Cumhuriyet Gazetesi’nde dün yinelenen vakıf seçimlerinin ardından göreve gelen yeni yönetim, ilk iş olarak gazetenin Sorumlu Müdürü Faruk Eren ve Yazı İşleri Müdürü Bülent Özdoğan’ın görevlerine son verdi.
Cumhuriyet Gazetesi’nin bağlı bulunduğu Cumhuriyet Vakfı’nın dün yenilenen Yönetim Kurulu seçiminin ardından göreve gelen yeni yönetim, atılan haber başlıkları ile gazetenin bundan sonraki yayın çizgisinin nasıl olacağını gösterdi. Gazetenin yeni yanın çizgisinin ilk işareti HDP eski milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile birlikte yargılandıkları davada HDP’nin önceki dönem eş genel başkanı olan Selahattin Demirtaş’a verilen cezayı “Demirtaş’a ilk terör cezası” başlığıyla servis etmesi oldu. Atılan bu başlık gazete okuyucuları ve kamuoyunun özellikle sosyal medyada büyük tepkisine neden oldu. Yeni yönetim, dün akşam aynı zamanda DİSK Basın-İş Sendikası Genel Başkanı olan gazetenin Sorumlu Müdürü Faruk Eren ve yine sendika üyesi olan Yazı İşleri Müdürü Bülent Özdoğan’ın görevlerini sonlandırdı.
Yapılan bu tasfiyelere ilişkin Basın-İş Sendikası tarafından bir açıklama yapıldı. Sendikanın internet sitesinde yer alan açıklamada tasfiyelere ilişkin şunlar kaydedildi:
“AKP iktidarının eli uzun süredir Cumhuriyet gazetesinin üzerinde. Gazetecileri tutsak ettiler, onlarca yıllık hapis cezaları ile yargıladılar. Her şeyi denediler ama orada direnen gazeteciler vardı. Gazetenin yöneticileri ve yazarları tutuklandığında dayanışma için onların yerini dolduranlar vardı. Gurur duyarak söylüyoruz, onlardan biri de Genel Başkanımız Faruk Eren’di.
‘Her ağacın kurdu özünde olur’
Dışarıdan müdahalelerle Cumhuriyet’i yıkamayanlar, bu kez ‘Her ağacın kurdu özünde olur’ dediler ve ‘Ne olursa olsun, küçük olsun, benim olsun’ diyenlerle yola devam ettiler. Saray’a yazılan ihbar mektubu ile gazetecilere dava açıldı, tutuklandılar. Yurt içinde ve yurt dışında gazeteciler dayanışma örgütlerken onlar iddia makamının tanıkları olarak ortaya çıktılar.
Sonunda başardılar, çok sevdikleri koltuklarına oturdular. Cumhuriyet çalışanlarının aleyhinde tanıklık yapan Alev Coşkun Vakıf başkanlığı, Aykut Küçükkaya ise Genel Yayın Yönetmenliği koltuğuna oturdu.
Eren ve Özdoğan’ı görevinden aldılar
Koltuğa oturur oturmaz ilk icraatları belki de günler öncesinden üzerinde çalıştıkları planı uygulamaya koymak oldu. Bir yandan gazetenin birinci sayfasını değiştirirken diğer yandan gazetenin zor günlerinde yükü omuzlayanlar arasında yer alan Genel Başkanımız ve gazetenin sorumlu müdürü Faruk Eren ile üyemiz ve gazetenin Yazı İşleri Müdürü Bülent Özdoğan’ı yazı işleri müdürlüğü görevinden aldılar. Bu kararın altına imza atanları tanıyoruz, iktidar hırsının nasıl gözlerini kararttığını biliyoruz. Onları Cumhuriyet matbaası emekçilerinin grevi sırasında grev kırıcılığı yaptıkları zamandan da tanıyoruz.
‘İlk hedefleri DİSK’liler oldu’
Bizim onları bildiğimiz gibi onlar da bizi biliyor. Arkadaşlarımızın koltukta oturmak adına onlara biat etmeyeceklerini biliyorlardı. Her koşulda gazeteciliği ve editoryal bağımsızlığı savunmaya devam edeceklerini biliyorlardı. Bu nedenle ilk hedefleri DİSK’liler oldu. Daha iki gün önce söylemiştik, editoryal bağımsızlığı savunmaya devam edeceğiz. Cumhuriyet emekçilerine yönelik her hareketinizde karşınızda DİSK’lileri bulacaksınız.
HABER MERKEZİ