Aladağ Öğrenci Yurdu faciasının 7’nci duruşmasında mahkeme, tutuklu bulunan yurt müdürü Cuma Ali Genç ile Aladağ Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği Başkanı İsmail Uğur’un tahliyesine karar verdi. Tutuklu sanığın kalmadığı davada aileler karara tepki gösterdi.
Adana’nın Aladağ ilçesinde, 11’i çocuk 12 kişinin yaşamını yitirdiği, 22 öğrencinin de yaralandığı, Süleymancılar Cemaatine ait Aladağ Öğrenci Yurdu faciasının 7’nci duruşması Kozan Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Haklarında 15’er yıla kadar hapis cezası istenen, 2’si tutuklu 14 sanığın yargılandığı davanın duruşması mahkeme salonundaki yer sıkıntısı nedeniyle Kozan Ticaret Odası’nın toplantı salonunda görüldü. Duruşmaya, tutuklu sanıklar yurt müdürü Cuma Ali Genç, yurdun bağlı olduğu Aladağ Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneğinin Başkanı İsmail Uğur, tutuksuz sanıklar Mahir Kılıç, Mahmut Deniz, Mustafa Öztaş, Ramazan Keleş, Ramazan Dede, Mehmet İpek, Zeki Yılmaz, Aladağ eski İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Aktaş, Davut Gökçeli, Durmuş Gökçe, Yücel Turaç, Ramazan Arı, Cihan Ünal ve Bayram Aydın ile müşteki aileleri, sanık yakınları ile taraf avukatları katıldı. 3 aylık adli tatilinden sonra yeni adli yılında duruşmanın mahkeme başkanı değişti.
İstanbul Teknik Üniversitesi’nden gelen raporda yurdu teftiş eden müfettişler, yangın tüpünü değiştiren firma ve yurda ruhsat veren yetkililer kusurlu görüldü.
Savcı iki kişinin tutukluluğunu istedi
İddia makamı Fethullah Gülen Cemaati soruşturması nedeniyle görevden alınan Aladağ Kaymakamı Ahmet Ziya Filizer’in, Aladağ Faciasında kusurlu görüldüğü için hakkında Adana 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde 13 Eylül’de görülecek davanın, “hukuki ve fiili irtibat bulunması” nedeniyle birleştirilmesini istedi. Savcı ayrıca tutuklu bulunan yurt müdürü Cuma Ali Genç ile Aladağ Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği Başkanı İsmail Uğur’un adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasını talep etti. İddia makamının talebi aileler tarafından tepkiyle karşılandı. Aileler, tutukluların serbest bırakılmamasını ve tutuksuz yargılananların da tutuklanmasını istedi.
‘Bilir kişinin verdiği rapor kabul edilemez’
Avukat Şerafettin Can Atalay, “Allah’tan gelen bir kader olarak kabul edeceksek bizler bu cübbeyi giymeyelim. Bilir kişinin verdiği rapor kabul edilecek bir durum değildir. Belediye yazısında binanın proje izni ve elektrik projesi olmadığı belirtilirken, bilir kişi raporunda buna dair hiç bir şey yok. Bunun için tahliyeleri kabul etmiyoruz. Sadece iki kişinin suçlu olduğuna da inanmıyoruz” diye konuştu. Bilirkişi raporunda eksiklerin olduğundan dolayı raporu kabul etmediklerini belirten Atalay, “12 yaşındaki çocukların bulaşık yıkarken elektrik çarpmasıyla, neden bir çocuk eğitim verilen bir yerde bulaşık yıkar onu da anlamadık. Çocukların verdiği beyanda elektrik sigortalarının sürekli attığı meselesine bilirkişi raporunda yer verilmemiş” dedi.
Tutuklular adli kontrol şartıyla serbest
Duruşmaya ara verildi. Aranın ardından Mahkeme kararını verdi. Mahkeme Başkanı, görevden alınan Aladağ Kaymakamı Ahmet Ziya Filizer’in, Aladağ Faciasında kusurlu görüldüğü için hakkında Adana 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde 13 Eylül’de görülecek davanın, birleştirilmesine karar verdi. Ayrıca savcının talebi üzerine tutuklu bulunan yurt müdürü Cuma Ali Genç ve yurdun bağlı olduğu Aladağ Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneğinin Başkanı İsmail Uğur hakkında adli kontrol şartıyla tahliye kararı verdi.
‘Kimse adaletten bahsetmesin’
Çocuklarını kaybeden aileler karara tepki gösterdi. Ülkede adaletin olmadığını belirten Ahmet Yetim, “Artık çocuklarımı okula göndermeyeceğim. Bu ülkede adalet yok. Çocuklarımızın katilleri serbest bırakıldı. Şimdi kimse bize adaletten bahsetmesin” diye tepki gösterdi. Ülkenin her dönem bir cemaata peşkeş şekildiğini belirten Avukat Şerafettin Can Atalay, “Ülke dün FETÖ’ye teslim edildi. Ne duruma geldiğini gördük. Şimdi ise Süleymancılara destek veriliyor. Birgün bundan pişman olacaksınız. Bu kararı verenler tarihe bir karar leke katmıştır. Bu çocukları bile bile yaktılar. Bunun hesabını verecekler. Eğitim birilerine peşkeş çekilmemeli, eğitim kamu olmalıdır. Herkes eşit bir şekilde eğitimden yararlanmalı yoksa bu tür faciaların yaşanmasının önüne geçemeyiz” dedi.
Kaynak: MA