutuklu siyasetçi kadınları da anarak, “Kazanımlarımıza saldıranlara karşı; Biz kadınlara eşitsiz bir yaşamı, sömürüyü, şiddeti, baskıyı, ölümü, yoksulluğu dayatan erkek iktidara karşı, itirazlarımızı hep birlikte haykırıyoruz” ifadeleri ile başladı.
Ne NATO ne de Rusya
Kadınların tüm savaşlara karşı olduğunu belirten Buldan, Ukrayna krizine değinerek, “Ukrayna’da yaşananlar sadece iki ülke arasındaki bir gerilim-çatışma değildir. Esas olarak NATO ve Rusya arasındaki egemenlik mücadelesidir, güç savaşıdır. Ne NATO’nun ne de Rusya’nın askeri yayılmacılığı bu soruna asla çözüm değildir. Ancak şu nettir; Rusya’nın uluslararası hukuku ihlal ederek başlattığı askeri müdahale kesinlikle kabul edilemezdir. Taraflar müzakere ve diyalog yollarını tekrar açmalıdır” dedi.
Ekonomik kriz
Yaşanan ekonomik krize de değinen Buldan, yine en çok kadınların bu zorlu süreçten etkilendiğini belirten Buldan, “Ülkedeki ekonomik krizin özellikle biz kadınların omuzlarındaki ağırlığını her geçen gün daha da dayanılmaz bir şekilde hissediyoruz” diye konuştu.
“Bugün için 4 kişilik bir ailenin yeterli beslenebilmesi için aylık gıda harcaması için gerekli tutar 4 bin 250 TL’dir” diyen Buldan, “Millet sokaklara döküldü, dükkânların camlarında ödeyemeyecekleri faturalar var. Esnaf iflasın eşiğinde. En son bu karşılaştırmayı yapanları hatırlarsınız, daha o zamanlardan beri ekonomi bayır aşağı gidiyor” diye vurguladı.
“Doğrudur aynı gemideyiz fakat siz saltanat katındasınız, halk sefalet katında, kadınlar sefalet katındadır” diyen Buldan, “Yakındır, ya gideceksiniz ya gideceksiniz. Biz kadınlar hep birlikte geleceğiz, birlikte değiştireceğiz. Kadınlar kabul etmiyor, kadınlar bu sömürüye asla sessiz kalmıyor, kalmayacaktır” dedi.
Kadın işçiler
Son süreçteki işçi direnişlerinde kadınların öncülüğüne de değinen Buldan, “Eşitsizlik, adaletsizlik en büyük şiddettir. Bütün şiddet türlerine kaynaklık eder. Şiddeti besler, büyütür. AKP-MHP erkek iktidarı tarafından mevcut eşitsizliğin daha da çok derinleştirilmesi, adalet sisteminin çökertildiği şu ortamda toplum bir bütün olarak şiddet sarmalının içerisine itilmiştir. Bu şiddettin en büyük mağduru ise malumunuz üzerine kadınlardır. Çünkü bu ülke, kadınları yok sayan her fırsatta kadınlara saldırmayı kendine misyon edinmiş erkek bir iktidar tarafından yönetilmektedir” diye vurguladı.
İktidarın yarattığı iklimde kadınların hedef alındığını vurgulayan Buldan, “İktidarın başı, tek adam ve şürekâsı her seferinde muhalefet olan her kadına şiddet dili ile saldırmakta, cesur kadınları hedef haline getirmektedir. Sevgili kadınlar; insan hakları savunucusu Eren Keskin, TTB başkanı Şebnem Korur Fincanı, sanatçılar Ezgi Mola, ve son olarak Sezen Aksu… Bunların hepsi aslında kadınlara gözdağı verme amaçlıdır. Kadınlara karşı işledikleri ne kadar suç varsa eleştirilmesin, dile getirilmesin, herkes sussun mesajıdır. Ancak şunu iyi bilsinler ki hakikatleri ve hakikatleri savunma cesaretini terk edecek kadınlar değiliz biz. Size ve tehditlerinize meydan okuyan kadınlar var artık” dedi.
İstanbul Sözleşmesi
Kadınlara yönelik saldırılara ilişkin Buldan, kadınların nafaka hakkının gasp edildiğini ve 6284 sayılı koruma kanununa değinerek uygulanmasını istedi.
Adalet Nöbeti eyleminde bir yılı geride bırakacak Emine Şenyaşar’ın mücadelesine ilişkin Buldan, ne Emine ana ne kızı Gülüstan Doku’yu arayan annenin adalet isteminden vazgeçeceğini belirtti.
Buldan konuşmasına şöyle devam etti:
Yine en son Semra Güzel vekilimize düzenlenen kumpas da kadının siyasetteki yerine, kimliğine yapılan bir saldırıdır. Semra Vekilimizin dokunulmazlığının kaldırılması meselesi; Kürtlerin ve kadınların siyaset dışı bırakma politikasıdır. Kürt kadınlarının ortak hakikatini yok saymadır. Semra Vekilimizin dokunulmazlığını kaldırmaya sizin parmaklarınızın gücü yetmez, çünkü Semra Güzel halkın ve kadınların vekilidir, iradesidir. Biz gücümüzü; haklılığımızdan alıyoruz. Biz gücümüzü; Kadınlardan alıyoruz, gençlerden alıyoruz, ezilen milyonlardan alıyoruz. O nedenle dokunulmazlıkları kaldırsanız dahi mücadelemizle hiçbir zaman baş edemeyeceksiniz.”
Kobane davası
“Kumpas yargılamasının AKP’nin iktidarda kalmak için son bileti olduğunu da söylüyoruz ve söylemeye devam edeceğiz. Ama o bileti biz kadınlar çoktan yaktık, haberleri yok! Kobanê kumpas davasında bir kısmı tutuklu olmak üzere tam 55 kadın siyasetçi yargılanıyor. HDP Kapatma davası da kadını demokratik siyasetten silmeye yemin etmişçesine 168 kadına yönelik hukuki saldırı vardır.. Zira 168 kadın siyasetçiye siyaset yasağı talep edilmektedir”
“O günkü inkâr siyasetçilerinin bugünkü mirasçılarına hatırlatmak isterim ki bugün o günden çok daha kalabalığız, çok daha büyüğüz, çok daha güçlüyüz. O gün sadece 1 kadın milletvekilimiz vardı şimdi her alanda her yerde örgütlenen kadın meclislerimiz var. Siyaset üreten parlamento grubumuz var. Cezaevinde ve parlamentoda onlarca kadın milletvekilimiz var. Belediye eş başkanlarımız var. Sizi temin ederim ki tarihin tanık olduğu üzere yarınımızda bugünümüzden güçlü olacak! ”
Aysel Tuğluk için çağrı
“38 katliamında Dersim’in kadınlarını uçurumlardan atlamaya zorlayan, Dersimin kızlarını kaybeden cuntacı zihniyet ile bugün yine Dersimin onurlu kızı Aysel’i cezaevinde yok etmeye çalışan zihniyet aynıdır. Kılık değişmiş fakat zulüm değişmemiştir”
HABER MERKEZİ